- 473 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
bu bir masal denemesidir ZÜL ŞİRİN MASALI'nın devamıdır
Ölümsüz Aşklar Aşıklar
Ayrı bir bölümde, el deymedik, göz görmedik güzellikteki
çiçekler arasında, kablumbağalar sırtlarındaki mumlarla
aydınlatılan özel bölüme kabul edildik…
Güzelliği ve adaleti dillere destan olan
Melike Belkıs Hatunun düğünü olur da, aşkları destanlaşmış olan
ölümsüz aşıklar davet edilmedik olur mu!..
İşte görebildiklerimiuzden;
Mecnun ile Leyla, Kerem ile Aslı Han, Ferhat ile Şirin…
her biri kendi güller arasındaki yuvalarındalar…
Yanlarına vardık her birine ayrı ayrı aşkı sorduk;
Mecnun: aşkı ben yaratmadım, aşkbeni yarattı…
Ben aşkın bedenleşmiş haliyim…
Koca Yunus ne demiş:
“Bir ben var bende, benden içeru…”
Kerem: Benim aşk ateşimin külünden aşk gülleri yeşerecektir, sonsuzluğa değin…
Ferhat: Aşkımın adı Şirin;
Aşkı kendinden şirin…
Dağları delen ben değilim içimdekidir…
Fuzuli; Leyla ile Mecnun’nu ben yaratmadım onların aşkı beni yarattı…
Zerreden kainata değin her şeyi var eden aşktır…
Kına Merasimi:
“Melikemiz, Hz. Süleyman ile izdivaç eylediler;
Kır gün kırk gece düğün şenliği ve eğlencesi sürdü, yarın;
Kudüs’e gelin gidiyor…” dedi ve
bizi gülistan bahçesinde akşam alemine davet etti…
alem ki ne alem!...
Her millet, her kabile kendi giysileriyle, kendi geleneklerince, gönüllerince eğlenirken;
Kına merasimi için ince, narin nedimelerin ,
Yüreğe işleyen şarkılarıyla allı, pullu duvaklı gelinin etrafında halka oluşturup salına, salına:
“……. Elini batır ane, bu gece koynunda yatır ane..”
Şarkı eşliyinde hazırlanan kınayı gelinin eline ayak tırnaklarına sürmeyle merasim devam ederken;
Çeşitli çiçek kokuları, kuş ve yaz böceklerinin aşkşka çağrı sesleriyle oralar bam başka bir alemdi…
Burada bu merasim devam ederken; diyed bir bölümde;
Düğünün şenlik ve eğlenceleri arasında çeşitli yarşmalar da oluyordu. Bunlardan biri de:
Burak Atı,
Emir ayar ve
ufo arasında koşu yarışıydı…
Hayalim ben de katılayımdedi ve yaşmada birinci oldu
Devler diyarı:
Reis mujgur;emir verdi;bir kartalın peşine takılıp,
Kendimizi, yanan suyun,yani ateşin saklı olduğu
Devler Diyarında bulduk.
Dünyanın eksenini belirleyen güçlerin odaklandığı
Buradan çıkarılan yanıcı maviş su kanallarla dünyaya
dağıtılmakta…Bu kanallara el uzatmak ölümümü getirir;
borularda su yerine kan akar olur…
Birer çıkar kanalı olan bu şatolar arasında hem rekabet,
hem ortaklık vardır.. Bunlardan en etkili,yetkili, muhteşem olan;
beyaz granitten imal , her gün zemzem suyu ile yıkanır gibi bakımlı,
atomla korumalı uzsuz,bucaksız bir saray…
Diğer kanalların da bağlı olduğu, en büyük kanalla beslenen
beyaz şato saray…
Uzatmayalım: Şatolarda masalların unutulmazlarından olan devler yaşar;
Devlerin en büyüğü, haliyle, büyük şato sarayında yaşıyor…
Çarşı pazarlarını, batak hanelerini,insanların alınıp satıldığı arenaları gezdik dolaştık
Dönen dolaplara, ayak oyunlarına akıl erdiremedik..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.