- 691 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BEDELLİ ASKERLİK TARTIŞMALARI -IV-
Dr. Sadık ÖZEN
“SİZE SAVAŞMAYI DEĞİL ÖLMEYİ EMREDİYORUM”
Mustafa Kemal
MUSTAFA KEMAL PAŞA ÇANAKKALE SAVAŞLARINDA ASKERLERE “SİZE SAVAŞMAYI DEĞİLÖLMEYİ EMREDİYORUM” DEMİŞTİ VE BU EMRİ İTİRAZ EDİLMEDEN YERİNE GETİRİLMİŞTİ. PEKİ NE OLDU DA ASKERLER I. İNÖNÜ VE SAKARYA SAVAŞLARINDA CEPHEDEN KAÇTILAR ?
Bu soruya açıklık getirebilmek için tarihi gerçekleri kısaca gözden geçirelim:
Yunanlılar, 22 Haziran 1920’de Eskişehir’i alarak, Ankara’ya kadar ilerleyip, milli hareketi ortadan kaldırmak için harekete geçmişti. Bu arada düzenli ordu, Çerkez Ethem isyanı ile uğraşmaktaydı. Yunan ilerleyişi 10 Ocak 1921’de yapılan I. İnönü Savaşı ile durdurulmuş ve geri çekilmeleri sağlanmıştı. Ancak İtilaf Devletleri Sevr’i kabul ettirmek için Yunan ordusunu teşvik etti ve Yunan ordusu, 23 Mart 1921’de iki koldan saldırıya geçti. Yunanlılar’ın bu ilerleyişi de; 1 Nisan 1921’de Batı Cepheleri Komutanı İsmet Paşa’nın başında bulunduğu II. İnönü Savaşı’nda Türk Ordusu’nun geri püskürtmesiyle son buldu.
İnönü Savaşları’nda Türk ordusuna yenilen Yunanlılar, 10 Temmuz 1921’de yeniden saldırıya geçtiler. Yunan ordusu, Afyon, Kütahya, Eskişehir hattını işgal ederek Ankara’ya doğru ilerledi. 25 Temmuz 1921’de Türk ordusu, Yunan ilerleyişini bir kere daha durdurmuştu. Ancak, Yunanlılar, kendilerine her türlü destekte bulunan İtilaf devletlerinin yardımıyla Kütahya-Eskişehir Savaşlarında elde ettikleri başarıyı devam ettirmek ve Türk ordusuna son darbeyi vurarak Ankara’yı işgal etmek için Yunanlılar yeni bir saldırı başlattılar. Sakarya Savaşı yüz kilometrelik bir cephe üzerinde 22 gün 22 gece sürdü. Mustafa Kemal, dünya savaş tarihine geçen meşhur “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça bırakılamaz. Büyük küçük her birlik, ilk durabildiği noktada tekrar düşmana karşı cephe kurarak çarpışmayı sürdürür. Yanlarındaki birliklerin çekilmek zorunda olduğunu gören birlikler onlara bağlı olamaz. Bulundukları yerde sonuna kadar karşı koyacaklardır” emrini verdi.
Mustafa Kemal Paşa bu düşünce ve söylemlerinden kaynaklanan taktikle dünya savaş tarihinde büyük yeniliği yapmış ve çizgiye bağlı cephe kavramını sona erdirmiştir. Türk ordusunun Sakarya Savaşı’nda gösterdiği kahramanca direnişi karşısında Yunanlılar yenilerek geri çekilmişlerdir.
Bu açıklamalardan sonra, sıra “NE OLDU DA ASKERLER I. İNÖNÜ VE SAKARYA SAVAŞLARINDA CEPHEDEN KAÇTILAR ?” sorusunun yanıtlanmasına geldi. Kurtuluş Savaşı kolay kazanılmamıştır.
Mustafa Kemal ve arkadaşları sadece cephelerde düşmana karşı savaşmamışlardır. Ülke içinde, vatanı satmak isteyen padişah yanlısı ve din sömürüsü yapan karşı devrimci yobazlara karşı verilen savaş, düşmanlara karşı verilenden çok daha zor olmuştur. Çünkü bu karşı devrimci yobazlar uydurdukları yalanlar, attıkları iftiralar, düşmanlarımızla yaptıkları ittifaklar ve attıkları “Din elden gidiyor” hezeyanlarıyla Kurtuluş Savaşımızı sabote etmeye çalışmışlardır.
Bunların Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcından Atatürk’ün ölümüne kadar çıkardıkları iç isyanların sayısı 31’dir. Bunlar tarafından emperyalistlerle işbirliği yapılarak kurulan bölücü ve yıkıcı derneklerin sayıları da buna yakındır. (Bak; “Şehit Tabip Yüzbaşı Daniş Bey” – Dr. Sadık Özen – 2004)
Sanırım I. İnönü ve Sakarya Savaşlarında askerlerimizin yarısına yakınının düşman tarafına geçmek üzere neden cepheden kaçmış oldukları bu anlatılardan anlaşılmış olmalıdır. Sözü edilen bu hainler, yaşanan bu vahim durumdan sonra İsmet Paşa’nın “Vur” emri vermesiyle geri dönmüşlerdir. İşte Cumhuriyete ve Atatürk’e karşı olanlar bu hainlerin torunları olup, niyetlerini ve şer planlarını hala sürdürme çabasındadırlar. Eğer internet arama motorlarına girilirse bu söylenenlerin doğruluğu anlaşılacaktır. (Devamı var)
04 Ekim 2018 / Antalya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.