- 736 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Karanlık, Korku ve Yalnızlık
Bir şiir dostunun “karanlık, korku ve yalnızlık” üçgeninde yazdığı bir şiirden yola çıkarak onunla şunları paylaştım: “Sevgili dostum; sana anlatmak istediğim şu ki uzun zamandır kalben ve zihnen olağan dışı bir şeyler yaşıyorum. Orhan Veli’yi düşünüyorum çoğu kez. Şöyle demişti : "bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, kelimelerinse kifayetsiz olduğunu, bu derde düşmeden önce."
Galiba onu anlamaya başladım. Şimdi hangi şarkı, hangi ezgi olursa olsun, tek bir nota dahi gelse kulağıma başkalaşıyorum ve bu ezgiye zihnimde, gönlümde hemen bir görüntü ekliyorum. O görüntü içinde sevdiklerimi hep bir arada gönül gönüle görüyor, onlara dokunabiliyor, onların dokunuşunu hissedebiliyorum. Bazı gecelere canlı canlı üç boyutlu gün gibi hissedilebilen rüyalar ekleyip, yaşadığım zamanla yaptığım meydan muharebesini kazandığımı hissediyorum.
Bu kısacık yaşamımı istediğim kadar uzatabiliyor, bir cana bin can daha katabiliyorum. Hayattaki tüm felaketlere rağmen, sevdiklerimin bir kısmının derin izlerini bende bırakarak bende bıraktıkları genç ölümlere, yaşadığım doğal ya da doğal olmayan bütün felaketlere rağmen, ömrümde oluşan resimdeki bütün renkleri bütünüyle kabul ediyor, biri olmazsa öteki de olmaz diyorum.
Düşleyip hissedebildiğim her şeyi yaşadığımı düşünerek ömrüme anlam katmaya gayret ediyorum. Şimdi isterse "karanlık, yalnızlık, korku" üçgeninde bu üç olgu bir araya gelerek bana istedikleri savaşı açsınlar kazanamazlar, onlarla pek ala baş edebilirim! Bu yüzden "benim can sokağımı aydınlatan lambalarım" var... Evet gerçekmiş. "Kelimeler kifayetsiz" kalıyor. Ve şarkılar öyle güzel ki!
Hidayet DAL/18 Kasım 2015
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.