- 459 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İKİ ŞEY GERİYE GELMEZ
İKİ ŞEY GERİYE GELMEZ
İki şeyi geriye getiremez insan
Geçen zamanı
Ağızdan çıkan sözü
Zaman geriye gelmez.
Yapacak bir şey yok zamanı geriye getirmek için. O hep yürür gider insan dursa da. Usul, usul kaplumbağa gibi kenardan, kenardan.
Sen hep aynı yerde kalıyorum sanırsın. “Hep aynı yaştayım” dersin sanki kendi kendine. Hani “gönül hiç yaşlanmaz” derler ya. İşte öyle bir şeydir zamanın alıp götürdükleri.
Hiç anlamadan birde arkasına bakınca insan. Dün gibi gelir her şey. Yaşanmamış gibi. Hep “rüya gibi geç ip gitti” denir yaşanıp da biten yılların ardından.
Bir en acı yanı, birde en tatlı yanı hiç unutulmaz.
Bazen plak’ın iğnesi bir yere takılır kalır. Bir kocaman soru işareti belirir insanın kafasında. Hep nedenler, niçinler, nasıllar dolanır durur başının ortasında için, için. Sorgular kendi kendini neden, niçin, nasıl böyle oldu diye. Belki güler bazen kendi kendine. Belki de bazen üzülür. Bazen de kızar durur kendince yaptıklarını hata sayarak. Ders çıkartabilirde, bir daha aynı şeylerle karşılaştığında, aynı hatayı yapmazsa, ders almıştır sayar kendini. Bir daha yapmamak için. İşte böyle “hay la, huy la” gelip geçer günler. Zaman görevini yapar durur inceden inceye sinsice.
Hep o duruyor sanır insan. “Yarın olsun yarın olsun” kandırmaca sı ile yarınları sayıklarken bir de dönüp bakar ki arkasına. Ömür geç ip gitmiştir.
İşte böyledir zaman. Acımasızdır ve de sinsi ve de gaddar.
Öyleyse mutlu yaşamanın yollarını bulmaktan başka çare yoktur ömrünce insanın. Mutluluk neredeyse oraya koşmaktan başka çare yoktur. Nasıl olsa zaman geçer ek ömür bitecektir bir gün farkında olmadan.
Oysa söz öyle değildir. Dilin söylemeden önceki kontrolü kafanın içindeki beyindedir. İyi hesaplayıp söylenirse üzülmez kimse. Söyleyen de söylenen de. İyice düşünülmelidir söylenmeden önce bir söz. İki ölçüp bir biçmek bunun için söylenmiştir atalar tarafından.
Sinirlilik, kızgınlık, heyecan, çabuk parlama en büyük düşmanıdır insanın. Yada en büyük düşman insanın kendisidir belki de. Belki de düşünmeden söylenen sözlerdir sanki.
Hani “söylenecek söz çok ama ceremeye verecek para yok” dedikleri gibi ataların.
Düşünmeden ulu orta söylenen her sözün karşılığı çekilecek bir ceremedir elbet.
Çünkü geriye döndüremezsiniz ağızdan çıkan dilin söylediğini.
Tıpkı zamanı geri getiremediğiniz gibi.
“İki ölçüp bir biçin lütfen sözlerinizi söylerken.” Dediklerinde yaşlılar, haklıdırlar.
Çünkü akıp giden zaman gibi, o sözlerde geriye getirilemeyecektir..
Hüsnü Sönmezer 26.nisan.2013
YORUMLAR
Evet yaşanılıp geçen hiçbir şeyi geri getiremeyiz. Sadece ''an'' lardan ibaretiz ve işte o an dediğimizi nasıl geçirmiş olduğumuzdur önemli olan.
Saygılar...