- 623 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ŞABLON KIRIKLARI
Hemşerim nerelisin?
Endülüs,Toledo’dan.
Neresi orası?
İspanya,İspanya.
Bir şaşkınlık…
Şaka mı yapıyorsun?
Hayır,hayır göçmeniz.
Biz Türklerde yeni bir kimse ile tanışırken,adımızdan önce memleketimiz merak edilir.Batılılar tanışırken önce ismini söyler biz memleketi merak ederiz.
Kafamızda oluşturduğumuz bir çok şablonlar var.Düşüncelerimizi ve eylemlerimizi bu oluşturduğumuz şablonlara göre oluşturuyoruz.Diğer bir adına önyargı diyebiliriz.Hayatımız şablonlara sıkışmış, daha geniş düşünmeyi düşünüyor muyuz bilmiyorum.Bu şablonlar bizim sağlıklı düşünmemize engel oluyor.Bu yazımda kafamızdaki şablonlardan bazılarına değinmek istiyorum.
İnsanları değerlendirirken önce dış görünüşü ile bir şablona oturtmaya çalışıyoruz.Giyim tarzına bir anlam yükleyerek kişilere bir değer biçiyoruz. Elbisesiz düşünemez miyiz,çok zor.Nasrettin Hocanın ye kürküm ye hesabı.Diğer bir şablon cinsiyet.Karşımızdaki insanlara cinsiyetleri üzerinden bir anlam yüklüyoruz.Telefon konuşmalarında,karşıdaki eğer bayansa çoğu erkek sesini inceltip kibarlaştırıyor.Kibar konuşmak için bayan olmak sanki şartmış gibi.Diğer bir şablon mesleğimiz.Ne iş yaptığımıza göre anlam kazanıyoruz.Eğer kazancı yüksek,saygın bir meslek yapıyorsak insanların bakışı farklı,kazancı düşük sıradan bir iş yapıyorsak bakışı farklı oluyor.Diğer bir şablon,anne baba çocuklar.Ailenin nereli ne iş yaptığı,çocuğun var mı,yok mu nerde okuyor,ya da ne iş yapıyor gibi sorular hep karşımızdakileri tanımakla beraber bir şablona oturtma arayışı değil midir?
İnsanları fikirleri ile de bir şablona oturtmaya çalışıyoruz.Hangi partidensin diye doğrudan soramasalar da kafalarında insanların bu arayış var.Sizi bir partiye veya ideolojiye illaki yerleştirmesi gerekir.Yeni tanıştığım kimselerin bu arayışını bildiğim için ben diyorum ki ben partiler üstüyüm.Kendimi bir partinin dar alanına hapsedemem.İdeolojik saplantım yok deyince karşımdaki ne kendine yakın,nede uzak görüyor.Ancak davranışları samimiyeti mesafeli oluyor.Benden değilsin.
Edebiyat defterinde yazıyoruz,okuduğumuz şiirlerin yazıların değerlendirmesinde şablonlarımız yok mu?Elbette var.Okuduğumuz bir yazıdan sonra yazarın profilini merak ediyoruz.Kim bu yazar?Cinsiyeti,memleketi,mesleği vs.vs. Neden merak ediyoruz.?Çünkü bir şablona oturtmamız gerekir.Bunu öğrendikten sonra şiiri yazıyı anlamamız daha kolay.Fazla kafamızı yormamıza gerek yok.Şair kafamızda bir yere oturduktan sonra bütün okumalarımız bu şablona göre değerlendirilecek.Atalarımız bu tavra “at gözlüğü takmak” demişler.Okuduğumuz yazıya profil eklemesek belki daha geniş anlamlar yükleyeceğiz.İsim ve marka şablonlarımız var kafamızda.Örneğin bu sitede rastgele bir yazarın şiirini ünlü bir şair yazmış diye okusak,aynı şiiri aynı şekilde kaçımız değerlendirebilir?Yazarları bir şablona oturttuktan sonra,şablonumuza girmeyen yazarların şiir ve yazılarını çoğumuz okumuyoruz bile.Böyle olunca dar alanda kısa paslaşmalarla mutlu oluyoruz.Oysa saha geniş,uzun toplar sahanın tamamını kullanmamızı sağlayacak.Farklı yetenekleri daha iyi görebileceğiz belki.Kendimizi ya da başkalarını neden dar alana sıkıştırıyoruz ki?
Kafamızdaki şablonları olabildiğince genişletmemiz gerekmiyor mu,İnsanları ve eserlerini doğru anlamak için?İnsana insan olduğu için, esere eser olduğu için bir anlam yüklemek daha doğru değil midir?
Elbette kafamızdaki şablonları kırmak zor.Kırılınca acı duyacağız.Şablon kırıkları elimizi,gönlümüzü,fikrimizi çizse de; hayatı,insanları ,yazarları,eserleri doğru anlamak için değmez mi?
İber yarımadasının Endülüs göçmeninden selamlar,saygılar.Hepimiz göçmen değil miyiz?..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.