- 1257 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti İle İlgili Sözleri
• Yeni Türkiye Anayasasının ilk maddelerini size tekrar edeceğim: Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur.
• Yürütme kudreti, yasama yetkisi ulusun tek ve gerçek temsilcisi olan mecliste toplanmıştır. Bu iki kelimeyi bir kelimede anlatmak mümkündür: Cumhuriyet. ( 27.09.1923, Neue Freie Preese Muhabirine Verdiği Demeç)
• Cumhuriyet, fikir hürriyeti taraftarıdır. Samimi ve yasal olmak şartı ile her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir. Yalnız muhaliflerimizin insaflı olması lazımdır. (04. 12. 1923, Tercüman-ı Hakikat Başyazarına Demeç)
• Bütün dünya bilsin ki, benim için yandaşlık vardır; Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum. (1924)
• Cumhuriyet, ahlâki erdeme dayalı bir idaredir. Cumhuriyet erdemdir. Sultanlık korku ve tehdide dayalı bir idaredir. Cumhuriyet erdemli ve namuslu insanlar yetiştirir. Sultanlık korkuya, tehdide dayalı olduğu için korkak, alçak, sefil, rezil insanlar yetiştirir. Aralarındaki fark bundan ibarettir. 14. 10. 1925, İzmir Kız Öğretmen Okulunda Bir Konuşma.
• Temeli büyük Tük milletinin ve onun kahraman evlatlardan meydana gelen büyük ordumuzun vicdanında akıl ve şuurunda kurulmuş olan cumhuriyetimizin ve milletin ruhundan mülhem prensiplerimizin bir vücudun izalesi ile helaldar olabileceği zehabında bulunanlar, çok zayıf dimağlı mutsuzlardır. (19.06.1926, Anadolu Ajansına Demeç)
• Demokrasi ilkesinin en çağdaş ve en akılcı uygulamasını sağlayan yönetim şekli Cumhuriyettir. (1930)
• Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk Milletini emin ve sağlam istikbâl yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdeleyicisi olmuştur. (01. 11. 1936,TBMM Açılışı)
• Türk milletinin yapısına ve ilkelerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir. (AKDTYK., Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Ankara, 1997, Cilt III, s.106)
• Cumhuriyet yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir. (1925, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 242)
• Ey yükselen yeni nesil ! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz. (1924, Dumlupınar) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 179-188)
• Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk milletini emin ve metin bir bağımsızlık yoluna doğru koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.
• Cumhuriyet’in temelinin laik bir dünya görüşüne dayalı olduğu hiçbir zaman unutulmamalı ve bu gerçek gözden kaçmamalıdır. Zira Türk halkı teokratik yönetimden çok acı çekmiştir. Geri kalışının nedenleri arasında bunun önemli bir yeri vardır. (1930, Kırklareli) (Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, AKDTYK. Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 1999, s. 437)
• Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür.
• Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacaktır. (1926, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. III, Ankara, s. 119)
• Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti sonsuza değin yaşayacaktır.
• Türkiye Cumhuriyeti mutlu, zengin ve muzaffer olacaktır.
• Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir. (Atatürk Araştırma Merkezi, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt II, s.318)
• Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en gerçek yol, medeniyet yoludur. Medeniyetin emir ve isteğini yapmak, insan olmak için yeter. (1925, Kastamonu) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, s. 225)
YORUMLAR
Sözler orijinallliğini yitirmemeli. Aslına sadık kalınmalı. Sözlerde açıklama yapmak, sözün orijinalliğini bozduğu gibi, anlam ve anlatım itibariyle de istemeyerek de olsa bozulmalar, sapmalar olur. Şahsi fikrim bu yöndedir. Kelimeler de olduğu gibi yazılmalı. Merak edenler sözlüğe başvurabilir. Elimizin altında internet gibi bir nimet var, sözlüklere ulaşmak da bu anlamda kolay.
Önemli ve değerli bir paylaşımdı, teşekkür ediyorum.
Ömer Faruk Hüsmüllü
Değerli yorumunuza çok teşekkür ederim. Selam ve saygılarımla...
Târihten naklederken, sözün önce aslını sonra açıklamasını yazmak daha doğru olacağını biliyorum...
Aşağıya aldığım yazınızın içindeki iki kelimeyi, o günün şartlarında Atatürk'ün ağzından çıktığına inanmıyorum... târihçi, sözün aslını değiştirir ise, ortaya; tercüme edilerek yeniden yazılmış serbest şiir gibi, anlam ve etki derinliği kaybolmuş bir söz çıkar?.
"• Bütün dünya bilsin ki, benim için yandaşlık vardır; Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı.
Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum. (1924)"
"yandaşlık", “toplumsal” ve "bireyi" kelimelerine takıldım- kaldım.
Sağlık dileğimle...
kadiryeter 2018 TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/172384-ataturk-un-turkiye-cumhuriyeti-ile-ilgili-sozleri/
Ömer Faruk Hüsmüllü'ye
Ömer Faruk Hüsmüllü
Selam ve saygılarımla...