Lou
Merhaba Lou.
Biten bir hikâyenin sonunda seni aramadan edemiyorum. Sence de hangi noktanın arasında kalmıştık biz seninle? Tamamlanmayan ve sonu gelmeyen kitapları okumaktan sıkılıyorum. Hele her virgülünde saç izlerin varsa. Bilmiyorsun ve ben bunu biliyorum. Oysaki diğerleri senin gibi düşünmüyorlar. Hatta geçenlerde bir gün – o anı seçemiyorum - insanlar ve diğerleri gördüklerime inanmam için sürekli ikna etmek için uğraşıyorlar. Ama ben onlara uymuyorum.
Ne zamandır seninle konuşmadığımızı hatırlamıyorum. Sesini unutacak gibi olduğum vakitlerde çığlık attığın zamanı kayda almıştım, onu dinliyorum. Ara sıra da olsa halimi sormamanın bir önemi kalmadı. O gün farkında değildim ama seni öptüğüm gecenin izi hala bende durmasına anlam veremiyorum. Bildiğim tüm sayılar ile o geceyi işlemlere döküyorum ama sonucu hep aynı. Neye göre yaşıyoruz Lou? Anlatman için fırsat veriyorum sana. Çünkü sevmek hissine göre her geçen gün seni düşünüp daha koyu bir acı yüreğime batıyor. Belki dünyanın dönmesi buna etken değil. Ve en güzel duygu buydu. Ancak anlayamadığım şey ise seni seviyor olmam aynı zamanda seni yanımda istemiyor olmanın izahını edemiyorum kendime.
Leş gibi bir kokunun yayıldığını hissedebiliyor musun? Sessizliğin bundan başka kanıtı ne ola bilirdi ki? Ölmüyoruz Lou, bir an bile ara vermeden, bağırsaklarımıza bastıra bastıra ölmüyoruz. Hiçbir şey dudağımı ısırdığın tatta değil. Gülünce yere akan salyalarını toplayanlardan olmak komik olmayan tarafında.
Seni öptüğümü hatırla Lou
Gözlerimi kapatıp kulaklarına adını fısıldadığımı hatırlamaya çalış.
Sırtını kendime doğru çektiğim geceyi u n u t m a
Diğerlerinden bir farkın kalmadığını şimdi anlıyor musun?
Ve ben sadece sayıklıyorum
Unutmadığım kadarını
En iyisi ya da en kötüsü değildi bu
Ve ölülerin, karıncaların, o gecenin, tadını biliyorum Lou…
Zen. //
YirmibeşMayıs2016
YORUMLAR
öpüşler, dokunuşlar değil de özlenen, insanın içini sızlatan başka şeyler olsa gerek, o hissettirdikleri anın..neden yanımızda istemeyiz sevdiğimiz şeyi/kişiyi ya da her neyse.. çünkü cevap içinde, severiz ve artık sevmemekten korkarız. çünkü yan yanayken görülür tüm çirkinlikler ve sonra neyi bekleyeceğiz? çok mu melankolik? değil. böyle kodlanmışız. güzeldi.