- 741 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Hiç Yoktan 3 Adım
Hiç Yoktan 3 Adım
Hiç için esas, “O” diyebilirim. Boyut olarak da “0” diyebilirim. “Hiç”, “Hep” gibi düşünülebilir!
İlk adım için “Tercih” diyebilirim. Tercih edici, “Ben”! Boyut olarak da “1” diyorum. Geometride “Nokta”.
İkinci adım için “Tasarı” diyebilirim. Tasarlanan, “Ruh”! Boyut olarak “2” diyorum. Geometride alan, düzlem, üzerinde iki boyutlu bilgi kaydı bulunan levha.
Üçüncü adım için “Madde-şey” diyebilirim. Hiç yoktan tercih edilip tasarlanan soyut tercihin, somut olarak yansıması. Sonuç! Geometride hacim.
Hiç yoktan tercih edilen bir nokta, 2. Aşamada levha, 3. Aşamada hacim olarak biliniyor! Sıralama insan için; hiç, ben, ruh, beden. Madde için ana kaynak, ilk neden, tasarı, madde!
3 adım, hem felsefede hem de bilimde çok işe yarayacaktır.
Felsefe, insan ve evrene dair gözlem ve değerlendirme yapar! Bilim, insan ve evrene dair gözlemleri deneyle ispata çalışır. Felsefi ispat, soyut akıl yoluyla yapılır. Bilimsel ispat, deney ve madde yoluyla yapılır. Madde hacmine girmeyen alanda felsefe işletilir!
Madde konusu 3. Boyutun hacmine giriyor. “Zaman-mekan; az-çok; büyük-küçük; faydalı-faydasız yani iyi-kötü; önce-sonra (zaman ile alakalı); şurada-burada(mekan ile alakalı) değerlendirmelerin tamamı 3. Boyutta yapılır. Hiçlikte bu saydıklarımızın tamamı potansiyel, ihtimal olarak düşünülür. Hiç ile hep, aynı düşünülmeli. İlk tercih veya ilk neden ile tasarı levhasına zemin hazırlanır. 2. Boyutta tasarlanan “Şey”, 3. Boyutta madde-beden olarak hacim kazanır.
Evren için ilk neden, “Big bang” olarak düşünülebilir. Tekilden geliş. Bu ilk nedenin ucu açık, teorisi olan sunabilir. Ben, mevcut bilinen, sunulmuş olandan gidiyorum. Bir noktadan ilk neden yani ilk patlama ile açılan ve genişleyen bir evren modeli. Patlamanın ilk evresi, 1. Boyut; hiç yoktan bir patlama tercih edilmiş. 2. Evre, 2. Boyut; bilgiler-tasarılar, alanda-düzlemde soyut olarak bulunuyor! 3. Evre, 3. Boyut; düzlemdeki bilgiler-tasarılar somut olarak hacim kazanıyor. Madde hali!
Konuyu daha iyi anlamak için “Kara delik” konusuna gireyim. 3. Boyutta, “Bilimsel deney-somut ispat” yapacak imkan bulunamayabilir, harcama yapmak gerekir! 2. Boyutta felsefi-akli-soyut yaklaşımlar masrafsız, mümkün. Karadeliği anlamak için “Büyük patlama”, tersinden düşünülebilir; etrafa saçılan her şeyin, bir noktaya toplandığı kanaatine varılabilir. Karadeliğin dışında olan madde, 3. Boyutta hacim (en-boy- yükseklik; kütle-hacim; çokluk; zaman-mekan) durumundadır. Karadeliğin olay ufku denen dış zar veya benim tabirimle “Levha”, alanda, 2. Boyut durumu mevcut! Olay ufkunda madde, dataya dönüşüyor ya da bilgi-data, olay ufkunda-dış zarda-levhada kalıyor. Alanın, merkezi küre benzeri zar gibi sardığı var sayılır. Hacim olmadığı akıldan çıkmamalı. Somut hacim yok, bilginin iki boyutlu kayıtlı olduğu soyut alan var. Karadeliğe girmek tabiri kullanılır örneklerde, maddenin makarna gibi uzayacağı söylenir. Karadeliğin merkezinde madde bildik haliyle olmayacağı için misallerde verilen şeylerin halleri, tahminden öteye geçemez. Madde, olay ufkunda zaten dataya döneceği için datanın da hacmi olmayacağı için madde üzerine yapılan tüm değerlendirmeler anlamsız olacaktır! Karadeliğin merkezinde ise levha yani alan yani bilgi noktadan ayrı olarak var olamayacak. 1. Boyut için tekillik, karadeliğin merkezi tabiri uygundur.
Evreni sadece ilk patlama ile izah etmek yeterli olmaz! Kaç ilk neden veya ilk patlama var bilinmiyor. Toplam kaç oluşum olduğunun bilinmemesi de var elbet. “Evren” dendiğinde zaten tüm oluşumlar (paralel ya da başka) nihai olarak kapsama giriyor. Ayrı ayrı düşünmek veya boyutlarda ayrı ayrı sınıflamak, sadece akla konuyu yaklaştırmak içindir. Hiçlikten ilk neden ile tercih yapılıyor; bu 1. Boyut! Patlamanın zarı, olay ufkunda data tasarlanıyor; levha-alan var ama madde yok, maddeye dayalı gözlemde yok; 2. Boyut! Olay ufkunun yani bilgi-data alanının 3. Boyutta gözlemi ise maddeyi oluşturuyor. Gözlem zaten göreceli olabilir. Merkezden ışık gelmemesi; ışık, maddedir ve merkezde madde de bilgi de tanımlı değildir; oluşmamıştır. Bu nedenle karadeliğin merkezinden veya big bang ilk aşamasından, ışık beklenmemeli. Yukarıda saydığım ve sık tekrarladığım; “Zaman-mekan, önce-sonra, az-çok, burada-şurada hatta iyi-kötü” gibi pek çok izafiyetler 3. Boyutta, madde alanında gözlemlenebilir.
Son tahlilde; hiç yoktan 3 adım, ne işe yarayacak?
İnsan ve evrene dair merakımıza dair pek çok izah üretilebilir. Bu izahların kişiyi yani beni, tatmin etmesi her açıdan mümkün olmaz. Ayrıca bu merakımıza dair üretilen teorilerin bazılarında bireyi teori üretenlere bağlamak veya iradesini bir şekilde elinden almaya yönelik gizli ayrıntılar olabilir! Kişi, kendi aklına uygun izahı ürettiğinde merakına dair bir boşluk bırakmayacaktır. Bilimsel ve deneysel olarak yani madde hacminde ise insan yaşamını kolaylaştıracak buluşlar ve icatların da kapısı açık olacaktır.
Selametle,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Tek bildiğimi iddia ediyorum yeniden aslında hiç bir şeyi bilmemek adına değil mi o kuyuda bir nebze de olsa feyiz almak damlalardan ve susuzluğumuzu gidermek?
Teşekkürler bilgi yüklü makalenize bizlere sunumunuzla farklı dünyalara kulaç attık.
Paylaşmak ve bilgi adına muteber bir yolculuktu sayın hocam.
Saygılarımla efendim.