- 465 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hamd ne demektir?
“Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.” (Fatiha 2); “Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a mahsustur…” (En’âm 1); “Hamd, göklerin Rabbi, yerin Rabbi bütün âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.” (Casiye 36)
Hamd; övmek, şükretmek demektir. Her bir varlık; insan, melek, cin, hayvan, bitki, güneş, yıldız… Esma-ı ilahinin göstereni olarak, fıtraten, yekpare hamddır. İnsan, varlığıyla bir hamd izharı olduğu gibi, güneş de varlığıyla bir hamd izharıdır.
Varlık, ilahi rahmetin neticesidir. Zahirde yokken, insan, melek, hayvan ve bitki diye vücut kazanmıştır. Varlık, fıtraten, kendine kazandırılan vücutla Rabbinin hamididir; insanın her bir organı; gözü kulağı, eli ayağı; her bitkinin gülü çiçeği, dalı yaprağı, kendini değil, yaratanı gösterir, Ona teşekkür eder, Onu över…
Modern kurguda insan hamttan bihaber gözükmektedir. Hamdı, kendine, kendi nefsinedir. İnsan kendinin harika bir mahlûk olduğunu, Halikını gösterdiğini ve bizatihi ‘fıtri hamt’ olduğunu anlamış olsaydı umumi hamdı da iradî hamdı da anlamış olacaktı. Hamdı kavradığında ise, kendini değil, kendindeki esma-ı ilahiyi görecek ve kendisiyle görünen, kendisini bir görünme mertebesi kılan rahmet-i rahmanı daha iyi kavrayacak, hamdı anlamayan, kendini gören ve kendine kulluk ettiren nefse muhalefet edip varlığının sahibi Allah’a yönelerek kulluk mertebesini elde edebilecektir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.