- 634 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
İki Çinli Konuşuyordu
Öyle Pekin sokaklarında yürürken iki Çinli Çiyang Çoti Mung ile Hyanti Moki Tong sohbet ediyorlardı... Kulak misafiri olduk biz de tabi misafir kabul ederlerse...
- Ya Çiyang duydun mu?
- Neyi Hyanti?
- Bizim tuvalet kağıdı ihtiyacımızı karşılamak için Brezilya’da ki yağmur ormanlarından her gün yüzlerce ağaç kesiliyormuş...
- Evet evet duymuştum. Yazık be o güzelim ağaçlara...
- Yazık olmaya yazık da bir zaman sonra ağaçlar kurtulur belki...
- Nasıl olacak?
- Bizimkiler fil kakalarından tuvalet kağıdı yapmışlar...
- Hadi ya, e iyi olmuş hiç duymamıştım daha önce...
- Biz de su ile yıkasak ya dostum popomuzu olmaz mı?
- O da olur, o da ama bu seferde barajlarda su kalmaz tertibim...
- Doğru ya bir buçuk milyar Çinli’nin yüzde yirmisinin mıçmaya girdiğini düşün. Hooop işte bitti su filan kalmadı barajlarda...
Tertibim derken, şaşırmayın. İkisi de aynı zamanda asker arkadaşı Çinli bunlar. Yani sadece bizde mi var zannediyorsunuz, Çin Kızıl Ordusunda da var böyle durumlar...
- Ulan arkadaş nereden geldik bu Başkent Pekin’e çok kalabalık bilader...
- Ya sorma biz de iki yüz kırk üç katlı gökdelenin iki yüz kırkıncı katında oturuyoruz. Elektrikler bir kesildi de asansör bozuldu mu, yarım günde çıkıyoruz evimize...
- Ben de senden farklı değilim dostum benimki de iki yüz dördüncü katta, aynı durumları ben de yaşıyorum zaman zaman...
- Bayılıyorum şu elli altmış katlı gökdelenlerde oturanlara yahu!
Çin dedin mi biraz durup düşüneceksin...
- Birader nasılsa iki çocuk izni de çıktı
- Evet, evet biz hanım ile hemen çalışmalara başladık zaten...
- Biz de biz de...
- Hadi bakalım hangimizin bebesi daha önce doğacak...
- İyi de ikiz ya da üçüz olursa ne olacak?
- ...ku yedik o zaman birini ne yapacağız?
- Bir de önceden varsa birini evlatlık ver gitsin olmayana...
- Öyle mi diyorsun?
- Aynen öyle...
Bir de Çin Seddi var değil mi?
- Ya dostum bu Seddi mizi biz kimlere yaptık
- Kime yapacağız bilader o zaman kim ile savaşıyorsak onlara...
- Hunlar filan diyorsun yani...
- Evet evet tarih onları işaret ediyor.
- Ama kırıldım ben bu Türklere yahu!
- Niye ki birader?
- Geçe gün Türkiye de bir yarışmada sormuşlar Çin Seddi hangi ülkededir diye
- Eeee sonra ne olmuş?
- Yarışmacı ancak joker kullanarak bilmiş soruyu
- Yapma yahu! Çok komik gerçekten...
Çin de intihar bile bir değişik...
- Geçen gün bizim vatandaşlarda biri intihar etmek için gökdelenin tepesine çıkmış.
- Hadi ya tüh kim miş?
- Çinli bir vatandaş işte...
- Atlamış mı o kadar yüksekten?
- Atlamış da yere düşmemiş birader.
- Niye ki ne? Bir yere mi takılmış düşerken?
- Yok, yok. Aşağıda ki insanların tepesine düşmüş...
- Hadi ya!
- Sorma birader bizim memleket böyle işte. Aşk acısı bile çeksen, ağız tadı ile bir intihar bile edemiyorsun. İçine edeyim ben böyle hayatında, memleketinde...
AHMET ZEYTİNCİ
YORUMLAR
Gülümseten bir diyalog, gülümsetirken de düşündüren...
Göndermelerle örülü bu ikili konuşmadan da küresel ısınmanın kaygılarını duyumsadım, ki kalabalıklaşan dünyada hayatın bir zaman sonra çekilemez olacağının mesajını da almış oldum.
Meta egemen bir dünyada onların üretici ve bizlerin de tüketici konumunu da gözler önüne serpmiş bulunmakla birlikte gizli ama sıkı bir eleştiri de(özelikle intihar olayların artması) barındırıyor gibiydi.
teşekkürler hocam
DemAN tarafından 3/9/2019 12:39:06 PM zamanında düzenlenmiştir.