- 394 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SON OYUN BEN ÖLDÜKTEN SONRA SEN BÖLÜM-5
SON OYUN BEN ÖLDÜKTEN SONRA SENBÖLÜM-5
Arkadaşlar, davetime beni kırmayıp geldiğiniz için çok teşekkür ederim.
Onur’a dikkatli, dikkatli bakan Can cevap verdi, ‘’ Senin dilinin altında bir şeyler var ama anlayamadım gitti?’’
Seda,
‘’Yok canım bizi özlediği besbelli dayanamadı hepimizi topladı. Artık yemek te ısmarlar.’’
Necmi,
‘’ Benim tanıdığım Onur abi boşuna bizi bir araya toplamaz.’’
Onur,
‘’ Henüz tam olarak bir araya gelmiş değiliz. Biraz daha sabırlı olun.’’
Bu sırada Hülya içeri girerek, ‘’ Onur Bey Naz Hanım geldi.’’
Onur,
‘’ Kızım niye bekletiyorsun hemen buraya getir.’’
‘’ Geldim, geldim, hepinize selam. Valla çok heyecanlıyım. Eski günlerimizi hatırladım.’’
Onur,
‘’ Kendine bir yer bul otur Naz. Önce sana sorayım. Bize ayıracak zamanın var mı? Malum çocuk durumu.’’
Naz,
‘’ Bende zamandan bol bir şey yok. Annem sağ olsun. Sizin ekibe katılmamı mı istiyorsun?’’
Onur,
‘’ Aferin kız, konuyu iyi kavradın. Elimde bomba gibi bir vaka var. Senin durumuna benzer bir olay. Biliyorsun senin olayın tez konusu oldu. Senden istediğim hastamın yaşam koçu olacaksın.’’
Can,
‘’ Biraz açıklar mısın Onur? Olay nedir?’’
Onur,
‘’ Bir bedende çift kişilik.’’
Seda,
‘’ Reenkarnasyon mu?’’
Onur,
‘’ pek değil? Hastamızın adı Başak. Bir önceki yaşamında erkek olarak dünyaya geldiğini iddia ediyor.’’
Naz,
‘’ Neler yaşadığımı biliyorsunuz. Başak öyle diyorsa doğrudur. İnanırım.’’
Onur,
‘’ Sana bu konuda büyük iş düşüyor Naz. Bir anlamda Başak’a yaşam koçluğu yapacaksın.’’
Naz,
‘’ Tamamdır patron. Elimden geleni yaparım.’’
Onur,
‘’ Seda, sana da çok büyük iş düşecek. Anlıyorsun değil mi?’’
Seda,
‘’Anlıyorum onur bende Naz gibi elimden geleni yapacağım.’’
Onur,
‘’ İlk seansımız bu hafta Çarşamba günü. Ama siz bu seansa katılmayacaksınız. Sadece sohbet havasında olacak ben daha sonra sizlerle konuşacağım anlaştık mı?’’
Arkadaşlarımın hepsinin onayını aldıktan sonra dağıldık.
‘’ Gel bakalım Başak, bugün yalnız geldin galiba.
‘’ Evet, Onur abi böylesi daha iyi. Bugün bana neler anlatacaksın?’’
‘’ Nereden başlayacağımı ben de bilemiyorum.’’
‘’ İlk aklına geleni anlat. Nereden başlayacağın önemli değil.’’
‘’ Öyle deme benim için çok önemli. Aklımı kurcalayan o kadar çok soru var ki. Kimim, Arkadaşlarım kim? Bir ailem var mı? Böyle binlerce soru geçiyor aklımdan.’’
‘’ Peki, cevap verebildiğin sorular oluyor mu?’’
Umutsuzlukla başını salladı.
‘’ Biliyor musun Onur abi bazı cevaplar soruların içinden çıkıyor.’’
‘’ Bana en çok seni rahatsız eden hatırladığın anı nedir.’’
‘’ Bir kireç ocağı hatırlıyorum. Kireç taşından kireç imal ediliyor. Babamdan para istediğim zaman bana kireç ocağının yanında olan tepeyi gösterip,
‘’ İşte kazma git tepenin eteğinden kazarak taş çıkar kireç ocağına sat harçlığını kazan. İşte ilk hatırladığım bu. En çok hatırladığım şeylerden biri ise, dumanı. Göz gözü görmezdi. Koskoca semti kirleten pis bir koku kaplıyordu. Bir kere daha hatırlatırım Onur Abi ilk yaşamımda ben bir erkek çocuğu idim ve futbol oynamayı çok seviyordum. İlk olarak kız kardeşimin arkadaşına âşık olmuştum. Ama şimdi ismini hatırlayamıyorum.’’
‘’ Adını hatırlıyor musun?’’
‘’ bak bunu hiç düşünmedim. Hayır hatırlamıyorum. Ama hatırladığım bazı isimler var. Özdemir, Muhsin, Ayfer. Kim olduklarını, nasıl tanıştığımızı da hatırlayamıyorum.’’
‘’ Bunları daha sonra yine konuşacağız.’’
Onur abinin ikide bir saatine baktığını görünce dayanamayıp sordum.
‘’ Birini mi bekliyorsun Onur Abi?’’
‘’ Evet, Başak, biraz sonra seni harika bir kadınla tanıştıracağım. Onu sen de çok seveceksin.’’
‘’ Benimle bir alakası var mı?’’
‘’ Hem de çok senin yaşam koçun olacak. Adı Naz.’’
‘’ Daha evvel bahsettiğin kız değil mi?’’
‘’ Evet,’’
Devamı var
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.