- 1174 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
EĞİTİM VE İŞSİZLİK PROJESİ
EĞİTİM VE İŞSİZLİK PROJESİ
A.AMAÇ VE KAPSAM
A1.Bu proje adama gör iş yaratmak yerine işe göre adam yetiştirmek maksadıyla hazırlamıştır.
A2.Bu proje gelişmesini tamamlamamış bir ülkenin çok kısıtlı kaynaklarını eğitim amacıyla en verimli şekilde kullanmak için hazırlanmış bir projedir.
A3.Bu proje Türkiye’nin temel iki kronikleşmiş problemi olan eğitim ve işsizlik sorunlarına kalıcı, bilimsel ve gelecekte üzerine eklemeler yapabilecek kadar esnek ilkeler taşıyan değişime dönüşüme açık bir projedir.
A4.Bu proje çocuk işçi, çıraklık, iş güvenliği, işçi primlerini düzenleyen garanti alan bunun yanı sıra işçi ücretlerini, nazari çırak, kalfa, ustalık eğimini pratik eğitimle beraber yürüten bir projedir.
A5.Bu proje işverenin ve devletin vatandaşla uyum içinde yaşamasını sağlayan bir projedir.
A6.Bu proje usta-çırak; eğitimini bilimsel meslek içi eğitimle bir potada yürüten bir projedir.
A7.Bu projede eğitim ve iş birlikte başlamakta birlikte yürümekte ve ihtisaslaşma bu birliktelikle temel kazanmaktadır.
A8.Bu projenin sonuç vermesi için etkin bir nüfus planlama programının başlatılması gerek şarttır
B.TEMEL ESASLAR
B1.Bu proje Cumhuriyet öncesi ahilik kültürü ile cumhuriyet dönemindeki Köy Enstitüleri tecrübelerini Meslek Lisesi Yatırımlarını Fen Matematik ve diğer eğitim konularındaki Milli eğitim sisteminin bütün kazanımlarını Organize sanayi Siteleri tecrübe ve kazanımlarını bir potada yoğuran dünyadaki benzer eğitim sistemlerini inceleyen ancak onlardan farklı olarak eğitimle işsizliği tek bir proje altında düzenleyen birleştiren özgün yerli ve milli tasarrufu öngören bir projedir.
B2.Ne acıdır ki Türkiye az gelişmiş ülke kategorisindedir. Bu kategoride eğitim ve işsizlik hep birlikte anılır. Yüksek yaşam standardı sağlayan bir iş için; eğitim ilk şarttır.
B3.Bu nedenle yıllardır zavallı anne va babalar zavallı çocuklarının; ona iş imkânı sağlayacak bir eğitim almaları için; bu çocukları ilkokul birinci sınıftan itibaren bir yarış atı gibi sınavdan sınava koştururlar.
B4.Özel Dersaneler; yıllardır devlet okullarından içerik olarak pek farkları olmamasına rağmen, sırf üniversite sınavına yönelik test tekniğine yatkın eğitim vererek, bu zavallı anne ve babaları maddi ve manevi olarak zor durumda ve çaresiz bırakır
B5.Devlet’te sınav harçlarını katılanlar kendileri ödediği için ve masrafını çıkardığı için, bu sisteme pek müdahale etmez. Sistem tıkır tıkır yürür gider gözükür.
B6.İnsan haklarının yaşama hakkından sonra en önemli ikinci unsuru olan; eğitimde fırsat eşitliği; Türk Devleti’nin Türk İnsanına sağlaması gereken en önemli görevidir. Zira cehalet bütün kötülüklerin anasıdır. Hani o bildiğimiz içki fuhuş kumar bütün kötülüklerin anasıdır sözündeki içki fuhuş kumarı silerek yerine yalnızca cehalet yazabilirsiniz.
B7.Devlet eğitimde fırsat eşitliğini niye sağlayamadı bugüne kadar. Nerde hata yaptığını ve bunu kasıtlı yapıp yapmadığını iyi incelemek gerekir. Aslında hata kasıtlı yapılmayan bir davranıştır. O nedenle yapılanlara hata demek hatadır aslında. Yani bu hatanın ötesinde bir eylemdir.
B8.Bunun en büyük nedeni ülkemizin kendi şartlarına uygun milli bir eğitim politikası olmamasıdır. Hükümetten hükümete değişen bir politika söz konusudur
B9.İşsizlik problemi olmayan; nüfus artışı dengeli olan gelişmiş ülkelerin eğitimini; işsizlik problemi olan az gelişmiş yüksek nüfus artış hızı olan bir ülkeye zamana yayılmış tebdirlerle uygularsanız bu sonucu almak kaçınılmazdır
B10.İşveren nitelikli insan gücü bulamamaktan yakınıyor. Kahveler ilköğretim ve lise mezunu, niteliksiz, "ne iş olsa yaparım abi" diyen ve askere gitmeyi bekleyen gençlerle dolu. Askerlik sonrası karanlıklarla dolu bir dolu bir hayatı bekleyen genci vatan savunmasına motive edememekte ayrı bir konudur.
B11.Türkiye’de nüfus artış hızının kırsal alanda, kentlere göre daha yoğun olduğunu görürüz. Bu kırsaldan kente göçüşün temel nedenidir. Kırsal alanda yerleşim dağınık olduğundan, ilköğretim sonrası eğitimin oranı da düşmektedir. Eğitim seviyesi düştüğünden nüfus ve aile planlaması eğitimi de etkili olmamaktadır.
B12.Yıllardır devam eden bu kısır döngüye dur demek için; Türkiye’nin eğitim ve işsizlik problemini çözmek için, Eğitimde devrimci bir zihniyete ve pragmatik anlayışa her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulmaktadır.
B13.Oy kaygısı gütmeden; devleti yönetecek hükümetlerin, eğitim ve işsizlikle ilgili radikal kararlar almaları ve bu kararları süratle uygulamaya koymaları gerekmektedir.
C.EĞİTİM VE İŞSİZLİK PROJESİ
C1.Devlet hizmet sektörü ve imalat sanayi diye istihdam alanlarını temel iki gruba ayıracaktır.
C2.İmalat-Üretim Sektörü eğitimi Belediye başkanlıkları Hizmet Sektörü Eğitimi Valiliklerin/Kaymakamlıkların sorumluluğunda olacaktır.
C3.Her ildeki/ilçedeki okullar bu tasnife göre ikiye ayrılacak imalat sektörüne tahsis edilen tüm meslek liseleri tüm malzeme ve ekipmanıyla ve personeliyle o ilin/ilçenin organize sanayi bölgesinde yeni yapılacak okullara taşınacak hizmet sektörü ise kendi branşlarının yoğun olarak toplandığı şehir merkezin içindeki çarşılara en yakın devlet okulları tahsis edilecektir. Bu okullarda lise ve üstündeki eğitimler hep birlikte ayrı bölümler açılarak yapılacaktır. Bu eğitimler ve süreleri şöyle olacaktır.
a.Çıraklık eğitimi 4 yıl
b. Kalfalık Eğitimi 4 yıl
c. Ustalık eğitimi 4 yıl
ç.Mühendislik Eğitimi 4 yıl
C4.4+4+4 lük Temel eğitimin ile iki dörder yılına katılım mecburi olacaktır. Müfredatı standart olacaktır.
C5.Çıraklık eğitimi yarım gün olacak yarım günde imalat sektürü çırakları Organize sanayi bölgesinde hizmet sektörü çırakları ise çarşılarda çıraklığa başlatılacak, işveren çırağını sigorta kaydına alacaktır.
C6.Çıraklık eğitimini tamamlayan her öğrenci 19 yaşında kendi branşında seviye sınavına girecektir. O yıl ki ihtiyaç kontenjanlarına göre en yüksek puanı alan öğrencilerden başlamak üzere ihtiyaç miktarına göre Mühendislik, ustalık, kalfalık eğitimine başlayacaktır.
C7.Tüm seviyelerin altında kalan öğrenciler diğer yıllarda sınava girme hakkı aşağıdaki esaslara göre saklı olmak üzere çırak olarak çalışmaya devam edecektir.
a. Emsallerinin kalfalık ustalık mühendislik sınavına girecekleri ve eğitim yapacakları yıllarda kalfalık ve ustalık sınavına girme hakkına sahip olacaklardır.
b. 12 yıl sürecek sınav maratonundan sonra bir daha sınav hakkına sahip olamayacaklardır.
C8.İlk sınavdan sonra bulunduğu seviyeden üst seviyeye geçmek isteyen usta adayı kalfalar ve mühendis adayı ustalar bu kalfalık ve ustalık eğitimini tamamlamadıkça sektör sınavına giremeyecektir. Tamamladıktan sonra kalfalar usta olmak için ustalar mühendis olmak için sınırsız sınav hakkına sahip olacaklardır.
C9.Bu eğitime başlamadan önce müteakip maddelerde esasları belirtilen şekilde kadro ihtiyacı ve tercih listelerinin hazırlanması işlemi yapılacaktır.
C10. Bu işleme göre sektör sınavı yapılarak öğrenciler okullara yerleştirilecektir.
C11..Bununla eş zamanlı olarak her ilde okulların yeniden tasnifi yapılmış olacaktır. Tüm meslek okulları meslek odaları ve belediyeden üyelerden oluşan imalat sektörüne ait oluşturulacak tüzel bir kuruluşun yönetimine devredilecektir. Hizmet sektörü okulları da Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olacaktır.
C12.Her ilin/ilçenin bir Eğitim Konseyi olacaktır. Bu konseye o ildeki/ilçedeki tüm meslek odalarının temsilcileri belediye ve kaymakamlığın/valiliğin eğitim ve istihdamla ilgili unsurları, İl genel meclisi ve il belediye meclisi üyeleri İşçi ve işveren sendika temsilcileri İŞKUR temsilcisi doğal üye olacaklardır.
C13.Bu konsey her ocak ayında toplanarak gelecek yıllara ait o ilin üretim-imalat ile idari-hizmet sektörlerinin meslek branşlarına ait insan kaynağı ihtiyaçlarını belirleyecek bu konulardaki eğitim ihtiyaç kadro miktarlarını tespit edecektir.
C14.Şubat ayı içinde Ankarada toplanacak Yüksek Eğitim Şurası her ilin Eğitim Konseyi üyeleri ile Devletin ilgili bakanlıkları katılacaktır. Bu şurada Türkiye genelinde illerin fazlalık ve eksiklileri tespit edilerek öğretmen- eğitim malzemesi vs kaynak paylaşımı yeniden düzenlenecektir. Örneğin Kayseri’de tekstil sektörünün çırak kalfa usta mühendis kadro miktarı fazla Edirne’nin az ise takası gerçekleşecektir.
C15.Bu kadro miktarları belirlendikten sonra Mart Ayında yayımlanacak ve velilerden çocuklarını imalat ve hizmet sektörlerinden birini ana sektör diğerini yedek sektör olarak seçmek için lise eğitimine esas olacak şekilde iki tercih listesi istenecektir.
C16. Veliler nerde ikamet ediyorsa o ildeki okulların kadro miktarlarına göre esas ve yedek listeleri tanzim edeceklerdir.
a.O ilde/ilçede en az 5 yıl ikamet 5 yıl çalışmış olması şartı aranacaktır.
b.Nüfus kaydı ve memleketi ayı olan ilden müracaat edenlere o ilin/ilçenin okullarına yerleştirmede öncelik verilecektir.
C17.Branşların müraacat miktarları ile sektörlerin müracaat miktarları okul kontenjanlarından fazla ise müteakiben yapılacak sınavdaki sınav sonuçları da dikkate alınarak önce branşlar arasında yetmediği takdirde sektörler arasında kadro fazlalıkların veli tercihlerine göre aktarımı yapılacaktır. Hala açıkta öğrenci kalıyorsa bu defa iller arasından en yakın ilden başlamak üzere kadro fazlası öğrencilerin mübadelesi yapılacaktır. Bu mübadelelerden sonra hala kadro fazlası öğrenci varsa o ilin meslek erbabından işçi talep kapasitesini artırması için işverenleri teşvik edici tedbir alınarak açılan ek kadrolara kadro fazlası öğrenciler Mart ayındaki tercih listelerine göre taksim edilecektir.
C18.Bu aşamadan sonra Haziran ayının ilk haftasında yukarıda bahsedilen sınav yapılacaktır. Sınavdan sonra yukardaki maddelerde açıklanan esaslara göre merkezi olarak liselere yerleştirme işlemi yapılacaktır.
C19.Yani 15-18 yaş arasında bir genç hem okumakta hem çalışmaktadır artık. Hemde devletin güvencesi ve sorumluluğunda yapılmaktadır bu. İşverenin keyfiyetine bırakılmamıştır. Her iş yerinde bu şartlara uygun elaman çalıştırılması kanunla teminat altına alınmalı, hatta işyeri açmak için temel bir şart olarak işverinin önüne konmalıdır.
C20.Bu yeni sistemde aileler ilk öğretimi bitiren çocuklarının eğitimi için daha sağlıklı ve zamanı geçmeden karar verme imkanına kavuşacaklardır. Tamirci çırağı denilen ve atelyelerde beş yıllık eğitimden sonra eğitimi bırakmış, körpe bedeni sömürülen çocuklar olmayacaktır.
Çocuklarımızın okulları doldurduğu ve hepsinin iş garantisi olduğu bir Türkiye’de yaşamak dileğiyle....
İSMET ZEREN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.