- 431 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şükran Güneş Ödülünü Marmara'da Alacak../ Hikmet OKUYAR
Eserleriyle, sunumlaryla, yorumlarıyla, güzel sanatlar öncülüğünde saygın organizasyonlara katılımlarıyla ve yayın hayatına yeni girecek yayınlarıyla değerlendirdiğimiz ve 2019, 22.Hikmet Okuyar Ödüllü Şiir Yarışması sonunda Hikmet Okuyar Şiire Üstün Hizmet Ödülü ile ödüllendirdiğimiz Şükran TC Şükran Güneş ödülünü ve çam sakızı çoban armağanını Marmara’da uygun zaman ve zeminlerde teslim alacak..
Değerli sanatçımızı Dünya Markası Türkiye Sevdası Güzel Sanatlar Öncüsü nezdinde tebrikler ediyoruz..Başarılarının devamını diliyoruz..Şiirlerinden bir örneği de hayranlığımızla paylaşıyoruz..
.....
SEYRET,
YÂR YAĞIYOR AŞKA, GÜLCE YÂR. / TC Şükran Güneş
*
Müjdeler olsun, bir haberim var .
Bugün yolcularım vardı, birer ikişer,
uğurladığım yürek denizimden
Yelken açtılar ummanlara, cok uzaklara.
Git güle güle hüzün, git gelme bir daha ,
dedim içimden kederlere , aminlerle.
İstenmiyorsun geri gelme, asla.ve
Yer yok hiç yürek evimde sana.
Kazıdım izlerini tellerle, firçalarla, bıçaklarla
Yıkadım sabunlarla ,bir kaç kere, duruladım,
yaşlarını kuruladım pamuklarla.
*
Dinlendim bir süre, çıktım hemen yeni güne.
Isınmaya çalıştım, yüzümü çevirdim güneşe.
Çok sevdim bu durumu, güldüm sevinçle.
Kovdum cellatları usumdan, keyifle.
geceleri mağlup ettim güne, gittim sahile.
Boş oldum üçten dokuza hüsrandan..!!!.
Nefeslendim, soluklandı dört bir yanım, canım.
Yılgınlığımın kapı aralığından başını uzattı biri
beni süzüyordu oturduğum yerde,
Yanında biraz süzgün, utangaç, bir minik serçe.
O da hüzünlüydü suskun, öksüz serçem gibi,
Mahçup biri işte, çok kırılgan, süzdü derinden.
gülümsedi, gözlerini kaçırıp, üzgündü kesin.
gözleri ne renkti acaba, kirpikler göze perde.
Hercai yeşil, mavi, mor menekşe koyusu ıslak.
Dündeki yaşanmışlıklara rağmen
merak etmiştim, rengini, kimdir, nedir diye.?.
Gülümsedim belli belirsiz kendimce.
Adın nedir senin dedim , dedi ki bahar.
Dedim güzelmiş adın , ne de güzel giysin.
Nasıl bir şeydir bahar olmak anlatsana.
Anlat bana kendini güzellikleri , anlatsana.
Sustum sabırsızlandım, biraz da heyecanlıydım.
Yeni tanıştığım biriyle sohbet, pek de keyifliydi
Kaçamak yapmak, güzelmiymiş ne?
*
Dedi ki ağır ağır tane tane cümlelerle.
Iyi dinle anlatayım baharı.
Oturdu yanıma bir anda düşündüm geldi işte.
Konuşsak ne çıkar,
Niye buralara gelmekte geç kalmıştı ki.
Ne çok beklemiştim oysa onu..
Yürek med cezirlerde , karmakarışık hislerle,
başım belada yeminle, hislerim kavak yelleri.
Biraz sitem ettim , küskünlükle konuştum yüreğimle sessizce .
Damlaya damlaya göl olan yüreğim delik deşik.
Kanlı sular süzülüp akar bir anda çılgınca zorlar kara deliği, özgürce.
Yanardağ volkan olur patlar, püskürür delice.
Akar çeperinden taşar, lavlar.
Kan ter için de bedenim, sızlar.
Saçlarım arasından firlar kara kargalar ,
gamlı bakışlar yerini verir aidiyetle
baygın yorgunluktan çıkıp, göz süzmelere.
mahçup kirpikler kapatır kapısını eylüllere.
Kilit vurur elvedayla, hüzünlere.
Kan kırmızı akan lavlar dönüşür
akkanla pembe lere, güller açar yanaklarda goncasından.
Bir açılıp bir kapanır gözlerim tereddütle.
*
Sahi bahar mıydı bu kapıyı çalan, gönülçelen.
Pembeden ırmaklar al kora dönüşür yüzde.
Akar, durulur çağlar gül renginde.
Gel eyy aşk, karadan örgülü kader ebruli renklere bürünsün.
Maviler de uçmağa varılsın sevgiliyle yeniden.
Dolansın uçurtmaların ipi beline
Martılar boy göstersin bulutlar arasından
beyaz köpüklü denizlere yol alınsın.
Yeşiller engin bir çizgi de uzansın dağın eteklerine yüzünü sürsün.
Yeşillerle maviler öpüşsünler, kıvrım kıvrım.
Aşk kumsalda başlasın yeniden.
Ay şavkıyla parlasın geceyi kutsasın.
Yıldızlar göz kırpsın ışığını saçsın.
Yakamozlar titrek, dans çıplak ayakla kumları sıçratarak
kıvrak, gerdan kırarak, eğilip bükülüp.
Ateşlerin göz alıcı renkleriyle al kor turuncu karışık,
kalp hızlı, bir durup bir atmaya başlasın
öpüşmeler başı hoş, olsun varsın.
Az biraz sarhoş , başın göğe ersin, ayakların yerden kesilsin.
Bütün hücrelerin anadan üryan, bakire.
Yeni doğmuş bir bebek kadar masum yüreğin.
*
Aşka aç açık kalmış ben-i adem günlerdir bitap
Gönül heybenin ağzını çöz, torbanı doldur
dünyevi zevkin doruğunda gezin der durur usun
Karnını tepeleme adem havva elmasıyla doyur,
Doyur ki bahar tüm güzelliğiyle yapışsın aşka,
Aşk kapıdan bakmasın, çırılçıplak utangaç.
iğreti tutturulmuş mandalla urbası yellere savrulmasın.
Tasını tarağını toplamasın, labirent yollara
kaçmasın güzelim giysisini arayıp, tarayıp.
Yaban ellerde cansız bir mankene giydirmesin
Kadir kıymeti iki pula satıp.
Erosun okunu yabana atma.
Vursun o ok on ikiden,
....
izin ver, yüreğini sereserpe ağaca yasla,
nişan tahtası ol aşkın yayından çıkana.
mesken tutsun yüreğini,
girsin çıkmasın içinden iki cihanda.
yüreğe damlasın aşk, delice ıslatsın.
Saçlarını aç , salla, sal baharlara, yellere.
Yar yağsın aşka Yaar.
Sakın kapını pencereni kapama .
Aşk sağanakta, baharla yâr yağıyor yâr.
Gülce yâr yağıyor aşka,
Canım canım canım Yâr.
Seyret, Yâr yağıyor aşka, gülce Yaâr.
*
TC Şükran Güneş& Güneş’çe
25/03/2019 Muratpaşa / ANTALYA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.