ASHAB-I KEHF DEĞİLİZ AMA UYUYORUZ(Selma Pekşen)
Ne olacak bu milletin hali? Hayat pahalı, işsizlik hat safhada açlık sınırını çoktan altına düştük, hatta diplerdeyiz. Milletin midesi sırtında geziyor. Eh buna keza suç oranı da gittikçe artıyor. Gasp, darp, cepçilik, kapkaççılık engellenemez oldu. Asıl suçlu kim acaba?
Eminim Yüce Önder ATATÜRK’ÜN kemikleri sızlıyordur yattığı yerde. Öyle ya çiftçi milletin efendisiydi ama aç. Devletimiz ihraç mal kullanma konusunda o kadar ısrarlı ki çiftçi artık ekmiyor biçmiyor sadece cüzdanındaki ayrık otlarını sökmeye çalışıyor. Bir de olmayan yıllık gelirine dadanan süne zararlısı ile mücadele ediyor.
Ya memur? Evin yolunu şaşırmış vaziyette nereye gideceğini bilmiyor. Acaba aldığı maaşı faturalara mı verse yoksa kimseye görünmeden eve mi gitse? Yok, en iyisi ek iş bulup çalışmak. Çalışsın efendim, ne demiş atalarımız çalışan demir ışıldar. Ne de olsa demir gibi sağlam oldu sinirler artık aybaşlarında. Ama bilmezler mi ki demir bile eriyor çok sıcakta. Zaten memur o kadar ışıldadı ki bir kilometreden tanırsın parıltısından. Gündüz mesai gece taksi şoförlüğü hafta sonu pazarda limon satmak v.s. Akabinde midesine vurdu limon tadı.
Emeklinin halini hiç konuşmaya gerek yok. O bir ölü, hatta kemikleri çürüdü desem yeridir. Bir de yeni bir kararname çıktı artık ki evlere şenlik. Dul ve yetim maaşı adı altında verilen sadakamsı bir ücret var ya, işte onu alabilmek artık zor. Çünkü memleketimin başındaki amcalarımın ihtiyacı var o paraya. Bir de on sekiz yaşını geçmişsen vay haline!!! Baban bile bakamaz sana. Git kendine sigortalı bir iş bul, eğer varsa!
Şimdi soruyorum size ablalarım ağabeylerim benim kafam çok karıştı??? Hani bu üst üste gelen doğal gaz zamları var ya, hah işte bütün sorun orada. Eeee biz evlerimizde ısınmak için ne kullanacağız şimdi aldığımız maaş karnımızı doyurmaya yetmiyor ki! Diyorum ki şöyle en nostaljik yanından bir soba kursakta odun mu yaksak? Ne de olsa memleket odun dolu değil mi? Ne yana dönsek bir ağaca çarpıyoruz, pardon kütük diyecektim. ‘’Ağaç yaşken eğilir’’ atasözüydü. Ah atalarım bir görün halimizi eğilecek yaş ağaç bile yok etrafımızda hepsi oluştan odun!!!
Peki, ben ısrarla faturalar ödeyerek yaşama mücadelesi veren halkıma ne diyeyim şimdi. Memleketin bazı bölgelerinde elektrik, su bedava hatta kardeşlerimize destek vermek için onların faturasını siz ödüyorsunuz farkına bile varmadan mı demeliyim. Siz hava parası bile öderken havaya uçan emeklerinizi kimler kafesliyor mu deyim. Hava parası nedir ya sahiden bilen var mı? Ben bu yaşıma geldim hala neden ödendiğini anlayamadan hep ödedim. Tıpkı çöp vergisi gibi. Sanki çöpe atacak kadar zengin bir milletmişiz gibi. Biz çöpten ekmek bulup karnını doyurmaya çalışan insanlarımızın var olduğu bir evrende yaşıyoruz. Havamızı alıyoruz işte ne olsun.
İnsan beyni kıvrımlardan oluşan bir organdır ve bildiğim kadarıyla her kıvrımı farklı bir melekeye yön verirmiş. Ben diyenin yalancısıyım anatomiden hiç anlamam tek bildiğim gördüğüm kadarı. Peki, bu düz mantık güdenlerin beyni düz mü onu araştırdı mı bilim adamları? Memleket parsellenirken parsayı kimler yiyor pardon pastayı diyecektim. Madem özelleştirmek adına bir yerler satılıyor da neden kalkınan halkımız olsun girişimi yok kimsede, bu müteşebbisler nerede?
Bu soruların sanırım ardı arkası gelmeyecek. En iyisi kafayı kuma sokup tehlikenin geçmesini beklemek ya da dinlediğimiz ninnilerle uyumaya devam etmek. Mideme ağrılar girmeye başladı açlıktan mı sorgulamaktan mı çözemedim bir türlü.
Biri beni, barışın kol gezdiği(eşkıya son bulacak değil mi), yeşilin etrafı sarmaladığı(lüks kompleksler için ormanlar yakılmayacak değil mi), ekonominin güllük gülistanlık olduğu(dış borçlar bitecek değil mi), insanların saygı sevgi çerçevesinde yaşadığı(suç denilen bir eylem olmayacak değil mi), haklının hakkını alabildiği, hayatın tüm alanlarında söz sahibi olduğumuz eşit ve denk yaşadığımız ve bal tutanın parmağını yalamadığı(aslında balı bizim parmağımızdan yalıyorlar ya) bir zaman başlangıcında uyandırır mısınız? LÜTFEEENNNN….Görmek istemiyorum tüm bu yaşananları.
SELMA PEKŞEN
YORUMLAR
Daha önce bir yazı yazmıştım " bir dünya düşülüyorum " ve Nereye gidiyoruz" başlıkları ile ve orada da sizin değindiğiniz ( hepimizin düşünmesi ve hiç bir zaman unutmaması gereken) olaylar ne yazık ki ülkemde her gün yaşanıyor ama bizler hala gözlerimizi uykudan açıp düşünme yetilerimizi çalıştırıp, hesap sormak ve " dur" demek için uyanmıyoruz. Uyanmayacağız da.
(CUMHURİYET NEDİR? Başlıklı yazımda da söylemiştim.) Bu gün Cumhuriyetin içi boşaltılmış boş bir çuval gibi koyuverdik bir kenara LAİKLİK anlayışının içi boşalttık yalnızca " din karşıtı, dinsiz" olarak algıladık/ algılattırdık tüm topluma. Okuma ve araştırma alışkanlığı olmayan toplumdaki insanlar, yalnızca duyusal ve görsel basın ne söylediyse ona inandık ve ona da inanacak. Çünkü dinlemek ve bakmak her zaman okumak ve yorum yapmaktan çok daha kolay. Bizler hep işin kolaycılığına kaçtığımız içinde zorlukları yenebilecek gücü ve bilgiyi de kendimizde görebilecek durumda değiliz artık, ne yazık ki.
Kalme aldığınız konu gerçekten anlamlı. Keşek hepimiz bu konular üstüne düşünebilek, sorgulayabilesek ve dorulara cevaplar aramak için gerekirse tüm dnyayı alt üst etmek zorundayız. Ama üzgünüm ki artık çok geç kaldık.
Teşekkür ediyorum bu güzel yazınız için. Kutluyorum kaleminizi ve sevgiler yüreğinize
Prenses yazılan çizilen biz dekalır hale geldi.Memleket tepe takla gidiyor yuvarlanarak ve Sn.Başbakanımız halimize şükür diyebiliyor.Bir sorun görmüyor gidişatta.Görmezler yasa onlar yargı onlar öyleki artık sağlık kuruuluşları bile onların elinde.Son günlerde gündeme düşen bebek ölümlerini bile doğal bir durum olarak gösteren kim?Hükümetin atadığı başhekim...Diyecek çok şey var ama şimdilik susuyoruz.
Saygılar
Sorgulanması gereken ne çok şey var bu ülkede.Bizler geçmişimizi sorgulayamadık bu nedenle geleceğimizi de analiz edemeyiz.Lider sultası/egemenliği/hakimiyeti ile yaşayan aslında üçüncü dünya ülkesi gibiyiz ve dahası Hükümetimiz AB yolsuzluk komisyonu Türkiye raporunu açıklamasına izin vermiyor neden mi dersiniz ? en büyük yolsuzlar TBMM çatısı altında...
-İşkence raporlarına yasaklar geliyor/işkenceciler korunuyor hatta 1 mayıs işçi bayramında cesarendiriliyor vergileri/emekleri ile kalkınmamızda ya da ayaktaa olmamızda birinci derece emeği olan işçi kardeşlerimiz coplanıyor onur kırıcı hakaretlere uğruyorlar.
-Adil gelir dağılımı müthişşşş
GSMH nın % 83 nü tepedekiler/rantiyeciler/siyasiler ve yakınları/bürokratlar/muhtelif dernek/vakıf yöneticileri zıkkımlanıyor bu nedenle mağrur vatandaş geceyarısı pazar artıklarını topluyor.
-Yazacak çok şey var /zaman zaman paylaşsakta bizleri duyanlar bize aldırmıyorlar...tüm saptamalarına hüzünle tam puanla kalemine sağlık diyorum ...
Teşekkürler Sevgili Göktürkmen, eminim katkınız olacaktır çünkü fikir birliğimiz olduğuna inanıyorum toplumun değer yargıları ve gündeme bakış açısından.Bu nedenle fikirlerinize sonsuz saygı duyarım her yazdığınızı da taktirle karşılarım.
Yazı konusunda çok acemi sayılırım daha çok şiirin duygusalı ağır bastığı için mizacımda ama destek ve katkılarınızla inanıyorum ki yön bulur kalemim.
Saygılar
Bu yazıyı geniş inceleyip katkılar yapacağım ben.
Sonra, bir önceki yazıya da (halkbilim ve yöre deyimleri) epey katkım olacak..
Sayın Selma Pekşen dost, şairliğinize söz bulamam, düz yazı metni içinde hızla yükselen bir çizginiz var.
Bu yazı için "beyin"i örneklemişsiniz, kıvrımsal ilginç benzeti ile... Kimi cevize bakıp, kendince onun "cevizle" benzerliğini mukayese ederek; çeviz yer gibi "beyinler" yiyor.
Beyin önemli, Atatürk'de önemli, şimdi Atatürk ve yaptıklarını allamsallandırmaksa en çok önemli, "IQ" sorunsalı ile doğrusal efendim.
İyi geceler dilerim.
Göktürkmen tarafından 10/16/2008 12:41:42 AM zamanında düzenlenmiştir.
Teşekkürler Sn.Aktaş yorumunuz için.
Haklısınız bütünü ile ATATÜRK'E verdikleri önem sadece bayramlarda bir çelenkle sınırlı ve iki dakikalık saygı duruşu maalesef.Biz de bu duruma sessiz kalıyoruz çünkü öyle bir ağ kurmuşlar ki ülke genelinde devletin tüm kamu personel amirleri bile onların tekelinde.
Türban konusu ise kamufle.Halk sorgulamaya başladığı anda gündeme bir başörtü sorununu getiriyorlar ve islam elden gidiyormuş gibi göstererek ATATÜRK ilke ve inkılaplarına saygı duyanları düşman belliyorlar.Aslında o türbanı kimler başına değil de gözlerine bağlamış kimler gerçeği göremez hale gelmiş bu bir soru işareti elbette???
Saygılarımı sunarım fikir ve ATATÜRK'çü görüşlerinizle yazıma destek verdiğiniz için.
Ne olacak bu milletin hali? Hayat pahalı, işsizlik hat safhada açlık sınırını çoktan altına düştük, hatta diplerdeyiz. Milletin midesi sırtında geziyor. Eh buna keza suç oranı da gittikçe artıyor. Gasp, darp, cepçilik, kapkaççılık engellenemez oldu. Asıl suçlu kim acaba? ..
ARTIK BEN CUMHURİYET BAYRAMLARINDA MEYDANLARA ÇIKILIP ATATÜRK ADININ TELAFFUZ EDİLMESİNİ İSTEMİYORUM;HANİ VAR MI HAL VE HAREKETİYLE ATATÜRK GİBİ DAVRANAN;ATATÜRKÜN DEVRİMLERİNİ KORUYUCUSU OLANLAR(!)IN SESİ NEDEN ÇIKMIYOR;NİÇİN SÖZDE ÖZGÜRLÜK(?) ADINA ATATÜRK'ÜN KILIK KIYAFET KANUNLARINA AYKIRI BİR FİİLİ DURUM YAŞANIRKEN ÖLÜM SESSİZLİĞİNE GÖMÜLDÜ BU ÜLKE???OKULLARDA DERSLİKLERDE SOKAKTA YAŞANILAN OLAYLAR KARŞISINDA NE YAPILMASI GEREKTİĞİNi SORGULAMAK VE YARGILAMAK BİZİM GÖREVİMİZ Mİ?İCRA TAKİP DAVALARINDAN ŞİŞİNENLER TIKINANLAR SİZ NE ANLIYORSUNUZ ÇAĞDAŞ HUKUKTAN????Sosyal olaylar patlasın birazda hapse düşenlerden tıkınırsınız öyle değil mi ey hantal bürokratlar???Hepinizin rantı yerinde değil mi bu karabatak düzeninde?...
Biri beni, barışın kol gezdiği(eşkıya son bulacak değil mi), yeşilin etrafı sarmaladığı(lüks kompleksler için ormanlar yakılmayacak değil mi), ekonominin güllük gülistanlık olduğu(dış borçlar bitecek değil mi), insanların saygı sevgi çerçevesinde yaşadığı(suç denilen bir eylem olmayacak değil mi), haklının hakkını alabildiği, hayatın tüm alanlarında söz sahibi olduğumuz eşit ve denk yaşadığımız ve bal tutanın parmağını yalamadığı(aslında balı bizim parmağımızdan yalıyorlar ya) bir zaman başlangıcında uyandırır mısınız? LÜTFEEENNNN….Görmek istemiyorum tüm bu yaşananları.
SELMA PEKŞEN
.............................................................................
cesur kalemini kutlarım Selma hanım.saygımla başımın gözümün üstüne aldım ve kutladım değerli düşüncelerini...+10 Puan
Şaban Aktaş tarafından 10/15/2008 7:00:23 AM zamanında düzenlenmiştir.