- 487 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Cem Karaca Tamirci Çırağı ve Ne zaman Dinlesem Aklıma gelir
CEM KARACA Tamirci Çırağı nı Dinlediğimde Aklıma gelen bir anım:
İstanbula taşındığımız seneydi orta okulu Mersin de tamamlamış İstanbula göçmüştük.. O sene Maddi sebeplerden dolayı aileme destek olmak zorundaydım babam beni marangoza vermişti. Marangoz da çalışmak çok ağırdı ve çok dayak vardı. Akşam eşiyle tartışan veya patrona kızan hıncını çıraktan alırdı.. Bende Her Sabah poğaça Simit aldığım Pastane de çalışmaya heveslenmiştim Pastane dışarıdan çok temiz görünüyordu elbisen temiz iş ortamı temiz gelip gidenler çoktu sürekli oradan poğaça simit alıyordum birgün o pastanenin sahibi burada çalışmak istermisin demişti aradığım fırsat gelmişti aileme sorayım yarın haber vereyim dedim akşam babama anneme söyledim çok istediğimi de söyledim tamam demişlerdi sabah koşarak haftalığımı aldıktan sonra pazartesi başlasam olur mu dedim tamam demişti. Ve Pazartesi işe başladım bana sen tezgahta dur çok sevinmiştim bir kaç gün böyle çalıştım sonra masa topla sonra kirlileri içeri götür sonra da şunları bir yıka derken artık mutfaktan çıkamaz olmuştum sabah direkt mutfağa giriyordum akşama kadar bulaşık yıkıyordum sürekli suyun içinde kaldığı için ellerim kararmış ve derim timsah sırtı gibi olmuştu kırış kırış ve siyah temiz ama sanki çok pis gibi duruyordu. Benim aklım hep tezgahtaydı ve okullar açıldı ben gelen öğrencileri dinliyordum kirlileri toplarken edebiyat matematik vs ben de okusaydım lise 1 e gidecektim bende böyle giyinecektim bende bu sohbeti yapacaktım diyordum sonra her hün gelip gidenler oluyordu böyle öğrenciler.. Sonra birine gönlüm çok ısınmıştı nedensiz sebepsiz geldimi yine diye hep bakıyordum sabahları veya okul çıkışı birgün sabah tezgah çok yoğundu bende kapının oradaydım o kız poğaça istemişti bende tepsiyi tezgaha götürdüm hemen vereyim dedim kaç tane 2 tane hemen şeffaf poşet tarzı eldiveni hiydim Poğaça aldım ve kız ayy bırak bırak bana o ellerle poğaça verme dedi ne diyeceğimi bilemedim ellerim temiz şeyden o neydendi ki nasıl anlatacaktın ki? Bulaşıktan mı diyecektim.. o sırada iş yeri sahibi bana sen ne arıyordun burda hadi çabuk içeri demesiyle kendime geldim içeri gittim oturdum ellerime bakıp ağlamıştım sonra tekrar bulaşık yıkamaya koyuldum. Artık hiç dışarı kafamı dahi uzatmıyordum beni yine görmesin gelirse diye.. Sonrasın da Tekstil de ortacı olarak çalışmaya başladım ama Cem Karacanın tamirci Çırağı şarkısını ne zaman dinlesem aklıma bu anım gelir.. Sonra ki Sene Okullar açılacağı zaman Babama Baba Beni lütfen okula ver ben okumak istiyorum demiştim.. Okumak Okumak Dünyanın En Güzel ve En Kolay işiydi:) ( ilkokuldan ünv bitirene kadar hayatımda hiç yaz tatilim olmamıştı zaten okul biter hemen işe girerdim)
“Zahmetsiz Rahmet Olmuyor”
Allah ım İmanımızı Arttır İlmimizi Arttır Bizlere Katından Hikmet ver.. Amin..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.