- 1040 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
SİTEMİZİN KEBAPÇISI.
Yanlış okumuyorsunuz. Sitemizin artık bir kebapçısı var.
Yukarıdaki resmi tanıyanlar anlamışlar ve hemen ‘’Aaaaa Eray bu’’ Demişlerdir.
Evet dostlar yanılmıyorsunuz. Sitemizin noktasız, virgülsüz şair ve yazarı Eray Özgör Sarıkaya artık şairlik ve yazarlık hayatını evindeki masasının başında değil, patroniçesi olduğu bir kebap salonundan sürdürecek.
Şimdi Eray Hanım bana ‘’ Sami Hocam ben bir kebapçı dükkanı açtım. ‘’ Der de ben bunu ele alıp ballandıra ballandıra bir mizah yazısına döndürmem mi? Döndürürüm elbette. Lakin önce bilmeyen arkadaşlara bu dükkanın nerede olduğunu açıklayayayım.
Efendim, bu kebapçı dükkanı ben ona her ne kadar kebapçı desem de Eray arkadaşımızın nazarında ‘’ Piknik ‘’
İşte bu ‘’ Piknik ‘’ Ankara’da.
Ben Ankara doğumlu olduğum halde hiç bilmem Ankara’yı. Ostim denen bir yerdeymiş. Yani Ankara’nın sanayisinde. Dükkanın adı : Kısa bir süre sonra ‘’Malp Piknik’’ olacak.
Malp ne peki?
Malp’in ne olduğunu açıklamadan önce dükkanın eski adı neymiş onu söyleyeyim çünkü oldukça ilginç. Dükkanın eski adı ‘’Aslı Piknik’’ miş. Neden ilginç peki bu ad? İlginç çünkü Aslı, Eray arkadaşımızın büyük kızının adı. Dükkanın adını değiştirmese diğer çocuklar ‘’Demek en çok Aslı ablamızı seviyorsun. Dükkana onun adını verdin’’ Diye annelerinin başını etini yiyecek. O bakımdan değişecek adı.
Peki Malp ne alaka?
Efendim Malp de Miraç Alp den kaynaklanıyor. Miraç’ın M si ile Alp’in tamamı.
Miraç Alp kim peki? O da Eray Hanımın ilk ve şimdilik tek torunu. Aslı’nın oğlu. Yani annesinin adı silinecek, oğlunun adı yazılacak tabelaya.
Dükkan şu anda hâlâ ‘’ Aslı Piknik’’ olarak faaliyette ama bir aya kadar tabela değişecek.
Adres:
1243.sk (eski 50. Sk) No 40/D Ostim/ Ankara
Alo paket: 386 07 70
Menu: İnegol köfte. döner, Adana kebap, tavuk, külbastı, tavuk et, şiş kanat, tavuk pirzola, sucuk ekmek
Sabah: Çorba, poaça, çay, kaşarlı bazlama.
Edebiyat Defteri Sitesi üyelerine indirim var.
Tabii ki ‘’Agaya beleş’’ ( Yani bana ) desem de o konudan kesin emin değilim. Eray bu. ‘’Beleş’’ De diyebilir. ‘’Aganın eli tutulmaz, at gönlünden ne koparsa’’Deyip bana üç dört misli hesap da kaktırabilir. ))))
Evet,reklamlar bitti. Şimdi Mondi ile dizi keyfi başlıyor.
Yok…Mondiyi unutun. O da nereden çıktı yahu? Mondi yok. Malp var. Malp ile dizi keyfi başlıyor.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Sabah sabah tabelasında ‘’Aslı Piknik ‘’ Yazan dükkanın önünde tombulca bir teyze gören sanayi esnafı bayağı şaşırmıştı. Hele hele de bu tombul teyze , pardon balık eti diyelim. Evet bu balık eti…Hay Allah’ım böyle bir balık da yok ki.
Neyse…Baştan alıyoruz.
Sabah sabah biraz toparlakça bir teyzenin dükkanın önüne geldiğini gören sanayi esnafı şaşırmıştı. Çünkü dünyanın en aç kadını bile bu saatte yemek yemeye gelmezdi bu dükkana. Hele bir de bu toparlakça teyze ‘’ Bismillahirrahmanirrahim, Yallah cinler kış kış’’ Diyerek dükkanı açınca iyice şaşırmışlardı. Sanayinin göbeğinde bir kebapçı dükkanının patroniçesiydi besbelli ve sanayide pek de alışık olmadıkları bir durumdu bu.
Bir kaç esnaf ‘’ Günaydın hanımefendi. Sanırım dükkanın yeni sahibi sizsiniz. Hayırlı uğurlu olsun.’’ Dediler. Yaşlı ve yuvarlakça olan teyze de aynı nezaketle cevap verdi: ‘’ Semtimiz çayırlı, dükkanımız hayırlı olur inşallah’’
Çarşı esnafı şaşırmıştı bu cevaba. ‘’ Kadın az kafadan galiba’’ Dediler içlerinden. Ama içlerinden biri olayı anlamıştı.
-Oooo. Hem güzel, hem patroniçe, hem de şairsiniz demek ki?
Çarşı esnafı içlerinden ‘’ Ah Halim usta ah. Kaç defa değiştir o gözlüğü dedik ama dinlemiyorsun ki’’ Diye düşünürken teyze yine nezaketle cevap verdi.
- Hem şiir yazarım, hem de yaparım kariyer.
Yaparım köfteyi, hem erkek yer hem karı yer.
Halim Usta elleri kızarıncaya kadar alkışladı.
-Bravooo. Bravoooo. Bu dükkanda demek ki sadece köfteye değil. Şiire de doyacağız.
Patroniçe cevap verdi.
- Rabbim nasip eylerse doyacaksınız güfteye.
Şimdi müsaadenizle ben başlayayım köfteye.
Çarşı esnafı ‘’ Kafadan mafadan ama baya neşeli bir hanım. Sevdik bunu.’’ Diye düşünerek dükkan hakkında fikir vermeye başladılar.
- Ablacığım ! Burada tutunmak istiyorsan çeşidin bol olmalı. Mesela sabahları çorba çıkarsan çok iyi olur.
Abla dedikleri yaşlı hatun cevap verdi:
- Elbette tek bir çeşitle dolmaz heybemiz, torbamız.
Her sabah huzurlarınızda olacak mercimek çorbamız..
Dükkana geldiğinde çeşit az diye sakın mızlama.
Her sabah mutlaka çıkaracağım kaşarlı bazlama.
Daha neler neler görüp diyeceksiniz vay anam vay.
İstemez misiniz bazlamanın yanında nefis bir semaver çay?
Paket servisimisizi de yükleyeyeceğim bir yiğit boğaça.
Her sabah mutlaka olacak dükkanda sıcak sıcak poğaça..
Aman sakın başka yerlerde söndürmeyin feneri.
Beklerken burada sizi nefis tavuk döneri.
Sarımsaklar Taşköprü’den, Yoğurdumuz Kangal’dan.
Lezzeti sunacağım ben sizlere mangaldan.
Hem ucuz hem lezzetli olacak Adana şişiniz.
Ziyafet neymiş görecek hem damak hem dişiniz.
Tıka basa doyurmaktır ablanızın tek kastı.
Öğlen mutlaka beklerim, gelin yiyin külbastı.
Mutlaka bekliyorum, gelin görün sanatı.
Bakın hiç yediniz mi böyle tavuk kanatı.
Gelin, mutlaka gelin, hem de çoluk çocukla.
Mideniz bayram etsin bizim mangal sucukla.
İsterim mutlaka olsun bu sofraya hayran bol.
Salata bol, ezme bol, su pet şişe, ayran bol.
Gelin şimdi ey kardeşler, geçin şöyle sıraya.
İçin sıcak çorbanızı dua edin Eray’a.
Çarşı esnafının ‘’Yaşaaa, var ooool’’ Nidaları ve alkışları ile dükkan açıldı. Bu hem şair hem dükkan sahibi hem de Halim Usta’ya göre güzel olan patroniçeyi sevmişlerdi. Yıllardır çarşıya böyle çatlak bir teyze gelmemişti. Bundan sonra artık çarşı o eski monoton ve kasvetli çarşı olmayacaktı. Çünkü gözlerinden zeka fışkıran bu hatun mutlaka yeni bazı fikirler daha üretecek ve her gün yeni bir sürprizle karşılarına çıkacaktı. Nitekim onlar sıcak çorbalarını içerken Eray Hanım , Edebiyat Defterinden arkadaşı olan Sami Hocayı aradı.
Sami hoca sabah sabah çalan telefonunu öfkeyle eline aldı.Daha ‘’ Ben Sami. Sabaha sabah çaldırma dedik di mi? Canın çıksın e mi?’’ Bile diyemeden Eray Hanım hemen atıldı.
-Sami Hocam. Çok heyecanlıyım. Çok mutluyum. Sana bir müjdem var.
-Müjde Ar mı? Buyurun Müjde Hanım. Emrinizdeyim. Öl deyin öleyim.
-Geber inşallah e mi? Ne Müjde Ar’ı yahu.
-Sen Müjde Ar değil misin ?
-Değilim elbette.
-Madem Müjde Ar değilsin. Bu saatte ne diye arıyorsun kardeşim?
-Yahu tanımadın mı beni?
-Kahvaltımı yapıp üzerine bir sigara yakmadan babamı bile tanımam. Kimsin sen?
-Yahu ben Eray. Edebiyat Defterinden.
-Kardeşim ! defter lazımsa kırtasiyeciye git. Beni niçin arıyorsun?
-Hocam ben Eray, Eray…Eray Özgör Sarıkaya.
-Haaaa tamam hatırladım. Hayırdır?
-Hocam ben dükkan açtım.
-Dükkan mı? Ne dükkanı?
-Piknik türü desem anlamayacaksın. Kısaca kebapçı diyeyim. Nasıl. İyi etmiş miyim sence?
Sami hoca kara kara düşündü. Eray Hanım ve kebapçı dükkanı…Kebapçı dükkanı ve Eray Hanım…Ateşle barut.
-Şeyyy …Sen diyet yapmıyor muydun?
-Evet de ne alaka?
-Kebapçı dükkanı ve diyet? Biraz zor olmayacak mı?
-Zor olacak elbette ama bilirsin ben zor işleri severim.
-E o zaman hayırlı uğurlu olsun.
-Hocam senden fikir alacaktım. Bu dükkanı daha cazip hale getirmek için ne yapabilirim sence?
Sami Hoca içinden ‘’Tam da adamına sordun. En az on işi batırmış ben nereden bilebilirim ki’’ Diye düşünse de bir şeyler demesi gerekiyordu yine de.
-Bence çeşidi bol tut.
-O tamam Hocam.
-Dükkanın her zaman temiz ve bakımlı olsun.
-Hocam o da tamam. Senden daha orijinal fikirler bekliyorum.
-Reklam yap bol bol, Reklama harcayacağın paraya acıma.
-Of be hocam. Onlar zaten oluyor. Mesele dükkana müşteri çekmek.
Sami Hoca başladı düşünmeye. İstanbul’da kendi oturduğu evin hemen yakınında bir restoran vardı. Restoran Cuma ve Cumartesi akşamları tıklım tıklım doluyken diğer günler hep sinek avlıyordu. Cuma ve Cumartesi günleri akşamları dolmasının sebebi ise canlı müzik yapmasıydı.
- Bak ne diyeceğim. Bence canlı müzik yap. Yani öyle müzik setinden filan değil. Canlı canlı müzik olsun.
-İşe yarar mı sence?
-Yaramaz mı? Elbet yarar. Mesela müzisyen ‘’ Manda Yuva yapmış söğüt dalına’’ Türküsünü okuyor. Ne olacak? Vatandaş gaza gelecek, başlayacak manda gibi yemeye.
-Ay vallahi fena fikir değil.
-Mesela müzisyen ‘’Et aldım dirhem ile’’ Türküsünü okuyor. Vatandaş gaza gelip etleri lüp lüp yutacak.
-Yutar mı dersin?
-Yutar yutar…Mesela ‘’ Kuru fasulye yedi buçuk lira’’ Vatandaş bakacak kuru fasülye yok. Dayanacak kebaba mecburen. Olmadı kuru fasülye de koyarsın dükkana.
-Ay harika valla. İyi ki sana sordum.
-Silifkenin yoğurdu mesela? Vatandaş sadece yoğurt yiyecek değil ya. ‘’Hazır dükkana girmişim, şuradan bir buçuk acılı Adana söyleyim’’ demez mi?
-Der valla.
-Ya da ‘’Tamburam rebab oldu, ciğerim kebap oldu’’? Vatandaşta kebap yeme dürtüsü oluşturmaz mı?
-Kesin oluşturur.
-Yaaa. Buna akıl derler işte.
-Hocam ! Tambura dedin de. Onun yerine ud olsa olur mu?
-Ud mu? O da nereden geldi aklına.
-Aşk olsun hocam. Unuttun mu? Ben ud çalıyorum ya.
-Derhal unut udu.
-Ama hocam tasarruf. Yani dışarıdan bir müzisyen tutacağıma kendim çalıp kendim söylesem?
-Sakın…Gelen müşteriyi de kaçırırsın.
-Yok yok. Ben bunu bir denemeliyim.
-Hay dilimi eşek arıları soksun. Nerden aklına getirdim şimdi?
-Çok teşekkür ederim hocam. Harika bir fikir verdin bana. Kebap var, şiir var, canlı canlı müzik var. Bu dükkan iş yapar hocam.
Evet, dükkan açıldı. Kebap var, şiir var. Canlı müzik de her an olabilir.
Şimdi yapılacak tek şey kalıyor: Özellikle site sakini ve Ankara’da yaşayan dostların sitemizin kebapçısına uğrayarak öncelikle bir ‘’Hayırlı uğurlu olsun’’ Demeleri ve tabii ki bir şeyler yemeleri.
Eray Hanım sizleri bekliyor. Benden duyurması.
YORUMLAR
Hocam eskiden sık sık görüşürdük sanaldanda olsa Eray hanımla ama son zamanlarda görüşemez olduk her nedense Hayırlı uğurlu olsun kendilerine bol kazançlar dilerim istanbulda olsa uğrardık Ankara uzak bana Emeğinize sağlık çok güzel olmuş saygılarımla
sami biberoğulları
Eray hanım artık yazmayı bıraktı bir süreliğine. Oldukça yoğun bir şekilde çalışıyor. İşleri düzeldiğinde tekrar yazacakmış. Şimdi halletmesi gereken bir sürü sorunu var.
İlgin için teşekkür ediyorum.
Selam ve sevgilerimle.
vallahi saat 17 de kahvaltımı ettim. Yani bırak öğle yemeğini kahvaltı yeni yaptım tek fark kahvaltıda pirzola yedim 😊. Mum gibi eriyeceğim bu gidişle vah bana vahlar bana 😊. Bütün gün çorbası çayı öğlen müşteriler paket servisi sipariş telefonları servis toptancısı mal alımı insanlarla uğraşmak koşuşturma içindeyim. Temizlik için elaman kebapçı ustası paketçim yardı oluyorlar ama insanın kendi işi olunca ayriyettende ilgilenmesi gerekiyor. Elemanlar gitti yeni oturdum bir bardak çay içip dükkanı temizleyip kapatacağım. Anlayacağın çok işim var çok çalışmam lazım çoook.
Yqzın ve şiirin için çok teşekkürler. Şiirini çerçeveletip duvara asacağım.
Site sakinlerine %10 indirim bedavada veremem arkadaşlar burası söğüt gölgesi değil ticarethane 😊 ama ağaya beleş
Tekrar çok teşekkürler. Herkes dualarını eksit etmesin. Allah mahçup etmesin hayırlı bereketli bol kazançlar versin
Selam ve sevgiler
yok,sul
iskender de olur :)))
yok,sul
selametle
sami biberoğulları
Keşke elimden daha fazlası gelseydi.
Karınca kararınca ufaktan bir reklam yapayım dedim. Şimdilik bir müşterin hazır. Bu Yok,sul bir oturuşta bir kaç porsiyonu indiri mideye. Hele bir de beğenirse acayip reklam yapar.
Allah hayırlı ve helalinden bol kazançlar nasip eylesin.
Selam ve sevgilerimle.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
Hepinizden Allah razı olsun dualarınızı eksik etmeyin lütfen
Değerli hocam, insanların hasetten hiç kaçınmadıkları bu zamanda, sırf 'şiir dostu' diye bu kadar gönül alıcı, değerbilir olmak herkesin harcı değildir...
Siyasi konularda bile böyle davranmanızın temelindeki 'natura'yı anlayabilmeleri için kılavuz olsun bu yazı...
Daha başka neresi olabilir ki varmamız gereken yer...
Eray hanıma hayırlı işler, bol kazanç dilerim...
Yolumuz Ankara'ya düşerse, mutlaka ilk hatırlayacağımız Malp Piknik olacak...
Varolasın, değerli hocam...
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
Ben bu siteye ikinci evim derken bunu laf olsun diye söylemiyorum. Burası gerçekten de benim ikinci evim. Bu site sayesinde tanıdığım insanlar benim ikinci ailem. Keşke herkes için daha fazlasını yapabilmek elimden gelse.
Güzel yorumun için çok çok teşekkürler.
Selam ve sevgilerimle.
Eray hanıma hayırlı uğurlu ve bol kazançlı olmasını diliyorum
her iki kalem arkadaşıma da selam ve saygılar
sami biberoğulları
Bizden de sana gönül dolusu sevgi ve selamlar.
Günlerdir ezber ettiğim bazı sözler dilimde ha bire dolaşıp duruyordu…’’Site Yöneticisi’’yle tartışmalarımız gün boyu bu sözler etrafında devam ederdi… Çok sinirlendiğimde bir iki kadeh şarap doldurur, pencere kenarına geçer ,dışarıyı izleyerek kadehimi yudumlardım.
Sinirim geçer miydi ? hayır ! Sonra bir iki şiir okur olmadı, bir iki dergi karıştırır sakinleşmeye çalışırdım. Tam her şeyi unuttum derken , aldığım yeni bir e-posta cevabıyla aynı sinir seviyesine çıkardım. Kafamdaki tek çare, yani ondan kurtulmanın en iyi yolunun yeni bir Site Yöneticisi’’ seçimi diye düşünüyordum.
Evet seçimler yapıldı ve benim istediğim kişi artık site ‘’Yöneticisi ‘’olmuştu. Sevinçliydim. Bu sevincimi kutlamak için yine bir iki kadeh şarap doldurup, pencere kenarına geçmiş ,dışarıyı izleyerek kadehimi yudumlamaya koyulmuştum.
Bir iki saat sonra kapı çaldı ve kapıcı ile yeni Site Yöneticisi’ kendi başına aldığı yeni kararları bana göndermişti. ‘’Bundan böyle aidatlar her ay peşin olarak site sakinleri tarafından kapıcı Mülayim Efendi’ye ödenecektir’’ diye…
Daha önce aldığımız hizmet bedelini geç ödediğimiz için tartıştığımız ‘’Site Yöneticisini’’ değiştirmiştik. Şimdi almadığımız hizmet bedeli bizden peşin isteniyor… Off offf ! Şarabım nerde Nuriye, kızım kadehlerimi getirin . Şimdi şiir yazmam lazım…
merhamet dilendi cümle
şair oldu
şiir oldu
ama sonunda
öldü...
saygılar
sami biberoğulları
şair oldu
şiir oldu
ama sonunda
öldü...
Allah rahmet eylesin. Yarın helva yapıyorlarmış arkadaşlar.
Selam ve sevgilerimle.
Hayırlı uğurlu olsun. Bol kazançlar temennisi ile. Ostim bir-çok Anadolu kentinden büyük. Umarım giden arkadaşlarım bulabilir..Güzel anlatım. Aslında, bedava bir zengin menü hakketmiş bu yazı.. Saygılarımla..
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Hayırlı, uğurlu ve bol kazançlı olsun.
Bana uzak ama yolumuz bir gün oralara düşerse uğrarız inşallah....
Saygı ve selamlarımla...
sami biberoğulları
İnşallah hayırlı uğurlu ve bol kazançlı olur.
Selam ve sevgilerimle.