- 988 Okunma
- 7 Yorum
- 1 Beğeni
SURİYE'LİLER ÜZERİNE BİR KAÇ SÖZ
… Herkesçe malumdur ki Suriye’liler ülkemize kendi keyiflerinden gelmedi. Bu konuda lütfen gerçekçi olalım ve elimizi vicdanımıza koyalım. Suriye’de hiç kimsenin istemediği olaylar oldu. Önce zalim Beşar Esat kendi halkını Hama şehrinde kimyasal silahlarla katletti. Sonrada uydurma ve taşeron terör örgütleri çıkarıldı ve halk göçe zorlandı. Hatırlayın ilk gelenler arasında Kobani’den gelenler oldu. Ve herkes ısrarla kapılar açılsın buradan gelenler Türkiye’ye girsin istiyordu. Çünkü bir IŞİD belası vardı. Neticede kapılar bir açıldı pir açıldı. Savaştan, ölümden ve açlıktan kaçan herkes nefesi Türkiye’de aldı. Bence en doğrusunu yaptılar çünkü kendilerine şefkat gösterecek, yardım edecek, karınlarını doyuracak başka bir ülke yoktu.
… Peki gelenler kimdi ? Gelenler Suriye’li olabilirler. Suriye vatandaşı da olabilirler ama aslında gelenlerin hepsi bizim akrabalarımızdı. Yani Kürtler, Araplar ve Türkmenlerdi. Bu ülkede Kürtler var, gelenlerin bir kısmı Kürt’tü. Bu ülkede Araplar var gelenlerin bir kısmı Arap’tı. Bu ülkede Türkler var gelenlerin bir kısmı Türk’tü. Şimdi biz kimi kime şikayet ediyoruz. Velev ki bunlar ne Türk ne Kürt ne de Arap olmasaydı. Biz bunları ölüme ve açlığa terk mi edecektik. Hayır. Bu gelenler her şeyden önce bizim din kardeşlerimiz. Hepsi Müslümanlar. Kardeşimize sahip çıkmayacak mıyız. Zalimin, zorbanın ve katillerin eline teslim mi edecektik.. Hayır. Biz öyle bir milletiz ki bu gelenler Müslüman olmasaydı bile biz yine de bunlara kol kanat açar ve bağrımıza basardık…
…Kaldı ki bizim ülkemiz de göçmen olarak sadece Suriye’liler yok. Bizim ülkemizde Sureye’liler hariç, 1 Milyon 800 bin göçmen var. Sadece Bulgaristan’dan gelenlerin sayısı 710 bin’dir. Türkiye’li olup da başka ülkelerde yaşayan vatandaşlarımızın sayısı da 3 milyondan fazladır. Yani bu kadar girift bir dünyada herkese yer var da sadece Suriye’lilere mi yer yok. Bugün ülkemizde Bulgar göçmeni, Yunan göçmeni, Makedon göçmeni yüzlerce siyasetçi, gazeteci, devlet adamı, asker ve devlet memuru olmuş kişiler var. Kimse bunlara neden geldiniz, neden kaldınız diyor mu ? demiyor. O zaman aynı hassasiyeti Suriye’lilere de göstermeliyiz.
… Bir de şunu özellikle belirtmek isterim : Sanki bizim kendi vatandaşlarımız hiç suç işlemiyor, kavga etmiyor, hırsızlık etmiyor, adam öldürmüyor, silah kaçakçılığı ve uyuşturucu kaçakçılığı yapmıyor da her şeyi Suriye’liler yapıyormuş gibi gelen misafirlerimiz art niyetli ve provokatörlerin zulmüne ve sözlü tacizlerine uğruyor… Unutmayalım ki bizim peygamberimiz Hz. Muhammed’de bir muhacirdi. Oda Mekke’de evini – barkını, işini – gücünü, hayvanlarını bırakıp Medine’ye göç etti. Medine’liler Hz. Muhammed’de ve arkadaşlarına nasıl sahip çıktılarsa bizim de ülkemize sığınan kim olursa olsun sahip çıkıp bağrımıza basmalıyız. Bu insan olmamızın, Müslüman olmamızın bir gereğidir.
YORUMLAR
Suriyeliler gerçeğini bir de bu işin içinde olanlardan dinleyelim...
ALINTI
Yavuz Selim EgeTakip Et
5 Ekim 2018
Gaziantepli bir hekimin kaleminden saklanan gerçekler:
Adımı belirtmeden sizin aracılığınızla bir şeyler bahsetmek istedim size. Bunu diğer arkadaşlar da biliyordur belki…
Gaziantep’te yoğun bir Suriyeli toplamı var.
Tüm Antepliler yaka silkmiş vaziyette. Belediye başkanı Suriyelileri çadır kampına gönderecekti, fakat izin verilmemiş.
Şehirde kargaşa mevcut, trafik güvenlik hepsi karmaşık.
Hastanelerde Türk vatandaşından çok Suriyeli var, servislerin yarısı yoğun bakımların yarısı onlarla dolu.
Bir de devlet Suriyelilerin her türlü ameliyat, ilaç, yatış masraflarını “sözde” kendi ödüyor!
Fakat tüm maliyetleri hastanelerin cebinden yani bizim döner sermayemizden, kısacası bizim cebimizden çıkıyor.
Organ nakli bile yapılıyordu, fakat adamlar Suriye’den sırf bedava nakil için bize gelmeye başlayınca devlet bunu sözde ödememeye başladı.
Adamlar acil müdahaleleri geçtik artık estetik, boy kısalığı ve keyfi nedenlerle bize başvurmaya başladı.
Tamam vicdan merhamet diyoruz fakat adamlar hiç durmuyor. Kadın doğumcu bir arkadaşım geçen hafta bir gün 70 hasta bakmış, 60′ı Suriyeli.
Adamlar iç savaşta cayır cayır doğum yapıyor ve hiçbir ücret ödemeden tüm sağlık giderleri bizim cebimizden karşılanıyor.
Kısacası buraları görmeniz lazım.
Suriye’nin tüm iç savaş yükünü Suriye’ye komşu şehirlerimiz ve dolaylı yoldan Türkiye çekiyor.
Yazınızı gönülden tebrik ediyoruz, Bu ülke, bu dünya, bu evren, Yüce Yaradanımızın, bizlerde onun Kullarıyız. Bizler zor durumda olan insanlara insani görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Eğer Müslümanız diyorsak, dinimizin gereğini yapıyoruz veya kendimize vicdanlı insanlar diyorsak, insanlığımızın gereğini yapmaya çalışacağız.. Bencil insanların düşünceleri kendilerini bağlar.. Biz çok zavallılar gördük beğenmediği insanlara muhtaç olmuş.. El verdi el verilsin, yol ver ki, yol verilsin.. Yüce Yaradanımız bilsin yeter...
Yazılarınızı okuyup, anlayanlarınız, hayırlı günleriniz daimi ve bereketli olsun İNŞAALLAH..
Zorlukları aşamayanlar, huzura kavuşamazlar.. Zorluklar güçlü topluluklar üretir..
erdinç tip
İŞİD denen insanlık dışı kanlı terör örgütünün mezhepsel savaşında insanları parçalayıp yaktığı bir dönemde İŞİD in bir kaç güne kadar Suriye de ki; yasal mevcut iktidarı yıkacağını düşünüp gülücükler atarak bu ülkenin başbakanı çıkıp "inşallah bu cuma günü Şam'da Emevi caminde cuma namazını kılacağız" demişti hatırlatırım sizlere kaç cuma geçti bilmiyorum ama 4,5 milyon Suriyeli kaç cumadır bu ülkede bedavadan yaşıyor işin garibi bayramlarda rahatça Suriyeyi ziyaret edip geri dönüyorlar çünkü iyi bakıyoruz onlara devletten düzenli maaşları var neden geri gelmesin her sene antalya gibi tatil yörelerinde nargile için sahilde keyf yapıyorlar ben olsam bende gelirim!
Sonuç olarak
Cuma namazını Şam'da Emevi camiin'de kılma emeliyle politikalırıyla çıkılan bu yolda ki; sonuca gelirsek Cuma namazı kılamadılar ama Binlerce Suriyeli 2018 i 2019 a bağlayan gece yani yılbaşında taksimde Suriye bayrağı açıp burası Suriye! burası Şam!Esad! Esad! diye slogan attılar..
Ama böyle giderse ben 20 yıl sonrasını düşünmek bile istemiyorum bir an önce gelenlerin hepsi ülkelerine gönderilmeli
Ben bu ülkede Suriyeli istemiyorum...
İlk önce resme takıldım. Konuyla bir alakası var mı acaba diye uzun uzun düşündüm. Hem de baya uzun... Henüz bulamadım. Yardımcı olursanız sevinirim.
Konuya gelirsek
Net örnek vermek açısından bir etnik kimliğin adını vereceğim. Yani lütfen kimse alınıp gücenmesin. Elbette herkes bir değil. Ancak bu ülkede, kendi öz topraklarını terk edip Türk Milleti'ne sığınmak zorunda kalanlardan en çok itibar görenler arasında bulunan Çerkezler bile ufak ufak kıpırdanmaya başladılar. Mesela PKK ve dolayısıyla bölücülerin jargonu olan Türkiyelilik kavramını kullanmaya başladıklarını görüyorum. Kurdukları derneklerde hiç hoş olmayan konuşmalar ve teklifler olduğunu da...
Gürcülere örnek vereyim. Benim eşim gürcüydü. Amcasının evinde bir toplantıya şahit oldum. Adının Viktor olduğunu hatırladığım ve daha sonra Gürcistan Halk Dansları Topluluğunun başında TV de gördüğüm ve Türkolog olduğunu bildiğim bir adamı misafir ediyordu. Beni de Gürcü sanarak rahat rahat konuşuyor kafasına göre sallıyordu. Yerli Gürcüler Gürcüce konuşuyor ama o Türkçe cevap veriyordu. Aynı anda yine kendisiyle meslektaş olan karısı da diğer odada kadınlara hitap ediyordu. Bir süre sonra benim müdahalemle ortam gerildi. Çünkü adam Türkler ve Türkiye hakkında çok ağır ifadelerle kara propaganda yapıyordu. Tartışma sonucu ben evi terk ettim. Daha sonra eşimin amcasının din değiştirdiğini, aslında ermeni kökenli olan Viktor denen adamın da sayesinde Gürcistan'da TV ye çıkıp Türkiye aleyhinde ileri geri konuştuğunu da öğrendim. Rahmetli kayın pederim onu tasvip etmediği için tartıştılar ve ölünceye kadar da konuşmadılar.
Gürcüler ve Çerkezler bu ülkenin asli unsurlarıdır. Yani çok samimi bir şekilde kabul görüldüler. Asla dışlanmadılar. Ama onlarda bile ufak ufak kıpırdanmalar başladı.
Gelelim Suriyelilere...
Benim akrabam değiller ve asla da öyle hissetmiyorum. İktidarın yanlış hesaplarının ve politikalarının bir ürünü olarak başımıza bela oldular. Hem de ne bela...
Arap Baharı rüzgarının Suriyeyi de yıkacağını düşünerek bu fırsattan yararlanma adına yapılan hamleler başımıza gerçekten çok ama çok büyük bir bela açtı. Ve ben on sene sonrasını düşünmek dahi istemiyorum.
Geldiklerinde ne Çerkezlerle ne Gürcülerle hiçbir sosyal ve kültürel çatışma yaşamadığımız halde rahatsızlıklar başlamışken, başından beri bize itici gelen, niteliksiz, kültürsüz ve sayısal olarak da çok fazla olan bir yığını nasıl hazmedeceğiz merak ediiyorum. Şu anda bile Türklerin giremediği mahalleler oluşturmuşlarken 10 sene sonra giremeyeceğimiz şehirler bile olacak.
Yok ümmet, yok hümanizm, yok din iman, yok kardeşlik ayakları kokalı çok oldu. Hani bir söz vardır. Tilki deliğe sığmamış da kuyruğuna çalı bağlamış. Bu ülkenin kendi insanı açlık sınırının altında sürünürken sahillerde nargile höpürdetip t.şşak kebabı yapan, yoldan kadın kız geçirmeyen, takıştıkları bir vatandaşımıza köpek sürüsü gibi çullanan bu yoz sürüyü ben ülkemde istemiyorum. Vergi üstüne vergi, zam üstüne zam yağan bir ülkede bunlara 35 milyar dolar harcanmasını bana akılla mantıkla izah edebilecek olan var mı ? Kısaca eve lazım olan camiye haramdır.
Gelelim sizin gibi düşünenlere verilen en popüler cevaba. Ben de aynı fikirdeyim. Arzu edenlerin, kendilerini onlarla bir bütün görenlerin Suriyeli, Arap, Afgan, artık her neyse evlerine alıp kardeşçe yaşamalarını tavsiye ediyorum.
Kısacası ben ülkemde ne Suriyeli ne de onları isteyeni istiyorum...
mirim tarafından 1/31/2019 2:25:20 PM zamanında düzenlenmiştir.
MEDAMED Selçuk KORKMAZ
madde 2 :Gürcüler ve Çerkezler bu ülkenin asli unsurlarıdır demişsiniz hayır ben katılmıyorum bu görüşünüze.
Gürcüler Çerkezler Tatarlar Çeçenler Boşnaklar Arnavutlar ve daha sayamadığım bir çok millet göçmedir asli unsur değildirler.
Madde 3 :Suriyede ki türkmenlerin yüzde doksanı şiadır yani eset yanlısıdır Türkiye ile işleri olmaz zaten!
Yazacak çok madde varda neyse diyelim :)
Suriyeli veya herhangi bir millet olsun zor zamanlarında yardımcı olmak onları korumak insanlık görevimizdir. Bu konuda sıkıntı yok asıl önemli olan onlara verilen destek ve imkanların bu vatan için şehit olmuş binlerce, milyonlarca insanın çocuklarına verilmemesidir. Bayram tatilinde memleketlerine gezmeye gidecek kadar güvenlik var diyorlarsa gidip yaşasınlar bizim ekmeğimize neden ortak oluyorlar? Memuriyet seçiminde, üniversite kayıtlarında, devlet yurtlarında onlara özel kadro ayrılıyor. Ben Mersin de yaşıyorum. oradaki Suriyelileri görüyorum. En lüks evlerde ( kiraları devlet tarafından ödeniyor, Elektrik su parası bizden kesiliyor) yaşıyorlar hemen hepsinin altında bakmaya bile kıyamadığımız özel araçlar var, ve aile bireylerine maaş ödeniyor. Alışveriş merkezlerinde her yemek saatinde bakılsa çoğunluğu onlar oluşturuyor. Ellerinde bira şişeleri sahilde gençleri dolaşırken bizim çocuklarımız gidip onların ülkelerinde savaşmak zorunda bırakılıyor. Suriyelilere insanların tepkisi muhtaç oldukları için burada kalmaları değil Bu ülkenin insanlarına yapılmayanların onlara yapılmasıdır. Yanlış politikalar yüzünden 2. sınıf vatandaş olduk ülkemizde. Yanlış olan budur, isyana neden olan da budur.
Erdinç Bey,
Olayın bir parçasına bakıp bütünü algılamaya kalkışmak insanı yanılgıya götürür.
Suriye meselesi emperyal güçlerin tezgahidir. Ve maalesef ki bizde "Şam da cuma namazı kilacagiz." Hezeyaniyla yangını daha da korukledik. Tehlike büyüyünce emperyal güçlerin ağzına bakar olduk. Konuyu detaylandırmak mümkün ama uzun olur.
Gelelim sonuca dünyada hiç bir ülke yoktur ki. On milyon mülteciye kapısini açsın, yol geçen hanı olsun. Bunun ekonomik, sosyal, kültürel sonuçları çok ağır olur. Yakın ve uzak zamanda ciddi tehlikelerle karşı karşıya kalıyoruz, kalacağız.
Olaya arap hamasetiyle, duygusallıkla yaklaşıp türlü planlarda yapmak cabası...
Hadi bende bir hamaset yapayım. Şehit kanlariyla bedelini ödediğim vatanı ne bedava paylasirim ne de ATATÜRK'ün verdiği hakları bir arap'a gel sen de ortak ol diyemem.
Madem arap seviciler çok istiyorlarsa hicret te olduğu gibi evlerine birer arap alsınlar olsun bitsin.
Kalın sağlıcakla.