Çok derin ve geniş bir konu...

Amacı gençlerini eğiterek topluma kazandırmak ve onları istedikleri işleri yaparak mutlu olmaya yöneltmek olan ülkelerde farklı sistemler uygulanabiliyor...

Fille balığın ve maymunun tek sınavının ağaca çıkmak olduğu bir yarışta, tek seçenek kime yarayacak bellidir... Ama her yarışçı kendi ortamlarına göre sınansaydı hepsi kendi dalında başarılı olacak böylece 'yanlış değerlendşrmeler' de yaşanmayacaktı...

İlk okulun ilk sınıflarından itibaren, eğitimin önde olduğu, öğretimin çok da işlek olmadığı bu yıllarda çocuklarımızı yeterliliklerine göre 'dürüstçe' ayırabilsek, hepsini yeterli ve yetenekli oldukları alanlarda uzmanlarca yönlendirebilse... Nüfusu bu kadar genç enerjiyle yüklü bu ülkenin bileğini kim bükebilir?...

Böyle yetiştirilen gençlerimizi sanattan, spora, bilimden ilime kadar alanlarda özgürce yapacakları çalışmalarla bu ülkenin geleceğinin temel taşları olabilirler... Çünkü eğitim yönlendirir, öğretim sınırlar...

Uzunca bir süredir 'toplum mühendisliği' çalışmalarıyla gençler bilerek sınırlanıyor, ve bu sınıra uymak istemeyen pırıl pırıl beyinler de kendilerini ortaya koyabilmek için 'göç ediyor'....

Dedim ya!... Çok derin ve geniş bir konu!... Yazacak çok şey var, ama hiçbiri ne yazık ki çözüm getirmeyecek...

Gençlerin istedikleri yerlere her şartta ulaşmalarını içtenlikle dilerim....

Çok önemli bir konuya değindiniz değerli kalem , bir ülkenin gelişimi ve toplumsal refahı, doğru eğitim ve öğretimle yetişen nesillere bağlıdır. Öncelikle son zamanlarda eğitim ve öğretim birbirine karıştırılıyor , yıllarca süren ezberci bir sistemle çocuklar robota çevrildi , bilgi ise soru ve şıklarından ibaret oldu. Oysa cumhuriyet dönemiyle birlikte oluşturulan halk evleri ve devamındaki köy enstitüleri'nin açılmasıyla kısa sürede yetişen donanımlı bireyler ve gerçekleşen kalkınma yadsınamaz. Benim görüşüme göre köy enstitüleri rol model alınmalıdır. Eğitim ve öğretim asla plansız ve programsız olmamalıdır, ihtiyaca göre okullar açılmalı ve esas olarak ülkenin ihtiyacına göre nitelikli elemanların yetiştirilmesidir. Oysa son dönemlerde görüldüğü üzere nitelikten çok nicelik hedef alınmıştır ve ne yazık ki özel olan kurumlar diğer bir okuyucu ve yazarımızın da değindiği gibi kapitalizme hizmet etmektedir. Ülkeleri kalkındıran öncelikle eğitim ve öğretimde hedeflerin tespit edilip doğru bir şekilde planlanmasıdır. Bu bağlamda yazılacak çok şey var ama okuyucuyu sıkmamak adına kısacık bir özet şekilde yazımı bitirirken , bu konudaki hassasiyetiniz için size teşekkür eder, saygılar sunarım.

Eğitim öğretimi de kapsayan bir süreç bu anlamda donanımlı bir eğitim geleceğe de yapılan en büyük yatırım.
En muzdarip olunası ise ezberci öğretimin varlığı ve nitelikli olması gereken bu sürecin bir noktadan sonra yarar yerine zarar verdiği.
Bilinçli ve kaliteli eğitimin zaten sunumunda, gençler illa ki geleceğin donesi olan nitelikli iş gücüne sahip olacaklar ve elbette en büyük kazanım gençlerin ayaklarına basıp ülke ekonomisine olan katkıları.
Eğitimcilere düşen her öğrenciyi ayrı ayrı ele alıp karakteristik özellikleri itibariyle gelişimlerine sağlayacakları fayda elbette bilginin sunumu ve ihtiva ettiği ne ise beklentilerin de en üst düzeye çıktığı.

Çok önemli bir konu ve değerli hocalarıma da katılıyorum.

Eğitim ve her daim bilginin sınırsız gücü akabinde kişinin gelişim süreci yine hayat boyu devam ederken.

Sevginin gücünü de katmalıyız ve iletişimin de.

Gençler bizlerin geleceği ve ufkumuzda yeşeren umutlara dair tüm hazinemiz.

Saygılar, selamlar değerli Müslüm Bey.

İstihdama yönelik tek bir yatırım yapılmadan mantar gibi neredeyse köylere varıncaya kadar üniversite ve yüksek okul açılıyorsa okumanın yada okutmanın ne anlamı var ? İlk önce istihdam sağlayacak fabrikalar, iş yerleri yapılması gerekmiyor mu ? Çocuklar biliyor ki üniversite bitince asıl hayat mücadelesi başlıyor. Çünkü çalışabilecekleri iş alanının olmadığını da biliyorlar. Bu nesil nasıl mutlu olabilir ki ?

Kaldı ki eğitimin kalitesi açısından da içler acısı bir durumdayız.
Bu konu uzar da uzar.
Haklı serzenişini kutluyorum.

SİZLER EĞİTİMCİ OLDUĞUNUZ İÇİN
EĞİTİMLE İLGİLİ, ÇOK DAHA OBJEKTİF BAKABİLİYORSUNUZ,
KONUYA DAHADA HAKİMSİNİZ, BU BAKIMDAN YORUMUNUZ FEVKALADE ÖNEMLİ VE DE ÖĞRETİCİYDİ ZEYBEK HOCAM ÇOK TEŞEKKÜRLER DEĞER KATTINIZ

Güncel...
Benim ve ailem için daha da güncel..

Çünkü "elimle büyüttüğüm" ilk torunumu ilgilendiriyor!
İyi bir puan/sonuç almasına rağmen...
Gelecek kuşkusunu "derinden hissetmemiz", hesap, kitap ve tercih işinde yoğun ve de gergin günlere girmemiz çok ilginç!

Umudumuzun çalınması, üç kuruşa muhtaç edilen gençliğin "kapitalizme ucuz iş gücü" diye sunulması... İç karartan bir tablo!
Tıp dahi mutlu etmiyorsa gencimizi.. Varın düşünün artık...

Eğitimsiz öğretim bunun adı!
Amaçsız bir yarış...


Disiplinsiz, ezberci, saygıyı, sevgiyi ve de ideali unutmuş bir nesil!
Mutsuzluğun dik alası...

Katılıyor, kutluyorum Müslüm Kardeşim..