- 644 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
MİLLETVEKİLİ SEÇİLME YAŞI
HER NEDENSE, ÜLKEMİZE HUZUR GETİRMEK YERİNE, YENİ BİR TARTIŞMA YARATILMASI YEĞLENİYOR
İçinde yaşanılan şu huzursuzluk ortamında bu gibi tartışmalara yer verilmeli mi ? Ben bu soruya "KESİNLİKLE HAYIR" yanıtını veriyorum. Zira ülkemizin yeni tartışmalara değil, birlik ve beraberlik içinde huzurlu bir şekilde yaşamaya hakları var.
Yeni yapılmak istenen Anayasada; seçme yaşının 18’e indirilmesi haberleri yayılıyor. Gençlerimize çok büyük sevgim ve saygım var. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyetimize Türk Gençliği’ne emanet etmiştir. Sevgili gençlerimizin söylemlerimden rahatsızlık duymalarını istemem. Ancak ben getirilmesi istenen bu yasa değişikliğine bir türlü sıcak bakamıyorum. Bu görüşümü açıklamamda sakınca görmüyorum. Zira, var olan yasalarımıza göre göre,; 18 yaş henüz erginliğe erişme yaşıdır. Gençlerin en atak, duygusal ve heyecanlı oldukları yaştır on sekiz. Hiç olmazsa tanışmaları ve tutarlı bir görüş kazanmaları için anayasamızdaki 25 yaş sınırı daha makul kabul edilmekteydi.
Öncelikle önyargılardan uzak kalarak bu hususun iyi değerlendirilmesi kanısındayım. Sayın poltikacılar, lütfen makul olunuz. Duygularınızla değil sağduyunuzla hareket ediniz. Liselerde okul veya sınıf başkanı değil, TBMM’ne ülkeyi yönetecek bir kadro oluşturacaksınız. Bunun için belli ölçülerde bilgi birikimi ve deneyime gereksinim var. Bu konunun her türlü çıkar duygularından uzak kalınarak değerlendirilmesi gerekiyor.
İNŞALLAH BU KONU AKLI SELİMLE OLUMLU BİR KARAR BAĞLANIR. YÜCE ALLAH’TAN HAKKIMIZDA HAYIRLISINI VERMESİNİ DİLİYORUM.
YORUMLAR
Sadık bey merhaba.
Seçilme yaşıyla ilgili açıklamalarınıza katılıyorum naçizane ben de sizin gibi düşünüyorum. Ancak itiraf etmeliyim ki,bazen yanlış mı düşünüyorum acaba diye ikilem yaşamıyor da değilim. Çünkü sosyal çevremde ve yaşamın genel alanında öyle insanları tanıyor veya karşılaşıyorum ki, bakıldığında kocaman adam görünüyor ama emin olun on yaşındaki çocuğun zeka düzeyine ve algılama yeteneğine sahip. Artık adamın genetik özelliğimidir, yoksa ezberci eğitim sisteminin bir ürünümü orasını bilemem, ama maalesef siyasal veya yaşamsal olayları çok boyutlu değerlendirme ve düşünme refleksine sahip olmayan karakter ve kişilik sorunları yaşayan çok sayıda yetişkin insana rastladım. Bunun tersine on sekiz yaş gurubunda olan ama oturup yaşama dair bir çok konuyu daha akılcı konuşabildiğim gençleri de tanıdım. Kaldı ki, gençlik yıllarımızda yani 18 yaş gurubunda olduğumuz dönemlerde çok derinlikli siyasi kitaplar okuyan, siyasetle aktif uğraşan ve öğrenci temsilciliği yapan hatta göz altına alınan arkadaşlarımız da vardı. Yani böyle bir durum da söz konusu.
Saygılarımla
.
sadikozen
İyi günler dileklerimle sevgilerimi sunuyorum.