- 555 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Yol sevdaya dönüşür
Ben bitmeyen bir sevdaya talibim.
Göğsümde gururla taşıyacağım bir sevdaya.
Uğrunda zahmetler çekip de şikayetlenmeye ar edeceğim bir şey. Yolumun üzerinde duran güllerin dikenlerine benzer o. Tutup gülleri köklerinden çektiğim ve yerine hasretlerimi bağrına diktiğim bir yolun üzerinde dururlar. Dururlar ve selam ederler, derler "aslolan biz değiliz, geç git var sen yoluna bak."
Bakar dururum ne gül kalmış ne diken, güneş batmış erkenden. Ve yol karanlığın bağrına sokulmuş... Yürürüm çaresiz, aramaktan yorulmamaya söz vermişim ya, karanlığa meydan okurcasına yürürüm. Yürüdükçe yüreğime yar edilir yollar. Yollar demek bana bir bardak soğuk su gibi selamet oluvermiş. Yollar sevdaya dönüşürse, yürümek ağır gelmezmiş meğer. Yollar sevdaya dönüşsün. Yollar sevdaya dönüşsün ki, bu geçici dünyanın zifiri karanlığına düşmeden varayım daru’s-selâm yurduna...
Zeynep Zuhal Kılınç