- 671 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BEYAZ BİR GEMİDİR ÖLÜM
Şu sarı sıcak Temmuz’da ölümü ve hayatı düşünmek için ne çok nedenimiz oldu.
Kazım göçüp gideli 11 yıl olmuş.
Hasan Hüseyin’in kulaklarımızda uğuldayan ’Haziranda Ölmek Zor’ şiiri Nazım’ı çağırıp dururken, 2 Temmuz’un hatıraları bu sene bir başka canlanıyor sanki.
Ve sesi nereden geliyor, tam olarak anlaşılmıyor, fakat Behçet Aysan’dır konuşan: ’Beyaz bir gemidir ölüm, hep siyah denizlerin çağırdığı.’
Zamanın uzak mı uzak köşelerinden, sisli hatıralar bulvarından yankılanır gibi gelen belli belirsiz bir ses.
İnsan, hayatında pek çok defa ’hoşçakal’ diyebilir; ama ’elveda’ nın özelliği yalnız bir kere söylenmesidir. Ömrümüz, binlerce hoşçakal ile bir tek elveda arasında geçirdiğimiz süre. Yani yaşımız. Yani zaman içindeki yerimiz.
Ömür sonlu hayat sonsuz
Bu yüzden insanın ne kadar yaşadığı değil, nasıl yaşadığı önemli.
İşte ölümün haziran/temmuz raporu.
Nazım, 60 yıl yaşadı topu topu.
Kazım, otuzlarında göçüp gitti.
Asaflar, Behçetler, Sivas’ta yakılan diğerleri, ömürlerinin baharında, daha hoşçakallarını bitiremeden, bir çığlık gibi söylediler elvedalarını.
Fakat hepsi de çok anlamlı hayatlar bıraktı geride.
Biliyoruz ki, ayrılığın aşka dahil olması gibi, ölümde hayata dahil.
Gene de ölümden söz etmekten bir parça kaçınıyor insan. Hayata dahil ediyorda sevdiklerine yakıştıramıyor insan.
Öyleyse bu yazı, ölüm üstüne değil, yaşama üstüne bir yazı olarak okunacaktır.
Ve çok uzaklardan gelen Behçet Aysan’ın anı yüklü o tok sesinin yankısı da, demek ki, hayat üstüne duyulacaktır.
Ölüm siyahsa, hayat masmavi bir hırçınlıktır.
Değilmi ki, ’beyaz bir gemidir hayat/hırçın denizlerin hep çağırdığı’; yaşamın o büyük okyanusuna doğru direncin yelkenleri yeniden, daha kuvvetli bir rüzgarla açılacaktır.
YORUMLAR
Ölüm;Kaçınılmaz son ve belkide yeni bir başlangıç. Biraz muamma sonrası.
Nasıl ölümsüz olur insan?
Sizinde belirttiğiniz gibi ölümsüz bir mücadele ve ölümsüz eserler bırakarak.
Mekanları cennet olsun.
“O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler.
Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.” Yaşar Kemal..
Sevgiler selamlar arkadaşım