- 861 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Cemaat Üyelerine Ne Oldu
Cemaat Üyelerine Ne oldu
Erdal Koca
Erdal Koca
E-Posta : [email protected]
Merhaba Değerli Dostlar
27.01.2014 Tarihinde ’www.ulkucuhaber.com/makale/erdal-koca/cemaat-uyelerine-ne-oldu/1053.html’ adresinde yayınlanan
ve ’Cemaat Üyelerine Ne Oldu’ Başlıklı yazımı, noktasına, virgülüne dokunmadan, sizlerin bilgisine sunmak istiyorum. Cemaatin böyle bir ihanet
içinde olduğunu, hep söyledik. Söylediğimiz zaman da yaşı kırkı geçtikten sonra alnı secdeye gelenlerden yani çıkarı için dindar olmaya karar
karar verenlerden çok büyük bir tepki almıştık.
Bu ihanet şebekesi cuntanın bu alçak saldırısı ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi. Aslında
bu millete böyle zarar vermeselerdi de ben haksız çıksaydım.
Bu milleti canı gönülden kutluyorum... Bu hainlere geçit vermedi. Bu millet, bu vatanı hep böyle canı pahasına savundu. Allah canını bu yolda feda edenlere rahmet etsin
İşte 27.01.2014 tarihli ’ülkücühaber.com’ adresindeki yazımız
Şu internete bayılıyorum. Ne kadar harika bir buluş. Ne yakının önemi
var ne de uzağın. İstediğin an istediğin kişiye, istediğin bilgiye,
yalakalıklara, dönekliklere kısaca her şeye kolayca ve anında
ulaşıyorsunuz. Bu pencereden bakarsanız mükemmel, madalyonun öbür
tarafından bakınca da facia ama biz iyi tarafından bakıyoruz.
1976-1979 eğitim ve öğretim devresinde lisede birlikte okuduğumuz
arkadaşlarımızın hepsi şimdi yaş olarak yarım asrı devirdi. Herkes bir
meslek edindi, evlendi, çoluk çocuğa karıştı, üretim yaparak ekonomiye,
memuriyet yaparak insanına hizmet ediyor.
Tabi bu arada herkes lisede okuduğu yıllardaki siyasi görüşünde değil.
Birçokları farklı nedenlerle, birçokları da siyasi konjonktüre göre fikir
değiştirdi. Çok şükür biz yine aynı yerdeyiz. Halimizden ve
bulunduğumuz camiadan da bir şikâyetimiz yok. Hiç olmazsa bir
arayanımız soranımız olursa bizi nereden bulacağını biliyor en azından.
Asıl konuya geçerken, merhum Sayın Osman Bölükbaşı’ndan kısa bir
anekdotla başlamak sanırım daha sempatik olur. Malum, o yıllarda radyo
ve televizyon olamadığından, Fatih’te seçim konuşmasını dinlemek üzere
gelenlere Sayın Bölükbaşı, tam sekiz saat konuştuktan sonra gelelim asıl
meseleye demiş. Biz de gelelim asıl meseleye…
Saygıdeğer Dostlar
Hepimiz çok canlı yaşadık ve bunlar hafızamızda tüm canlılığını koruyan
taze bilgiler: Malum, Gülen cemaati AKP nin ilk iktidar olduğu ve son
iktidar olduğu belediye seçimleri de dâhil her seçimde bila istisna destek
verdi. Tabi AKP de Sayın Başbakanın ifadesiyle ‘’Cemaatten gelen hiçbir
isteği geri çevirmedi’’ Al gülüm ver gülüm her taraf güllük gülistanlık iken
ne oldu da cemaat ile AKP nin arası açıldı, sadece dershanelerin
kapatılması bunun için yeterli sebep miydi ki Sayın Başbakan Fetullah
Gülen için kullandığı bir çok ifadeyi Sayın Kılıçdaroğlu için bile
kullanmadı?
Ayrıca, cemaatin yılmaz savunucuları da kulvar değiştirdiler. Öyle ki, bir
zamanlar cemaate üye olabilmek için her türlü fırıldağı çevirenler ve
başarılı olarak cemaate girenler, girdikten sonra alnı secdeden
kalkmayan fırıldaklar ile cemaatin gerçek üyesi olup, başından beri
içerisinde olan ve desteğini esirgemeyenlerin de çok büyük bir bölümü
şimdi cemaati hain ilan ediyor, cemaat üyesi olanlarla bir arada
olmamaya azami özeni gösteriyor.
Belki inanmayacaksınız ama namaz kılmayı bırakanlar bile var.
Hepimizin çevresinde bu tipler olmakla beraber benim çevremde
yeterinden fazla var. Hem eş dost ve hem de arkadaş çevremde.
Şimdi bunlara soruyorum diyorum ki, sizin cemaati canhıraş
savunduğunuz dönemlerde biz düşüncelerimizi açık açık söylüyorduk, siz
de bize karşı çıkıyordunuz. Şimdi ise sizler bizim söylediklerimizin
ötesinde şeyler söylüyor, bizim bilmediğimiz birçok şeyle itham
ediyorsunuz. Madem bu cemaat sizin anlattığınız gibi kötüyse niye
girdiniz ve biz sizin söylediklerinizi o zaman söylerken niye bizi düşman
hem de din düşmanı ilan ettiniz. Madem o zaman savunduğunuz kadar
iyi idi ise niye bu kadar hışımla yerlerin dibine sokup, başta Fettullah
hoca olmak üzere tüm cemaati hain ilan ediyorsunuz.
Değerli dostlar
Hani yazımızın başında bahsetmiştik ya 1976-1979 eğitim ve öğretim
devresinde birlikte lisede okuduğum okul arkadaşlarımla Ankara’ya her
gittiğimde ya ben onları bir yemeğe, kahvaltıya davet ederim ya da onlar
beni davet eder. İşte en son bir araya geldiğimiz kahvaltıda ben, cemaat
hakkında her zamanki gibi klasik söylemlerime bir arkadaşımız hışımla
karşı çıkmıştı ve kahvaltıdan sonra ayrılırken her arkadaşım benim
bahse konu arkadaşa çok fazla yüklenerek ayıp ettiğimi söylemişlerdi.
Şimdi o arkadaşım inanın cemaati yerden yere vuran, karalayan, çirkin
yanlarını deşifre eden hafta en az iki cemaat karşıtı yazarın yazsını
okumam için gönderiyor.
İnsan bu tür olayları anlamakta zorlanıyor. Şunu diyebilirsiniz:
Zamanında inanç yönünden zayıf olan insanlar, hidayete ererek doğru
yolu görmüştür, günahlarına tövbe etmiştir ve kaybettiği zamanı telafi
etmeye çalışıyor. Bundan daha normal ve doğal olan bir şey olamaz.
Lakin….
Lakin… Evet, lakin… Hayatında ilkokulda Kemalettin Kamu’nun ilkokul
öğrencileri için yazdığı kitaptan başka kitap okumamış…
…Fetullah Gülen’in yazmış olduğu bir iki kitabı okuduktan sonra kendisini
ulema zanneden…
Ne kadar insan varsa bu gün cemaatin bir numaralı düşmanı…
Saygıdeğer Dostlar
Pakistanlı büyük düşünür, şair, Muhammet İkbal’in ; ‘’Müslümanlardan
kaçtım, Müslümanlığa sığındım. ‘’ sözlerine hak vermemek mümkün
mü?
27 Ocak 2014 Pazartesi 14:22
YORUMLAR
harika bir yazı kaleme almışsınız üç yıl önce suyun rengi değiştiğinde o cemaatin içinden kopmalar başladığında o kopanlar vaziyetten istifade edip kendilerine sığınılacak güvenli limanlar bulmak için sivri sivri yazılarını kaleme aldıklarında ne oldu size diye sorduğumuzda bizi yani şahsımı bile cemaatçi ilan edecek kadar şahsiyetsiz bir duruş sergilemişlerdi Allah'a şükrediyorum ki çok sıkıntılarını çektiğim onurlu hayatımda hiç bir çıkar çetesinin ve menfaatperestlik denen o dinin bir mensubu olmadım alnım açık başım dik bir Müslüman Türk evladı olarak gücüm yettiğince sözümde yetmeyince susarak onların samimilerinden de yanaşmalarından da uzak durdum durmaya da devam edeceğim ekmeğimi ellerimle kazandım ağzımla yedim Rahmetli Şehidimiz Muhsin Yazıcıoğlunun da söylediği gibi Bir saniyesine bile hükmedemediğimiz bir dünya için; bu kadar fırıldak olmaya gerek yok!
Sinan ATİK tarafından 7/22/2016 11:07:35 AM zamanında düzenlenmiştir. Ben yalnızca bir millet biliyorum Türk milleti ve yalnızca bir bahçe biliyorum milletimin huzur ve birliği tek bir din biliyorum İslamiyet ve yalnızca bir cemaat biliyorum cami cemaati diyebiliyor musunuz Ben Türküm..! Türk vatansız olmaz..Türk ezansız olmaz.. Türk bayraksız olmaz..diyebiliyor musunuz diyebiliyorsanız boş verin cemaatçileri şunları bunları önce vatanınıza sonra sizi siz yapan her değere ve en önemlisi tüm bu değerlerin teminatı demokrasinize sahip çıkın sahip çıkın ki yıllarca iftira ve kumpaslarla bu milletin içini oyup ordumuza devlet kurumlarımıza sızan dahili ve harici bedbahtlarınızdan kurtulun...
Sinan ATİK tarafından 7/22/2016 11:42:26 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sinan ATİK tarafından 7/22/2016 11:58:24 AM zamanında düzenlenmiştir.
Erdal Koca
O zamanları yaşayanlardan biri de bendim değerli hemşehrim!
Yüreğine sağlık Harika bir yazı.
Selam ve saygılarımla.