KAFAMIZDA BİR TUHAFLIK..
O.Pamuk okuyorum yine bu günlerde.Bir ara-kızdıydım da -vazgeçtiydim ama,H.Rahmi’den sonra eski İstanbul’u anlatan kim kaldı.Gerçi,A.Güler’in dediği gibi,İstanbul çoktandır ölmüştür ya,nostalji en çok da bilmeyeni mutlu eder işte geçmişle dans ettiğinde.Nasırına basılmadığı müddetçe ,ayağının üzerinde dans edilmesi derdi değildir kimsenin...Pamuk’un Cevdet bey ve oğulları kitabını en severdim eskiden.Bazı kitaplarında ise-beyaz kale- gibi,başka bazı romanların ayak izlerini de görürdüm.Lakin,şimdilerde-hepsini de okuduğuma göre- en beğendiğim:Kafamda bir tuhaflık..Gerçi Masumiyet Müzesi gibi iddialı değil hani.Kar gibi de değil..Çünkü,insan ya ilk yazmaya başlarken kendini kasar,ya da önemli bir şey diyeceği zaman.Kalem ,sen ve öteki arasında satırlar arasında koşturursa,okur yorulur bazen.Bukowski gibi adamlar , en çok da bu nedenle sevilirler zaten.Amerika’lıdır.yaşamını kasmamıştır ve ötekine metelik vermeden yazdığı hissini verir üçüncü kişiye..Kafamda bir tuhaflık da tam öyle olmasa da,yazarın kafasındaki derdi anlatmak gibi bir derdi olmasa da,bir yönüyle öyle.Çünkü derdi olmadan,dert etmeden yazmış bir şeyleri.Muhtemelen,Rahatlamış artık yazarken ve de bir periyot gereği bile yazmış olabilir bunu.Ütopik bir kişi Mevlüt..Yani hayatta karşılığı yok bu kahramanın.O yıllarda bile kimse,lise sondan terk edip de,bozacı olmazdı.Olsaydı da,devir Özal devri,çekirdekten yetişmişse kefeni yırtardı..Bunlara da işaret ediyor roman.Derdi,bunları söylemek değil çünkü..(Derdi de yok ayrıca,yazmak adına.)Ama bazen birileri vardır ya,çöpçü olsun,doktor olsun,iş adamı olsun.Bir türlü fark edemezler,neden ,bir diğeri gibi daha ileri gidemediler..Fark ederlerse de çoğu konuşur geçmiş zamanda neler yapmadıklarını övüne övüne.Oysa,çevresindekiler,bir tuhaf adam olarak görürler onları..En çok da Mevlüt gibi,konuşmak yerine susmayı tercih edenleri..Gerçi kahramanımız ,Kafka’nın kahramanları kadar bir seviyeye ulaşamamışsa da,-çünkü onlar bir takım şeyler hakkında ironi de yaparlar,bir takım nedenleri vardır.Camus’nun yabancısına bile baksan,güneşin parlaması yüzünden olmuştur olan.Mevlüt bizden biri olduğu için,bunları da irdelemiyor elbette.Bu, romanın eksisi değil bence.. Nobel vermeseler de-ki ancak kaşınacak bir yara varsa verirler-bence en iyisi budur O.Pamuk’un..Bence olmuş mudur,olmuştur..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.