- 497 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İSYAN , YARADILIŞTA İSE
Yaradılış mükemmel ; buna itiraz etmek de, görmemek de, kabullenmemek de gerçekçi olamaz ve mantıkta destek bulamaz. Bu yüzden 9-0 yenik başlıyoruz eleştiri maçına..
’ Yaradılış ’ sözünü bir tarafa atalım ve biraz da sulandırarak ’ Oyun - Senaryo ’ diyelim , Yaradan’ın affına sığınarak.
Herkese ayrı birer rol- hayat seçilmiş bu oyunda. Bizden de bu oyundaki rollerimizi en iyi şekilde oynamamız bekleniyor. İyi de bu oyun sıradan bir tiyatro oyunu değil ki ! Çok özel ve çok da profesyonelce. Öyle ki ; oyuncu- insanlara akıl, mantık, beyin gibi çok özel argümanlar verilmiş. Her an, her insanın kaderini değiştirme şansı var. Asla ve asla, ’ Kaderimiz baştan yazılmış, değiştirme şansımız yok ! ’ sözü doğru değil. İmanın şartları ile karıştırmayalım. ’ Kadere inanmak, razı olmak ’ kriteri kesinlikle tartışmaya açıktır. Çünkü ’ Yaradan ’ kullarından akıllarını, mantıklarını, beyinlerini kullanmalarını, bilimsel çalışma yapmalarını kesinlikle istiyor.
’ Yemek yesem de yemesem de fark etmez, kaderimde ne varsa o olur ’ deyip aç durun bakalım ; kaderiniz değişiyor mu, değişmiyor mu ? ’ İşe gitsem de gitmesem de fark etmez, kaderim neyse o olur .’ deyip işe gitmeyin bakalım, ne oluyor ? Bu örnekler çoğaltılabilir ve ’ Yazılan değişmez, kaderim neyse o olur ’ sözü çok da kolay çürütülmüş olur.
Bir de isyan olayı var : Kadere isyan edenlere kâfir diyenler var, münafık diyenler var. Oysa isyan da insanın yaradılışında olan bir özelliktir. Bu özelliği insana verenin bir bildiği vardır elbet.
Burada size geçmişte yaşandığını duyduğum ve beni çok etkileyen bir intihar olayından söz etmek istiyorum. Benim çocukluğumun komedi oyuncularından Suphi Kaner diye biri vardı. Yardımcı oyuncular her zaman garibandı Yeşilçam’da. Suphi Kaner de o garibanlardan biriymiş işte. Üç beş kuruş yevmiye karşılığında oynadığı komedi - dram rollerinde bazen güldürüyor, bazen de ağlatıyordu. Uzatmayalım ; Suphi Kaner, bir gün okumadığı bir senaryoda rol almak için sözleşme imzalamış. Daha sonra rolüne çalışmak için senaryoyu okumaya başladığında, kendisine verilen rolü beğenmemiş, yakıştıramamış . Kesinlikle oynamak istememiş. Filmin yapımcısına bu kararını ilettiğinde, oynamazsa tazminat ödemekle tehdit edilmiş. Fakat tazminat ödeyecek gücü yok ki ! Suphi Kaner de isyan ruhlu, sağlam karakterli bir adam. Ona o sağlam karakteri, onur bilincini veren de, isyan ruhunu veren de , aynı Yaradan ! Bu isyan ruhu, bu karakter sağlamlığı, bu onur düşkünlüğü, onu intihara sürüklemiş. Bu değerli oyuncu, en verimli çağında hayatına son vermiş.
Bizler , sevdiklerimizi, sevmediklerimizi, yediklerimizi, içtiklerimizi, doğayı, hayatı bize bağışlayan Yaradan’a elbette şükredelim. Bir taraftan da O’na lâyık olalım, isyan etmeyelim ama çok da kaderci olmayalım. Yine O’nun bize bahşettiği aklı, mantığı, beyni kullanalım. Kaderimizi değiştirmeye çalışmakla kâfir de olmayız, münafık da !
Fikret T..