KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 668 Okunma
- 5 Yorum
- 3 Beğeni
FAŞİZMİN SESİ
Emre Kongar, 1941 yılında dünyaya geldi. Toplum bilimci ve yazar olan Kongar’ın Sosyal bilimler ve kültür alanında otuzdan fazla kitabı, bilimsel ve deneme türü iki yüzü aşkın makalesi vardır. ’Tarihimizle Yüzleşmek’ adlı kitabı iki yüz bin dolayında satış ile en çok satılan kitabıdır.
Emre Kongar, Türk halkının yüz akı bir akademisyen ve yazardır. Bu güzel insanı saygıyla selamlıyor, sizleri onun ’Faşizmin Sesi’ yazısıyla baş başa bırakıyorum:
Faşizmin sesi yüksek çıkar:
Toplumdaki bütün sesleri bastırır...
Saldırgandır...
Kin doludur...
Nefret doludur...
Öfkelidir!
* * *
Faşizmin sesi sürekli düşman arar, bulur, bulamazsa üretir:
Düşman bulmakta ya da yaratmakta zorlanmaz...
Çünkü çıkan her farklı ses onun için bir düşmandır...
Önce muhalifleri susturur...
Sonra sıra farklı seslere gelir!
* * *
Faşizmin sesi acımasızdır:
Yarattığı düşmanları yerden yere vurur...
Onlara hayat hakkı tanımaz...
İnsanları hapseder, öldürür...
Kitapları yasaklar, yakar...
Düşman bellediklerini tamamen susturana kadar bağırır, bağırır, bağırır!
* * *
Faşizmin sesi nefret söylemi kullanır:
Dışlayıcıdır...
Ayrımcıdır...
Bölücüdür...
Dini, mezhebi kullanır...
Irkı, milliyeti kullanır...
Dili, diyalekti kullanır...
Coğrafi bölgeyi kullanır...
Siyasal görüşleri kullanır...
Bilimi kullanır...
Yargıyı kullanır...
Sanatı, edebiyatı kullanır...
Sporu kullanır...
Onun gibi düşünmeyen, onun gibi inanmayan, onun gibi davranmayan, kısacası onun gibi olmayan herkesi dışlar, düşmanlaştırır!
* * *
Faşizmin sesi tarihi değiştirme iddiası taşır:
Geçmişi saptırır...
Bugünü baskı altına alır...
Geleceği, istediği biçimde tarif eder!
* * *
Faşizmin sesi her yerdedir:
Meydandadır...
Salon toplantısındadır...
Söylevdedir...
Okuldadır...
Evdedir...
Radyodadır...
Televizyondadır...
Gazete manşetindedir...
Dergi kapağındadır!
* * *
Faşizmin sesinin sınırı yoktur...
Ondan kaçamazsınız...
Ondan kurtulamazsınız...
Her zaman, her yerdedir...
Sizi her zaman, her yerde izler...
Görür, dinler...
Kaydeder...
Kayıtları değiştirir, saptırır, aleyhinize kullanır!
* * *
Bütün bunlara rağmen...
Hayır, hayır...
"Bütün bunlara rağmen" değil,
Bütün bunlardan dolayı:
Her zaman, her toplumda olduğu gibi,
Bir gün gelir, insan hakları ve demokrasi kazanır...
Faşizmin sesi tarihin karanlıklarında işitilmez olur.
YORUMLAR
Faşizm kötüdür, buna şüphe yok fakat nefsin isteklerini yücelten bakış açıları var olduğu müddetçe faşizm de var olacaktır. Çünkü faşizm ve benzeri düşünüş, inanış ve davranış alışkanlıkları doğrudan doğruya nefsten beslenir ve nefse hizmet eder.
Peki faşizmin karşısına oturtulup, onunla mücadele etmeye memur edilen demokrasi ve insan hakları dediğimiz kavramlar ne derece masumdur? Teoride masum göründükleri hepimizin malumu fakat pratikte sadece bir araç olmaktan öteye gidemiyor gibi geliyor bana. Kısaca zayıf uygulanabilirlikleri. Zira çerçevelerini güç sahibi olanlar belirliyor ve sunuyorlar bize. Yeri geldiğinde de kendi bireysel ve toplumsal nefslerini tatmin etmek için çok güzel kullanıyorlar.
Bu durum uluslararası ölçekte olduğu kadar ulusal boyutta da böyle. Bugün demokrasi, insan hakları, özgürlük, eşitlik yaygarası koparanların; gücü ele geçirdikleri zaman bütün bunları nefslerinin arzularına göre kullanmayacaklarını kim garanti edebilir? Ben garanti edemem zira birer araç olduklarına dair örnek çoktur.
Saygılarımla
Bir de, faşizmin sesinin gür çıkmasının sebebi, attığı kemiği yalayanların sayısının yeterli sayıda fazla olmasıdır. İşte acı olan budur. O demokrasi bir gün gelir ancak binlerce masum, özellikle genç) yitip gider. Ve o kemik yalayıcılar birdenbire dilsiz olurlar, hatta kulakları bile duymaz. Yüzleri bile yok olur. Ne virustür onlar, faşizmin can sularıdır......
Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz, emeğinize sağlık sayın yazar
Kaleminiz susmasın; Böyle yazılarınızın çoğalması dileğiyle hocam..
insanları köle gören ve onları ezen her siyaset görüsü ve dünya ya yapışkan gibi saran aciz düşüncelerin hiç birini sevmiyorum , onlar ki sırf kendi düşüncelerinden olmayanları yıkıp tarihe gömmek için ruhları satan kalp siz ve ruhsuz kelime yığınlarıdır. mutlak doğruyu bulmak için insanlar özgür iradelerini kullandığı gün belkide savaş susar ve özgür irade olan bağımsızlık kaplar dünyanın acı seslerine ...
bilmiyorum yazar eski dünya daha güzeldi , yeni dünya düzeni ini hiç sevmedim
saygı ile
yüreğinize sağlık , güzel bir yazı okudum
