- 1192 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TOKAT GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ COĞRAFYA ÖĞRENCİSİ MAHMUT ÇELİKEL İLE
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğrencisi Mahmut Çelikel:” Tıp Fakültesinin şehrin merkezine yapılmasında okulumuza ne gibi artı değer katmıştır düşünmek lazım”
SORU-Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?
MAHMUT ÇELİKEL- Ben Mahmut Çelikel. 4 Kasım 1996 yılında Mersin’de açtım dünyaya gözlerimi. 6 çocuklu ailenin 4. çocuğu olarak dünyaya geldim. İşçi bir babanın ev hanımı bir annenin evladıyım. İlk ve ortaöğretimimi mahallemizin okulu olan Çay Mah. İ.Ö.O’ da tamamladım. O dönemde liseye giriş sınavı olan SBS’ den 380 ortalama puan alarak. Anadolu imam-hatip lisesini kazandım. Lise hayatım ilköğretim hayatı kadar başarılı başlamasa da son süreçlerde eski azmimin yarısını yakaladım diyebilirim. Ondan sonraki süreçte sürekli ileriyi hedefleyerek çalışmalarıma devam ettim. Şu an Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü 3. Sınıf öğrencisiyim.
SORU-Neden Coğrafya? Neden tokat? Bu okulu tercih etmeden önce ve şu an duygularınız arasında ne farklar var?
MAHMUT ÇELİKEL- Tercih döneminde ki süreci hatırlıyorum da aslında ilk tercihim Coğrafya bölümü değildi. Polis meslek yüksek okuluna gitmek istiyordum. Başvurumu da yapmış mülakatlara girmiştim. Spor ve sözlü mülakatta başarılı olmama rağmen YGS puanımın düşük olmasında ötürü (sadece 5 puan) kazanamamıştım. Sonuç olarak nasibimde yokmuş deyip yoluma devam ettim. Aslında polis okuluna gireceğime o kadar çok inanmıştım ki yüksek öğrenime giriş sınavının ikinci aşaması olan LYS’ ye hiç çalışmadım. Polis okulu mülakatlarına hazırlandım sürekli. O yüzden sınavdan çok da iyi sonuç aldım diyemem. Puanım ve gidebileceğim bölümler arasında yaptığım araştırmalar sonucunda coğrafya bölümünde daha başarılı olabileceğimi düşündüğümden ötürü tercih ettim. Peki neden Tokat çünkü coğrafya bölümü yeni açılıyordu ve bizler ilk öğrencileri olacaktık. İlkler her zaman özeldir o yüzden Tokat Duygularda değişim elbette ki oldu. O zamanlar çok önemli bir şey başarmışım hissi varken işin içine girdikten sonra aslında ben yürümeye başladığımı ve koşmam gerektiğini daha iyi fark ettim. Yolun çok çok başındaymışız o zamanlar tam kavrayamıyorduk. Şu anda tam hissettiğim duygular ise bir var ile yok savaşının arasında azimle mücadele eden bir savaşçıyım.
SORU- Bize bölümünüzden bahseder misiniz? Coğrafya nedir?
MAHMUT ÇELİKEL- Coğrafya bölümünü anlatmak değil de sadece farkına vardırsak. Çünkü düşünün bir sabah gözlerinizi açtığınız andan itibaren coğrafyasız bir anınız saniyeniz var mı? Gökyüzü, dağlar, ırmaklar, hava, insanlar… hayatın bulunduğu her yerdedir coğrafya. Burada eğitim almak aslında yaşadığımız hayatın farkına varmamızı sağlıyor. Her şeyi ile hayatın içinde olan coğrafyayı öğrenmek çok zevkli çünkü yarım saat önce derste öğrendiğin bir şeyi dışarıya çıkınca görüp yaşaman ve diğerlerinin görmediği şekilde doğaya bakmak oldukça keyifli. Coğrafya bölümü aslında birçok alanda çalışabilecek donanımla öğrencilerini eğitip mezun etmesine rağmen mesleki tanınırlığı olmadığı için şu anda bölüm mezunları şu alanlarda tek çalışabiliyor; formasyon alıp öğretmen olabiliyorlar tabi KPSS ve mülakat engelini aşmak şartıyla, CBS (Coğrafi Bilgi Sistemleri) programında kişisel gelişimini tamamlayanlar bu alanda da çalışma imkanına sahipler. Birde kariyer düşünenler için akademik kariyer yapıp üniversitelerde çalışma imkanları var. Tabi bu oldukça uzun ve çok çalışma isteyen bir alan sabretmek lazım meyvesini alabilmek için. Coğrafya önemli kıymeti bilinmiyor maalesef mesleki tanınırlığı bu noktada çok önemli bununla ilgili gerekli yasanın çıkmasının ardından coğrafya yaptığımız yatırımların karşılığını birçok alanda alacağımızı düşünüyorum. Umarım en kısa zamanda gerçekleşir.
SORU-Ailenizden bahseder misiniz? Ailenizin çabalarınıza bakışı nasıl?
MAHMUT ÇELİKEL-Babam işçi ailesine bakmak için gençlik yıllarının başından beri durmadan çalışan ve çalışmaya da devam eden bir kahraman. Bizim için durmadan mücadele eden babamdan Allah razı olsun. Annem ev hanımı 6 tane çocuk ve bir kocaya bakan ve çocuklarını oldukça güzel yetiştiren bir süper kahraman :) bütün anneler süper kahramandır kıymetlerini bilmek lazım. Üç ablam var ikisi evli toplamda üç tanede yeğen verdiler bana Allah uzun ömür versin hepsine. En küçük ablam nişanlı nasip olursa onu da bu yazın evlendiriyoruz. Üç erkek kalıyoruz evde. İki erkek kardeşim var. Benden bir küçüğü Yozgat’ta adalet MYO’ da okuyor. En küçüğümüz ise sağlık meslek lisesinde üçüncü sınıfa gidiyor. Bakmayın öyle kardeş sayımızın çok olduğuna yan yana geldiğimizde hiçte öyle çok gelmiyor insana. İnsanın kardeşinin olması, ablasının olması güzel bir şey her biri ayrı bir dağ oluyor, dost oluyor, candan öte arkadaş oluyor. O yüzden tek çocuk yapmayın bence çocuklarınızı bu duygulardan mahrum bırakmayın derim yine de siz bilirsiniz. Ailem sürekli beni destekleyip yanımda oldular olmaya da devam ediyorlar. Bana güvenleri ve saygıları sonsuzdur. Doğrularımla yanlışlarımla her daim yanımda olup destekçim olmuşlardır. Rabbime teşekkür ediyorum böyle bir hazineyi bana nasip ettiği için.
SORU-Tokat’ta Üniversite öğrencilerinin en büyük soruları nedir? Çözüm yolları sizce nasıldır?
MAHMUT ÇELİKEL- Tokat’ta öğrencilerin en büyük sorunlarından biri kötü ve yetersiz ulaşım araçlarının olması. Her gün ortalama tahmini rakam olarak bin kişiden fazla yolcu taşıyan bu araçlar neden bu kadar eski? Neden bu öğrenciler sürekli sıkışık şekilde insani şartların olmadığı bir ortamda yolculuk yapıyor? öğrencilere verilen değer bu mudur? Hele ki Tokat ekonomisine bu kadar katkı sağlayan bir kesim için cidden yazık. Bir başka sorun şehir içerisinde yaşam alanı olarak yok denecek kadar az alan olması günün stresini atabileceğimiz farklı alanlar olarak seçeneklerde ırmak kenarı, novada AVM ve kafeler kalıyor. Öğrenciler buralardan sıkıldı bunaldı yeni yaşam alanları, parklar yeşil alanlar kazandırılabilir .
SORU-Tokat’ın gelişmesi için bir Coğrafya öğrencisi için neler önereceksin?
MAHMUT ÇELİKEL-Tokat’ın gelişmesi için temel olarak yeni iş alanlarının açılması. Dışarıya verilen göçün durdurulup durumu tersine çevirmek. Kısa vadede bunlar yapılamıyorsa turizm açısından tarihiyle doğasıyla oldukça yüksek potansiyele sahip olan bu güzel şehrimizin ülke çapında reklam ve tanıtımının daha iyi yapılması ve turist sayısının artışıyla gelişime katkı sağlanması hedeflenebilir. Üniversitenin gelişmesi için seminer ve konferansların sayısının artırılmasıyla öğrencileri alanında uzman kişilerle buluşturulup kişisel gelişimlerine katkı sağlanabilir. Zaten şehrin dışarısında kalan üniversitenin gelişmesine katkı sağlayacak olan Tıp Fakültesinin şehrin merkezine yapılmasında okulumuza ne gibi artı değer katmıştır düşünmek lazım. Oysaki okulun etrafında yapılacak olan Tıp Fakültesiyle birlikte hastaneyi kullanmak için gelecek insan hareketliliğiyle birlikte yapı bakımından bir gelişim sağlanacaktı. Zaten ülkemizde ki bir çok Tıp Fakültesi kampüs sınırları içerisinde veya kampüse oldukça yakın mesafededir. Üniversitede ki hocalarla öğrencilerin daha fazla vakit geçirip sohbet edebilecekleri ortamlar oluşması gereklidir. Şehir merkezine yapılacak veya yapılmayı planlanan yeni yapıların üniversite etrafına yapılması da olumlu yönde katkı sağlayacaktır.
SORU- İşsizlik kaygısı yaşıyor musunuz?
MAHMUT ÇELİKEL-İşsizlik kaygısı yaşıyor muyuz? Türkiye’de işsizlik kaygısı yaşamayan kaç bölüm vardır sizce ? tıp , hukuk, öğretmenlik , sağlık ,iktisat… bu böyle devam eder gider peki bunların kaçında işsizlik kaygısı yoktur. Bir elin parmak sayısını geçmez. O yüzden biz gizli işsizler olarak o kaygıyı hiç aklımızdan çıkarmadan yaşıyoruz
SORU-Kişisel Gelişiminiz için neler yapıyorsunuz?
MAHMUT ÇELİKEL- Kişisel gelişimim için bol bol kitap okumaya çalışıyorum. Sosyal medyadan kişisel gelişimime fayda sağlayacak paylaşımları takip ediyorum. Kendini bazı konularda geliştirmiş insanlarla sohbet edip fikir alışverişlerinde bulunuyorum. Şu an da sadece bunları yapabiliyorum.
Soru-Lise ve Üniversite hayatını kıyaslar mısınız?
MAHMUT ÇELİKEL- Lise hayatında bir disiplin ve kurallar dairesi içerisinde aile ve öğretmenlerin yönlendirmesi kimi zaman zorlaması üzerine yaptığın yerdir. Üniversitede ise bunları tek başına senin yapman gereklidir. En basit bir örnekle lisede hoca not yazdırır ama üniversitede sen yazmak istersen yazarsın hoca sana yaz demez. Lise ergenliğe ilk giriş yıllarının başları olduğu için her şeye daha farklı daha abartılı tepkiler verirsin. Kanın daha hızlı akar yerinde duramaz sürekli hareket halindesindir. Oldukça çok hata yaparsın ama bu hatalar gelecekte seni sen yapacak olanlardır. O yüzden lise biraz daha heyecanlı ve hareketli hayatın yeridir aynı zamanda. Oysa üniversitede ergenliğinin sonuna yaklaşılmıştır. Her şey daha sakin ve emin adımlarla atılır. Daha rahat ortamlarla karşılaşılır. Şehir dışında okunuluyorsa tek başına hayatta kalmanın ilk adımı burada atılır. Ay sonunu düşünür insan sürekli çünkü ayın 10 nunda 10 nuna yatan burs/krediden başka geliri yoktur. Tabi maddi durumu iyi olanlar için geçerli değil. Arkadaş ve dostluk tanımlarının liseye göre çok farklı olduğunu görür. Lisede sadece kendi şehrinden insanlarla arkadaşlık ederken burada Türkiye’nin her yerinden farklı farklı insanlarla kurarsın o bağları. Şimdilik aklıma gelen bunlar.
SORU-Bölümünüzü tercih etmek isteyenlere ne önereceksiniz?
MAHMUT ÇELİKEL- Bu bölümü tercih etmek isteyen arkadaşlar öncelikle öğretmen olmak istiyorlarsa eğer atama puanlarına senede alınan coğrafya öğretmeni sayısını dikkate alarak gelmelerini tavsiye ederim. Çünkü bu hayalle gelip pişman olan bir kesimde var. Coğrafya bölümünü okumak zevkli ve eğlenceli evet ama hayatın diğer gerçeklerine göz önüne alıp geleceklerine yön verecek tercihlerinde dikkat etmelilerdir. Bol bol kitap okuyup kendilerini geliştirsinler muhakkak fark yaratacaklardır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.