- 471 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NİHAT SAMİ BANARLI 'RESİMLİ TÜRK EDEBİYATI VE TÜRKÇE'NİN SIRLARI' KİTAPLARI
NİHAT SAMİ BANARLI ’Resimli Türk Edebiyatı ve Türkçe’nin Sıraları’ KİTAPLARI;
ÜÇ DİLİN SÖZLERİ
Burada Türkçe’nin imparatorluk dili olma özelliği üzerinde durulmuştur.Bu dillerin Türkçe’nin yanında Arapça ve Acem dili olduğu belirtilmiştir.Türkçe’de "üç dilin sözleri"hakandan mehmetçiğe ve en büyük şairden köy çocuğuna varıncaya kadar herkesin her türlü mısra ve cümlelerde derin zevkle kullandığı bir kültür ve medeniyet hazinesiydi.Bunlar,büyük bir milletin yalnız üç kıtaya değil,üç dile de hakim olduğunun aziz örnekleridir.
FUAD KÖPRÜLÜ VE TÜRK DİLİ
Cumhuriyetin ilk yıllarında bazı Türkçe kelimelere öz Türkçe değildir diye atmaya çalışanlar olmuştur.Bu kişilere Atatürk karşı gelmiş ve bunu ispatlatmıştır.Atatürk’ün ölümünden sonra ise bazı kişiler uydurma kelimeler üretmişlerdir.Bunlara karşı da Fuad Köprülü karşı koymuştur.Bu öz Türkçecilik adı altındaki bu harekete Türkiye’de hiç bir ciddi adam iştirak etmemiştir.
-SEL VE -SAL YAPIM EKİ HİKÂYESİ
Girişte dil inkılabı üzerinde durulmuştur.Daha sonra ise Türkçe kelimelere getirilen "sel" ve "sal"üzerinde durulup bunların uydurmacı kişiler tarafından uydurulduğu belirtilmiştir.Türkçe’nin kaderinin ne olduğu kişilerin eline bırakılamayacağından söz edilmiştir.Arapçadan dilimize girmiş bazı hecelere karşı haksızlık yapıldığından söz edilmiştir.Milleti millet yapan ve milleti kalkındırmanın temeli dil olduğu belirtilmiştir.
EN BÜYÜK GAFLET
Ülkemizde yapılan en büyük gafletin her şeyin aşırısına gidilmesi,tarihimizle ilgili verilen yanlış bilgiler ve uydurma kelimelerdir.Bu nedenledir ki gençler büyüklerini anlamıyor ve dinlemiyorlar.Yabancı ideolojilerin Türk gençliğini etkilemeleri Türk insanının çeşitli kutuplara ayrılarak nefret içinde yaşamasına sebep oluyor.Düşmanların bizden koparmak istedikleri 3 şey vardır.
1)Milleti birbirine bağlayan tek ve güzel bir dil
2)Türk milletini tam 1000 yıl,dünyanın en ahlaklı,en medeni ve en büyük kuvveti haline getiren Türk müslümanlığı
3)Türk çocukları için daima büyük şeref ve güven kaynağı olan,milli tarih ve ecdad sevgisidir.
Eğer bunların çaresini bulamazsak yok olur gideriz.
İMPARATORLUK DİLLERİ
Yazar,Türkçe’yi sevmek ve anlatmak için,önce Türk Milleti’ni sevmek;milletimizin bir tarih boyunca emek verip yarattığı her milli eseri sevmek gerektiğini anlatıyor.Türkçe’nin dünya dilleri arasındaki yeri anlatılmıştır.İmparatorluk dillerinin diğer dillerle etkileşimi anlatılmıştır.İmparatorluk dilleri hakkında ayrıntılı bir şekilde bilgi verilmiştir.Latince,Arapça,İngilizce hakkında bilgiler verilmiştir.Bir milletin atalarının kullandığı kelimelere o milletin çocuklarının düşman olmaması gerektiği belirtilmiştir.Geçmişten günümüze kadar gelen kelimelerin artık dilimizden atılamayacağı belirtilmiştir.
YUNUS’UN TÜRKÇESİ
13.asırda Yunus Emre’nin yazdığı eserlerle yeniden Türkçe’ye dönüşün başladığı belirtilmiştir.Bu değişimin Türkçe’den öz Türkçe’ye değil diğer dillerden Türkçe’ye dönüş olduğu belirtilmiştir.Yunus Emre’nin halk dilini kullandığı anlatılmıştır.Yunus Emre’nin Türkçeleştirdiği kelimeleri öyle güzel bir üslupla kullandığından bahsedilmiştir.Onun Türkçe’yi kavrayışı ve kullanışının güzelliğinden söz edilmiştir.
İSTANBUL KONUŞMASI
Türkçe’mizin en güzel konuşulduğu ağız İstanbul ağzıdır.Bu İstanbul ağzını İstanbullular bulmamış,güzelleştirmemiş,Urfalı Nâbi,Diyarbakırlı Ziyâ Gökalp,Üsküplü Yahya Kemâl gibi Anadolu’nun ve Balkanların köşelerinden kopup gelen şairlerin kalemlerinde ve gönüllerinde güzelleşmiş İstanbul Türkçe’si ve ne kadar Anadolu’da farklı ağızlar varsa da yazı dilinde halk İstanbul Türkçe’sini kullanmaktadır.
ELİF , GÜL , ANKARA
Kelimeler,her zaman ve her vesileyle belirtildiği gibi,birer canlı varlıktır;doğarlar,yaşarlar,çok kere ,çok uzun ömürlü olurlar.Kelimelerin milletleri vardır."Elif" kelimesinin nereden geldiği anlatılmıştır.Hangi anlamlarda kullanıldığı belirtilmiştir.Daha sonra ise "gül"kelimesinin tarihi gelişimi ve dilimizdeki güzelliği anlatılmıştır."Ankara" kelimesinin tarihi anlatılıp onun Türkçeleşmiş bir kelime olduğundan bahsedilmiştir.Son olarak da dilimize giren kelimelerin Türkçeleştirildiğinden bahsedilmiştir.
TÜRKÇE’Yİ ARAYANLAR
Bizim sahip çıkamadığımız dilimize yabancı ülkelerden kişilerin korumaya çalıştığı ifade ediliyor. Bir İngiliz doçentinin Öz Türkçe’yi bulmak için bazı kişilerle konuştuğundan söz ediliyor.Türkçe’yi iyi konuşanların azaldığı belirtiliyor. İngiliz doçentinin kendi dilinde de böyle bir durumla karşılaştığından ve sokakta konuşulan İngilizce’nin Edebiyat Dili olmasından korktuğunu vurguluyor. Türkiye’de Türkçe’yi mahvetmeye çalışan insanların olduğu ve bunların Türkçe’yi yıkmak ve unutturmak lazımsa onu hem de vakit geçirmeden yapmaya çalıştıklarından bahsediyor.
DİL SAVAŞLARI
Makalenin başında anadili öğrenmenin gerekliliği ve anadili geliştirmenin önemi anlatılmıştır.Daha sonra ise dilimizi diğer dillere karşı korumamız gerektiği anlatılmıştır.Tarihte dilimizin birçok dille savaştığı belirtilmiştir.Fakat bunlardan başarıyla çıktığı ve kendini koruduğu belirtilmiştir.Şimdi ise uydurmaca kelimelerle ve yabancı sözcüklerle dilimizin zenginliğinin kaybettirilmeye çalışıldığı anlatılmıştır.
Öz Türkçeciliği savunanlar dilimize ne kadar çok zarar verdiklerini bir bir düşünsünler ona göre hareket etsinler.O uydurdukları kelimelerle burada bir makale yazsınlar dil hakkında; O makaledeki kelimeleri okuyanlar arasında kaç kişi anlamıştır.Bunu burada test etmek çok kolay olacaktır.
SAYGILARIMLA
Kaynak: Türkçe’nin Sırları , Nihat Sami BANARLI
Resimli Türk Edebiyatı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.