Olay Yeri

• 16 Kasım 2019 Cumartesi 04:09:41

OLAY YERİ
Bir kadın akşam dışarı çıkmıştı yalnız başına. Bir yere gitmiyordu. Hayır! Bir yere davetli de değildi. Canı sıkılmıştı hava almak istemişti sadece, olamaz mı? Erkeklere ne kadar sokak ise kadınlara da aynı sokaktı. O da öyle düşünüyordu ki sokak sokak dolaşmaya karar verdi. Akşamdı, bir yaz akşamı. Sıcak bir rüzgâr, huzuru üflüyordu sanki. Biraz rahatlamak iyi gelmişti onun için, zorda idi tutunmak istiyordu hayata. Bir kadın yürüyordu bir akşam vakti, unutmak için. Kalabalıklar arasında yok olmuş, sesini duyurmak için. Yaktı bir sigara, çekti bir nefes üfledi havaya. İçindeki sıkıntıları da böyle üflemek istiyordu. Parmaklarının arasında yarıya kadar gelmiş sigara ile evin yolunu tuttu. Bugünlük bu kadar çılgınlık kafiydi. Ne çılgınlık ama. Köşeyi döndü önünde düz bir yol, karşısında evinin bulunduğu sokak. Bir an duraksadı. Yolun hemen sağında beş erkek oturmuş kendisine bakıyordu. Bu yoldan gitmesem mi acaba diye düşünmeden edemedi. Biraz çekindi açıkçası çünkü oturan beş erkek bağırarak konuşuyor ve saçma sapan nidalarla gülüyorlardı. Onların böyle yapmaya hakları varsa benim de bu yoldan gitmeye hakkım var dedi. Ve çekti bir nefes daha sigarasından, çıktı yola. Göz göze gelmemeye çalışıyordu. Erkeklerden bir tanesi bağırdı.
Erkek:
- Hop! Bayan fazla sigaranız var mı? Yoksa ben de var karşılıklı sigaraya içmeye ne dersiniz.
Kadın hemen elinde ki sigarayı attı daha hızlı yürümeye başladı. Erkekler de önünü kesmek için koşmaya başladılar.
Erkek2:
- Oğlum sigarayı yere attı, bu evet mi oluyor.
Erkek:
- Evet kanka sensiz içtiğim sigaralar boğazımdan geçmiyor demek istiyor. İş atıyor lan. Şununla biraz oynayalım hadi.
Diyerek önünü kestiler. İkisi ellerinden, ikisi bacaklarından kadını tutup küçük tabureye oturttu. Kızın bağırmalarını duyan ahali öylece durumu izlemekteydiler.
Erkek:
- Bağırma lan. Sen bu saatte dışarı çık, biz de senin bir hatırını sormak için o kadar peşinden koşalım ama gördüğümüz muamele bir kuru gürültü.
Kadın bağırmayı keser.
- Doğru söylüyorsun. Kuru gürültü yetmez, (tükürür) sen buna da layıksın pislik herif.
Erkek yüzündeki tükürüğü siler ve kadına bağırır, tokat atar.
- Ulan kaltak! Şimdi öldün sen.
Kadını ayağa kaldırır ve acımasızca vurur. Diğer erkekler de daire şeklini alır sırası gelen vurmaya başlar.
Erkek:
- Yüzüme tükürmek ha al sana.
Erkek2:
- Orospu seni.
Erkek3:
- Akşam dışarı çıkmak ha.
Erkek4:
- Sen bu dayağı hak ettin.
Erkek5:
- Ben bir şey demeyeceğim, sadece yancıyım.
Kadının yüzü kanlar içindedir. Sesi çok az çıkmaktadır.
- Durun ne olur yapmayın. Ah! Vurmayın.
Bu olaya şahit olan insanlar izlemekte idiler. Bazıları sinirleniyordu erkeklere, kadına uyguladığı şiddetten ötürü fakat sesini çıkaramıyordu. İzleyen kadınlar şiddet gören kadın için üzülüyorlardı. Ama onlarda seslerini çıkaramıyorlardı. Sadece izliyorlardı.
Kadın yediği onca dayak sonucu yere düştü. Kıpırdayamıyordu, yatmaktaydı öylece hareketsiz… Erkekler kadının kalkmamasından ötürü panik olup kaçtılar.
Erkek:
- Lan durun öldü galiba bak kıpırdamıyor. (Kadına) Ulan sen de hemen öleceksin niye dışarı çıkıyorsun dimi. Hassiktir be. Hadi oğlum durmayın kaçalım.
İzleyenler erkeklerin kaçmalarını gördüler ama müdahale etmediler. Kadına yardım etmek istediler ama edemediler. Öylece seyrettiler. Pür dikkat bakıyorlardı biraz önce cinayet işlenmiş sokağa. Bir kadın sokağın başından geldi. Ölen kadının başının dibinde durdu. İzleyenlere bakıyordu. Bağırarak bir şeyler söyledi.
Kadın2:
- Her gün sokakta, evde, köyde, şehirde hayatın her anında her yerde kadınlar şiddete maruz kalıyor ve öldürülüyor. Siz ve sizler gibi insanlar da bu vahşete sadece göz yumuyorsunuz ve seyretmekle yetiniyorsunuz. Bu zulmü yapanların yanında değil, zulüm görenlerin yanında olun. Susmayın! Her yer olay mahalli!
Perde kapanır. İzleyiciler ayakta alkışlar bu tiyatro gösterisini. Perde açılır, oyuncular el ele sahnenin önüne gelip selam verir bu duyarlı seyirce.