- 687 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
KESİNLİKLE BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR
Bilmem sizin başınıza hiç geldi mi ama benim başıma çok gelmiştir. Ne mi?
Özellikle yalnız olduğunuz zamanlarda pencerenizin önünden biri geçer. Hemen fırlarsınız ‘’Kim bu densiz? ‘’Penceremin dibinde ne işi var?’’ diye. Pencereye koşarsınız ama ortalıkta hiç kimse yoktur.
Oturup kendi halinizde bir şeyler karalıyorsunuzdur. Tam o esnada ense kökünüzde biri, ya da birileri belirir. Otobüslerde ya da park banklarında siz gazete okurken kafasını uzatıp sizin gazetenizi okumaya çalışan bir insan misali ense kökünüzde birileri belirmiştir. Arkanıza bakarsınız yine kimse yoktur.
Uyurken de olur. Tam uykunuzun en tatlı yerinde birileri dürter. ‘’ İyi saatte olsunlar geldi’’ der kafanıza çekersiniz yorganı. Siz yorganı kafanıza çekersiniz lakin bu utanmaz sıkılmaz, gelir göğsünüzün üzerine oturur. Feryat figan bağırmaya teşebbüs edersiniz lakin nefesiniz çıkmaz. Ağzınızdan bir harf bile dökülemez.
Sonra? Sonra şiddetli bir dürtüklenmeyle uyanırsınız. Gözlerinizi açtığınızda eşiniz tarafından ‘’ Ayla da kim? Konuş’’ diye dürtüldüğünüzü anlarsınız. Gecenin köründe aylanın ayın etrafında beliren hale olduğunu izah etmek için ter dökersiniz ya, bu sefer de ‘’ Bir de Hale var ha?’’ zırıltısı çekmek zorunda kalırsınız o saatte. Halenin mehtaplı gecelerde ayın etrafında oluşan ışıklı daire olduğunu izah edeyim derken bu sefer de Mehtap’ın kim olduğunun hesabını vermek zorunda kalırsınız.
‘’Her halde Serap gördüm’’dersiniz bu sefer de ‘’ oh oh maşallah beyimiz harem kurmuş’’ olur.Tek kurtuluşunuz vardır: ‘’ Yahu hanım çişim gelmiş işte anlasana. Ben o sıkışkınlık içinde ne dediğimin farkında mıyım?’’ diyerek olayı kapatmaya çalışırsınız. Eşiniz bir melek ise ne âla, yok eğer kambur felek ise, Mualla…
‘’Mualla da mı var? diye adamın kafasını bozmayın. Lafın gelişi o. Yani diyorum ki Hatice’ye değil neticeye bakmak lazım. Offf yaaa Hatice diye biri de yok. Nerden çıkarıyorsunuz? Şurada oturmuş adam gibi bir şeyler anlatmaya çalışıyorum. O bir şeyleri anlatabilmek için de bir vesileye ihtiyacım var. Yahu fesatlık yapmayın. Vesile dediysem bu vesile bir hatun kişi değil.
Neyse efendim. Benim bu başıma gelenler sanırım üç aşağı beş yukarı her insanın başına gelen şeylerdir.
Bazen de sesler duyarsınız. Siz duyarsınız. Ben duymam. Çünkü ben neredeyse sağırımdır. Geçenlerde bizim kayınço gelmiş. Yarım saat zile basmış. Evde o anda sadece ben varım. Duymamışım. Kayınço kapıya not bırakmış: ‘’ Enişte…Geldim, kapının zilini çaldım. Yarım saat bekledim. Kapıyı açan olmayınca getirdiğim dondurma erimesin diye geri döndüm.’’ Kayınçonun geri dönmesi bir şey değil de cânım dondurmanın bu kapıya kadar geldikten sonra geri dönmesi içime oturdu doğrusu.
Evet…Anladığınız gibi sağırlık derecesinde sağırımdır. Cümleye bak hizaya gel: ‘’Sağırlık derecesinde sağırımdır.’’ Lakin bu yine iyisi. Geçenlerde biri şiir yazmış: ‘’Saçımı başımı yol asım gelir’’ diye. Yani diyor ki ‘’Saçımı başımı yol. Asım gelir de beni saçlı başlı görürse adamın ne yapacağı belli olmaz…’’
Ana mevzuya dönelim yine...
Evet, sağır olmasına sağırımdır ama bazen ben de bir şeyler duyarım. Oturduğum yerde kulağıma bir ses gelir.
-Sami…Misiri guruttun mi? Ambarda duruttun mi? Nenen çarık giyerdi. Bunlari unuttun mi?
Gayrı ihtiyari cevap veririm:
-Hiç unutur muyum?
Hanım atılır hemen?
-Neyi hiç unutur musun?
-Ha?
-‘’Hiç unutur muyum?’’ dedin de. Neymiş bakalım o hiç unutamadığın?
-Yok hanım. Kendi kendime konuşuyorum.
-Ha anladım. Her zamanki manyaklıkların yani?
Yahu aslında her zaman böyle değilimdir. Kırk yılda bir olur böyle durumlar. Gel gör ki hatun sanki her zaman böyleymişim gibi davranır hep.
Buraya kadar anlattıklarım sadece hissetme ile ilgili durumlar. Yani birileri tarafından gözetlendiğinizi hissediyorsunuz. Buna ister cin deyin, ister şeytan deyin, isterseniz de bilinç altınızın size yaptığı şakalar deyin. Fakat bir de hiç bir şüpheye mahal verdirmeyecek şekilde gözetlendiğinizi hissettiğiniz, hatta emin olduğunuz durumlar var. Özellikle son bir kaç aydır ben işte bu durumdan ziyadesiyle muzdaribim.
Gerek internet, gerek cep telefonu vasıtasıyla birileri tarafından devamlı gözetleniyorum. Nasıl mı? Hemen açıklayayım.
Mesela bir kaç gün internete girememişim. O bir kaç günden sonra bilgisayarımı açıyorum ve bir dostla sohbete başlıyorum.
-Ooooo Sami Hocam. Nerelerdesin yahu? Kaç zamandır görüşemedik. İnşallah bir sıkıntı yoktur?
-Çok çok teşekkür ederim. Üzerinize afiyet biraz ishal olmuşum da…Beş saniyede bir tuvalete koştuğum için internete giremedim.
Ben daha ‘’ishal olmuşum’’ der demez hemen köşede bir reklam beliriyor. ‘’ İshal mi oldunuz? Çaresi bizde. Doktor … nın şifalı ısırganlarını ishal olan bölgenize bir kaç seans sürmeniz yeter de artar bile. Hemen bizi arayın’’
Yahu. Be adam ya da kadın…İki kişi konuşurken üçüncüye ne düşer biliyorsun. Velev ki benim iyiliğim için yazıyorsun. Sana ne? Hem sen nereden biliyorsun benim ishal olduğumu?
Arkadaşla konuşmaya devam ediyoruz.
-Yahu Sami Hocam. Artık yazı filan da yazmıyorsun?
-Sorma birader. Başımı kaşıyacak vaktim yok. İnan bana ne zamandır sakal tıraşı bile olamadım.
Pat yeni bir reklam: ‘’Ağdaya epilasyona son. Doktor…nın şifalı hamam otu ile tüm kıllarınızdan azade, yumurta gibi bir delikanlı olmaya hazır mısınız?
Artık tepemin tası atıyor. Arkadaşa durumu anlattıktan sonra bu reklamları gönderenlere basıyorum küfrü: ‘’ Ulan sizin ananızı,avradınızı e mi?’’
Hemen reklam geliyor: ‘’ Beş santim uzatma ve 7/24 ereksiyon garantisi…Power Bilmem ne…Bir kutu alana bir kutu bedava. Stoklarımız sınırlıdır. Hemen bizi arayın.’’
Şimdi denilebilir ki ‘’ İnternet ortamında bütün bunlar normaldir. İşi gücü internet ortamında insanları izlemek olan bazıları bu işleri oldukça kolaylıkla yapabiliyor. Doğrudur. Yıllar önce birileri bizim bilgisayarı resmen hapsetti. Bilgisayarda adam/ ya da kadın her neyse, birisi başladı bizim evi tarif etmeye. Üzerimize giydiğimiz kıyafetten, salonumuzdaki eşyalara kadar her şeyimizi bize anlatıyor. Ekranda sadece o kişi ve bizim yazılarımız var. Başka hiç bir işlem yapamıyoruz.
Tamam…Bunu anladım. Peki cep telefonuna ne dersiniz?
Şimdi diyeceksiniz ki ‘’ Cep telefonuyla daha kolay’’
Biliyorum. Cep telefonu ile daha kolay ama benim durum farklı.
Cep telefonu kapalı. Ben ve oğullarım aramızda konuşuyoruz. Onların da cep telefonu kapalı. Ben diyorum ki ‘’ Oğullarım. Arabayı satalım. Biraz banka kredisi çekelim. Modeli daha yüksek ve dört kapılı bir araba alalım’’ Cep telefonumu açıyorum daha sonra. Açar açmaz pat diye mesaj geliyor: ‘’ Krediye mi ihtiyacınız var? Bankalara yamulmayın. Hemen bizi arayın’’
Buna ne dersiniz? Nereden biliyorlar benim krediye ihtiyacım olduğunu?
Çocuklarla konuşuyoruz. Diyorum ki ‘’ Oğullarım. Aslında şöyle güzel bir tatile ve dinlenmeye o kadar çok ihtiyacım var ki’’ Hemen mesaj geliyor: ‘’ Tatile ve dinlenmeye mi ihtiyacınız var. …Garden Hotel, uygun taksit koşullarıyla emrinize amade. ‘’
İstanbuldaki evde malum bekar hayatı yaşıyoruz. Ben ‘’ Bu eve bir kadın lazım’’ diyorum. Anında cep telefonuma mesaj geliyor: ‘’ Karı mı lazım? Hemen bizi ara ‘’
Sadece bunlar olsa iyi.
Şimdi diyeceksiniz ki dahası da mı var? Olmaz mı hiç?
Efendim 7 Haziran Seçimlerinden hemen önce yani 6 Haziran 2015 Cumartesi günü bu sefer doğrudan doğruya doğruya telefonum çaldı. Açtım ki aman Allah’ım.
‘’ Sayın Sami Biberoğulları… Ben Ahmet Davutoğlu. Başbakan…Partimize daha önceki seçimde verdiğiniz destekler için çok çok teşekkür eder, bu desteğinizi 7 Haziran günü yapılacak olan seçimde de esirgemeyeceğinizi umarak sevgi ve selamlarımı iletirim.’’ ( Mesaj değil bu. Sesli konuşma.)
Beni arayan numarayı çeviriyorum Hemen ‘’ Sayın Başbakanım. Ben daha önceki seçimde partinizi desteklemedim. Hatta hiç bir partiyi desteklemedim. Çünkü oy kullanamadım’’ diyeceğim. Lakin karşı taraftan ‘’biiippp düüüttt’’ diye sesler geliyor. Kısaca otomatik mesaj anlaşılan.
İşte bu 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra cep telefonuma üç milletvekilinden sürekli mesaj gelmeye başladı.Millet vekillerinin üçü de aynı ilden ve aynı partiden. Lakin benim o il ile hiçbir ilgim yok. ( İlin adını ve hangi partinin milletvekilleri olduklarını yazmayacağım elbette.) O ili taaa çocukken, dokuz yaşındayken bir
kez görmüşlüğüm var hepsi o.
Benim cep telefonumun mesaj kapasitesi seksen.( En eski cep telefonlarındandır. ) Şu anda en az elli mesaj bu milletvekillerinden gelmiş durumda. Mesajların özeti de şu: ‘’….Parti Milletvekili …. Bu gün saat bilmem kaçta …. Televizyonunda, gündemle ilgili konular hakkında konuşma yapacaktır.’’
Çoğu kez telefonum işaret veriyor: ‘’ Başka mesaja yer yok’’ diye. Mesaj kutusunu boşaltıyorum, beş dakika içinde sayın millet vekilleri dolduruyorlar sağ olsunlar. Yani sırf bu yüzden siyasete soyunup millet vekili olasım var.
Uzun lafın kısası: Biri ya da birileri çok fena şekilde bizi gözetliyor.
YORUMLAR
Merhaba Sami Hocam, eğer teknolojiyi ele alacak olursak bizleri açıktan açığa gözetlediklerine şahidim.
Bir şeye ihtiyacım olduğunda her hangi bir siteye girip fiyatına, özelliklerine bakıyorum. Sen misin bakan, Face*okk veya Edebiyatdefteri'e ne zaman girsem baktığım ürünü gözüme gözüme sokuyorlar.
Aynı senin dediğin gibi, işte burda işte burda!
Onlar gördüklerimiz de görmediklerimizden Allah korusun.
Yerinde bir konuya değinmişsin hocam tebrik ederim
saygılar
sami biberoğulları
Tatil köyü, otel, motel reklamlarından illallah dedim artık. Haa bir de ile özel hastane reklamlarıyla '' gelin kredi verelim'' reklamları.. Haa bir de...Yahu ne kadar çokmuş bunlar böyle ))))))))))))
Selam ve sevgilerimle.
Evet Sami öğretmenimiz, son günlerde eşime, bende aynı sözü söylemiştim,
bu teknoloji cin midir peri midir melek midir , yoksa şeytan mı ..? karar veremedim efendim...
Gülmeyi unutmuşken son günlerde, sayenizde çokça enerji yükledim ruhuma. Sizle bir şiir etkinliğinde sohbet
etmek çok keyiflidir diyorum günün birinde. Yüreğinize sağlık kaleminiz hiç bitmesin değerli kalem...
Saygılarımı bırakırken emeklerinize çok tşk.ler...
sami biberoğulları
İnşallah bir gün bir şiir etkinliğinde buluşuruz sizinle. Yalnız hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Zira ben normal yaşantımda çok az konuşurum. Bu tarafıma ben de şaşıyorum ama öyleyim. Klavye başında oluyor bana ne oluyorsa))))))))))))
Selam ve sevgilerimle.