2016-2017 Yılı Öğretim Yılımız Başlıyor

• 19 Eylül 2016 Pazartesi 05:11:22

Eğitim denilince aklıma kendi okul yıllarım gelir, gelir ama nefretle hatırlarım bu kâbus dolu okul yıllarımı… Müdürümüz dersen tam bir kaçık adi birisiydi-Diğer öğretmenlerimi ayırırım onlardan- birkaç öğretmenlerimizde aynı idi dayak heveslisi… Öğrenci öğrenmek için okula gelir öğretmen olarak sen o çocuğa bir şeyler verirsin, vermezsen de neden veremediğini araştırır bir çözüm üretirsin. Olur, mu onlar öğretmenler ya bilemediğin zaman başvur dayağa, her an gecemde gündüzümde küfür etmişimdir YEDİĞİM YEDİĞİMİZ DAYAKLAR YÜZÜNDEN… Çocuğuz evde öğreten yok gözümüzde dışarda oyunda, birazcık sevgi ile yaklaşılsa her şey eminim çözülecek hal yoluna girecek.23 Nisan gelmeden üç ay önce müdür denilen o… Neyse başlardık her gün 4 saat yürüyüş yaparak yürüyüş öğrenmeye, yıllar geçti askerlik yaptım inanın 18 aylık askerlik süresinde o kadar yürüyerek marş söylemedim… Ortaokul yıllarımda bu isyanımla devam etti gitti, daha sonrasında sosyal bilgiler hocamız Bekir İlyas oğlu geldi, beni ilk bakışta çözdü, bana yaklaştı gülümseyerek geride kaldığım dersleri, derslerimizin boş olduğu saatlerde diğer derse girdiği sınıfa çağırarak yeniden almamı sağlardı. Eğitim öğretim yılı denilince hep bu kâbus dolu yıllarımı hatırlar tiksinirim ama Bekir hocam aklıma gelince, gülümserim ve iyi ki öylesine güzel babacan bir öğretmenin öğrencisi olduğum için gurur duyarım.

Şimdilerde böyle dayak olayları hiç kalmadı sanırım, zaman değil insanlar değişti, kültür birikimi ile teknolojinin ilerlemesi ile insanlar daha anlayışlı ve bir o kadarda yalnızlığa düşse de öğretim açısından, internet ortamında anlayamadığın derslerin anında anlatımı ile her şey anında çözülüyor. Şimdiki çocuklar çok şanlı bu konuda. Bizim zamanımızda okuyan anne babaların şimdi okuyan torunları olan çocukların derslerine yardımcı olmak konusunda çok şanslılar, veliyi sıkıntıya sokan geçim servis parası okul başlarken okul kıyafeti alırken zorlandıkları parasızlık, ama bunu da çocukların yüzlerinde, okuma aşkının şevki ile kılı kırk yararak bir yerde borçla alarak çocuklarımızı sevindirmenin telaşı mutluluğu ile yeni öğretim yılına çocuklarımız hazırlandı çok şükür. Aksaklıklar eksikler olsa da şimdiki çocuklar çok şanslı, anne babalar hemen hemen hepsi çocuklarının okumasından yana, çocuğu eğitimden geri kalmasın diye mutfağından kısarak çocuğunun geleceğine yatırım yapıyor… Çocuğundan bir şeyler bekliyor umutlu, bizim için yapraklar solsa da, onların yaprakları taze açtı yemyeşil gülümsüyor hem onlara hem de bizlere… Pazartesi günü sevinçli telaşlı bir 2016-2017 Yılı öğretimi için zil çalınacak, öğrencilerimiz yarınlarımız çocuklarımız derse başlayacak, yarınlara umut adına yüzlerindeki gönüllerindeki sevinç ile bizlerde sevineceğiz.

Şimdilerde kimilerine göre uygun değil, kimilerine uygun olsa da bence çok güzel bir uygulama olan İlköğretim çağına gelmemiş, 3-5 yaş grubundaki çocukların okula gitmeden önce aldığı anaokullarındaki eğitim, bence okula başlamadan önce yerinde oyun ve eğlence ortamında arkadaşlıkları pekiştirerek, ilköğretime hazırlık aşaması bence çok güzel yerinde bir karardır. Okulöncesi eğitimin amacı olsa olsa, çocuklarımızın bedensel olarak zihinsel olarak duygusal gelişimini ve iyi alışkanlıkları, eğitimle oyun eğlencesi içinde kazanmasını, onların ilköğretime hazırlanmasını sağlaması, diğer yanda sokakların olumsuz koşulları bertaraf ederek, sokaklarda boşa oynamak yerine birkaç saat bu elverişsiz çevrelerden uzak kalarak oyunla arkadaşlık kurmanın arkadaşlarla temiz bir eğitim ortamında çocuklar için ortak bir yetişme ortamının olması bence en güzeli… Türkçemizin de buradaki eğitimle düzeltilerek çocuklarımızın sokak konuşmalarından uzaklaştırılarak, doğru ve güzel konuşulmasını sağlamak ve ilköğretime hazır hale getirmesi yönünde çok yerinde bir karardır desem de, maliyeti açısında yine veliye bir yük, veli bu yükü alarak çocuğuna en iyi eğitimi vermek için gece gündüz çalışmaktadır. Orta ve daha üst eğitim sistemini de kısaca ele alırsak bir yarış soluksuz bir maraton olarak devam etmektedir.

Öğrencilerimize asgari ortak bir okullarımızda genel kültür dersi vermek, bireysel ve toplum sorunlarını onlara anlatmak açısından ve çözüm yolları nedir buna çözüm yolları aramaktan uzak olsa da, çözüm aramak adına bir yerde bu anlamda birilerinin bunun için öğrencilerimiz eğittiğini, bilerek bu çözüm yollarını aramak, ülkenin sosyal ekonomik ve kültürel olarak el ele kalkınmasına katkıda bulunacak bilinci kazandıracak bilgilerle öğrencileri ilgi, yeti ve yeteneklerini göz ardı etmeden bu doğrultuda, hem yükseköğretime hazırlayarak hem mesleğe veya geleceğe ve iş alanlarına hazırlama konusunda, hassas olmalarını temenni etmekten ve bu eğitim yolunda uzun soluklar yerine bu kadar sınavlar yerine, kısa koşularla maratonu tamamlamak en güzeli olacağı kanaatindeyim.
2016-2017 Yılı öğretim yılımız herkese hayırlı olsun, öğrencilerimiz bilgi ile doysun bilgili olsun diyorum. Selam ve dua ile.

Mehmet Aluç

Beğen