- 2164 Okunma
- 17 Yorum
- 14 Beğeni
Kalemden Soğuttunuz...
Ne kadar süredir burdayım şu kadar mıydı bu kadar mıydı konularına girmeden bir süredir aranızdayım diyerek başlayım konuya... Uzun zamandır hep gözlemlediğim bir konu ancak polemiklere açık bir konu olduğu için elim varmadı bir türlü. Kanserle Yaşam yazıma yapılan bir yorumdan sonra farz oldu bu konuyu yazmak. Maksadım şairleri dövmek değil bilakis hepimizin bir değer olduğunu ve üslubun ne denli önemli olduğunu ifade edebilmek ki bir yorum beni çok sevdiğim kalemden hatta defterden üç ay uzak tutabiliyorsa ne denli önemli varın siz karar verin.
Öncelikle kavramların anlamını içinin doluluğunu iyice ölçüp tartmak gerektiğini düşünüyorum. Mesela ticaretle uğraşanlarla hepimiz iştigal ediyoruz. Yaşça bizden çok büyük olanlar abla abi derler bu bir dil alışkanlığıdır. Kimi zamanda hiçbir paylaşımın olmayan insana bak dostum dersin tamamen hitaptır bunlar asıl anlamlarıyla kullanmayız...
Ben ustalık kavramının da böyle olduğunu düşünüyorum. Hasbel kadar hepimiz burda kalem tutuyoruz ve birşeyler karalıyoruz acemice. Bazen usta diyoruz birbirimize bu bazen gerçekten böyle hissettiğimiz için bazen de abla, abi ya da bak dostum der gibi gerçek anlamı dışında hitap şeklinde oluyor.
Belki bizim yanlış hitaplarımız belki kişilerin egosu farklı nedenlerle birçok usta çıkıyor sayfalarda karşımıza. Kendisinin usta kabul ettiği bir kalemin şiirini yere göğe sığdıramıyor ne hecesine bakıyor ne ayağına ne uyağına. Acemi kabul ettiğinin ilmek ilmek ördüğü şiiri çarmıha geriyor, kadavra misali delik deşik ediyor organ mafyası gibi talan ediyor her sözcüğü. Acemidir ya da ustadır bilinmez kalem küsüyor kâğıt küsüyor şiir küsüyor.
Aynı ustalar belki başkasının şiir bile demeyeceği serbest formda iki dizeye bu ne büyük şiir diye arş-ı alaya çıkarırken insanı duygudan duyguya atan destan gibi şiiri de yerin dibine gömüyor. Hal böyle olunca ben de naçizane ister istemez bu tarz yorumların samimiyetine inanmakta tereddüt ediyorum bu kibar haliydi en kaba haliyle samimiyetine inanmıyorum. Bazen o yere göğe sığdırılamayan şiirlerde gördüğüm hataları dalıp sayfaya tek tek dökesim geliyor sonra diyorum ki kalem sahibinin bir suçu yok ki samimiyetsiz yorumlar yüzünden niye oklarını yanlış yere savurasın.
Biz eleştiriye tahammülü olmayan bir milletiz bu bir gerçek aynı zamanda eleştiriyi yapmayı da bilmeyen bir milletiz bunu da kabul etmek lazım. Eleştiriyi hakaret algılayan insanımız olduğu gibi hakareti eleştiri diye yazan insanımız da mevcut. İkisi maalesef iç içe geçmiş durumda.
Mesela hece yazan birine şurada uyak hatalı ya da hece eksik dediğinde mutlu olması lazım neden mi? Şiirimi okumuş diye mutlu olmalı, şiir bilgisi var bende nasipleneyim diye mutlu olmalı ama öyle olmuyor hemen bir gönül koymalar başlıyor küslükler başlıyor komik bahanelerle.
Şiirin okulu var mı? Benim bildiğim yok. Usta dediğin zamanla okunmayı, kendini tanıtmayı sevilmeyi başarıyor. Eleştiriyle hakareti birbirine karıştıran ve kendine usta diyenlerde ortalıkta höykürerek gezmeye devam ediyor. Usta dediğin mütevazıdır, bilgedir dolu başaktır öyle hasım gibi döverek yererek gezmez birşeyler katmaya çalışır. Gerçekten umut vadeden bir çırağın kalemini kırmaz. İki satırı öve öve sanki İstiklal Marşı gibi göklere çıkarmaz.
Ben ustamı kendim seçiyorum ve onlardan çok şey öğreniyorum şiir adına ve bundan onların bile haberi yok. Günümün şiirini kendim seçiyorum niye ille de bunu seçmediniz diye mızıklanmıyorum. Bu tarz tartışmalara geçmişte karışmışlığım var ve bunların boş iş olduğunu anlamış bulunuyorum :)
Uzun sözün kısası bir çoğumuzun ilk yazdıklarıyla son yazdıkları arasında dağlar kadar fark var. Kalem gelişebilen bir şey hakaretle eleştiriyi birbirine karıştırıp kırmayalım. Her eli kalem tutan gayesi şiir olduğu sürece bir değerdir burada ve bu deftere değer katıyor bence alaşağı edip dövmeyelim mümkünse. Açıkcası samimiyetsiz yorumlar beni kalemden soğuttu. Arada bir adına şiir veya yazı dedikleri karalama yazıyordum artık onu bile yazasım yok. Ne mutlu ustalara :)
Bu yazı yorum yapmayı bilmeyenlere ve özellikle yorum yapıyorum diye incitenlere ithafımdır bir önceki yazımda örneğini yaşadığım gibi. Konuşmak ihtiyaçsa susmak sanattır efendim arada bir insan bu sanatı konuşturmalı ve susmalı eğer konuşmayı beceremiyorsa...
10.11.2018
YORUMLAR
Şiir yazmak kişisel bir eylemdir. Kişinin yaşadıkları hissettikleri ile harmanlanır şiir ortaya çıkar. Kimsenin kimseyle olaylara aynı tepkiyi vermesi aynı görüşte olması mümkün değildir. Bu yüzden herkesin yazdığını önce kendi beğenmesi öz güvenini arttıracaktır.sevgiler
Sizi çok iyi anlıyorum. Çok haklısınız.
Siz de şöyle yorum görmüşsünüz: Yazdığınız ağıda "Çok güzel, anlamlı güldüren bir şiir okudum"
Ya da Sevincinizi anlatan şiirinize " Çok güzel. Anlamlı, duygulu çok acıklı ve " diye devam eden yorumlar.
Bundan yıllar önce başka bir sitede her şiir, şiirden anlayanlar tarafından yorumlanır, biz de eksikliklerimizi, hatalarımızı görür, şair arkadaşlara teşekkür eder, kendimizi yetiştirmeye çalışırdık.
Çok güzel şiire "kötü olmuş" diyen yoktu. Şiire benzemeyen karalamalara "Çok güzel olmuş üstat! Yüreğine sağlık" diyen de olmazdı. Edebiyatın "e" sine yabancı, kitap okumayı sevmeyen kişiler "üstat" diye karalama yaparak hava atmazlardı. Hepimizin çabası kendimizi geliştirmek, güzel, kalıcı şiirler yazmaktı. Site bir okul gibiydi. Gerçekten şiirden anlayanlar, diğer arkadaşların kendilerini geliştirmelerine yardımcı olurlardı.
Hepimiz edebiyata aşık, okumayı seven, şiir ve yazı yazmaya çalışan insanlardık. Kimse kimseyi küçümsemezdi. Şiirim yayınlandı diye hava atmayı aklımızdan geçirmezdik.
Şiir demeyeceğin karalamaların güzel şiirlerden üç yüz, dört yüz fazla beğeni almasının sırrını çözdüğümden beri o beğenileri önemsemiyorum.
Tek bir örnek vereyim: Şiir yazmaya çalışan, yazdıklarını bana gönderip yeni şiir yazmaktan fazla zamanımı alan düzelttiğim şiirler benim şiirlerimin üç-dört hatta beş katı fazla beğeni alırdı. Ben şair olmaya çalışan bir baydım. Arkadaşım şaireydi.
Selamlar, sevgiler. Şiire emek veren, şiire değer veren bay ve bayan edebiyatçılara sevgilerimi, saygılarımı sunarım.
Edebiyat güzeldir. Edep güzeldir.
Bir şiire yorum yapmak için şiir bilgisine ihtiyacı yoktur kimsenin. Şiiri okursunuz size hissettirdiklerini yazarsınız yorum olur.
Bir şiiri eleştirebilmek için ise şiir ve edebiyat bilgisine ihtiyaç vardır. eleştiri bilgi işidir. Şiir bilginiz yok ise yazdıklarınız çoğu kez hakaret olarak da algılanabilir.
Hakaret nedir? bunu açmaya gerek yok sanırım.
Burada yazan herkes ister amatör olsun, ister çok yazmış olsun bu üç kavramı bilmesi gerekiyor.
Selamlar..
İncitmeden kırmadan,küçümsemeden herkes yazabildiğini yazmalı,,
Çünkü herkesin tarzı ve düşüncesi hatta siyasi görüşü farklı,,,,,,
Bana da ilk şiirlerimi yayınladığım zaman bu işi bilmiyorsun dedi üç beş şairim,,bu konuda kendi üstüme hiç alınmadım,,çünkü şiir işi uzun bir iş,,hiç bir şair olmuş değil,,,
Yolumuza bakalım höoşgörüyle onu aydınlatalım,,
Duvarlara yazı yazan abilerimiz vardı atmışına yakın şimdi
Ödeme ile bitmeyen taksit taksit borç listeleri yazan babalarımız vardı mezarda şimdi
Gurbete gönderince, evladına mektup yazan annelerimiz vardı seksenine merdiven dayadı şimdi
Okumak; Yemek - içmek gibi bir ihtiyaç.. ama yazmak, yazabilmek güzeldi.. şuncacık yorumu bile...
Gerçeğin eliyle, sevginin diliyle, içtenlikle saygı ile... Yazmak tek bir deniz yıldızının kurtuluşu için olsa bile...
yakamoz deniz
mutluluk mavi çocuk
Biricik ablam on beş sene önce göğüs kanseri olmuştu
Sağ göğsünü kesmişlerdi ve defalarca kemoterapi görmüştü
Hastalık süresince cesur duruşundan ben ona hep Amazon abla derim...
Nasrettin hoca damdan düşünce geçmiş olsun demeye koşup gelenlere
kızmıştı ve "aranız da damdan düşen varsa o gelsin beni anca o anlar" demişti... Her şeye rağmen yaşamak güzel, yazmak da... hep saygı ile...
yakamoz deniz
O kadar yerli yerinde va haklı değinmeler var ki... yazıyı akşamdan okuduğum halde, uzunca bir süredir yazıdakilere neden olanları sorguluyorum kafamda.
Bu gibi sosyal iletişim alanlarında profesyonellik olmaz zaten. Çok başarılı olanlar bile amatördür. Dünyanın varlığından beri yağan kar bile birbirinin aynı tanelerle yağmamış. 'tek olmak' yaradılışın özelliği. O zaman burada denklik aramak ve bunu ezici bir yaklaşımla hissettirmek sadece ego tatmin olur.
Böylesi sosyal paylaşımların nasıl yazılacağı konusunda bir şablonu da olamayacağına göre, kendini merkeze koyma hakkını bazı kişiler kendilerinde nasıl bulabiliyorlar ya da bilerek veya bilmeyerek onları bu noktaya kimler getiriyor?
Belli bir gruplaşmanın yorumlarda ve değerlendirmelerde etken olduğu gözlemine sanırım hepimiz sahibiz. Bu, taraftar aramak ve onların arkasına sığınmaksa, çok büyük bir zayıflıktır. 'birey' olamamış 'birilerinin' tavırları olabilir bu.
Daha bu konuda yazılacak çok şey var da... şimdilik bu kadar... :)))
Herkes gönlünce yazsın, kim kimin yazdığını kendine yakın buluyorsa onu okusun veya takip etsin. Bu kadar basit değil mi çözüm?...
Siz de böyle yapın ve sakın yazmaktan vazgeçmeyin... Yolunuz açık, kaleminizin gücü daim olsun.
Sevgilerimle.
Serap IRKÖRÜCÜ tarafından 1/30/2019 12:43:13 AM zamanında düzenlenmiştir.
yakamoz deniz
Serap IRKÖRÜCÜ
Sağolun.
Yazının özünü yakalayabildiğime çok sevindim. Yorumumla ilgili değerlendirmeleriniz ve şahsımla ilgili övgüleriniz için çok teşekkür ederim.
En içten mukabil dileklerimle... Sevgilerimle...
kalemi çok seviyorum ben...sözünü ettiğiniz sebeplerden dolayı soğumayacak kadar...kalem gül olsun, onlar da diken...siz de soğumayın lütfen...
yakamoz deniz
Canim benim
Ben de defterden soğudum sirf boyle kendini bilmez yorumlar oldugu icin
Elestiriye acik biriyim ama saygisizlik oldu mu dur diyenlerdenim.
Hakli bir yazi olmus
Yazmaya devam cnm
Sevgilerimle
Vuslatı kelâm
Merak ettim huyum kurusun
yakamoz deniz
Vuslatı kelâm
Yaz sen ben okurum
İnadına devam sevgili Serpil hanım, inadına.
Hiç kimse silah zoruyla çağrılmıyor sayfalara, beğenmeyen okumasın hatta şöyle yapsın; sadece kendi yazdıklarını okusun, kendi yazdıklarını da yine kendi yorumlasın.
Hiç bile takmayın.
kimilerin kaypak olur yaftası
zikzak çizer esnedikçe haritası
her eğri çıkanını doğrudan bilir
kalıbını beşe katlar tafrası
yakamoz deniz
Kimi, şiirime hiç yorum yapılmıyor diye şikayet eder.
Kimi, yorum yapılıyor ama şiirimi okumuyorlar diye şikayet eder.
Kimi,isabetsiz yorumlardan şikayet eder.
Keşke, şairim diyen insanların onda biri kadar da ben iyi bir okuyucu ve yorumcuyum diyen olsaydı.
yakamoz deniz
Şiire başlıyalı 1 yıl oldu, bunca zamanda bu seviyeye geldiysem usta kalemleri takip ettiğimden, gururu bir kenara atarak usta olanıda, olayanıda takip etmek hakkımdır. Mesela siz ilk günden beri favori listemdesiniz, beni takip etmesenizde ben takip ediyorum. Her şaiirin 2, 3 şiiri güne geldi hecesi iyi olmayanlar bile. 365 günde bir şiirim güne gelmediyse ben bunda kasıt ararım. Küsmedim yazmaya, okymaya devam diyorum saygılar
yakamoz deniz
her güne bir şiir isimli bir şiir paylaştım defterde ve bu şiire yapılan bir yorum,aynen şöyle oldu,''şimdi bu şiir mi oluyor rezzan hanım?''..bu yorumu unutamıyorum,üstelik ben şair değilim yazdıklarıma şiir demeyi de yapılan yorumlara cevap verirken mecburiyetten kullandığımı,aksinin gerçek şairlere ve şiirlerine haksızlık olacağını defalarca dile getirdiğim halde aldım...elbetteki eleştiriler olacaktır ama bu eleştiriler yapıcı ve de yol gösterici tarz da olsun ki sizin de söylediğiniz gibi ben ve benim gibi amatör insanlar bunlardan faydalanabilsin ve şiir adına daha güze çalışmalar çıksın.. yazınız benim de duygularıma tercüman olmuş,çok teşekkür ederim
yakamoz deniz
Konuşmayı beceremeyenlerdenim. O kadar çok susmuşum ki konuşmayı unutmuşum.
Kimseye aldırış etmeden yoluna bakmalı ki geride kalmamalı bence...