Melekler Korur...

• 8 Temmuz 2015 Çarşamba 17:18:41

Evde boş durmaz pencereye çıkar,
Lavaboya koşar suyla yüzünü yıkar.
Durmadan oynar sanmayın ki bıkar.
Çocuk işte…Durmayan su gibi akar.

Evde durmaz hemen balkona koşar.
Oynayanları görünce inmeye şaşar.
Çocuk koşar, oynar oynayarak yaşar.
Çocuk işte…Gözden yaş akar şar şar.

Balkona çıkınca boş durmaz ki oynar,
Ateş gibi harareti olur, daima kaynar.
Sandalyelere sarılır, çıkamasa banar.
Çocuk işte…Oynayınca sevinçle dolar.

Haftada bir babamların evine gider hallerini sorar,dualarını alırım.Geçen hafta Perşembe günü de hallerini hatırlarını sormak için evlerine uğradım.Her hafta en az bir kere evlerine uğrar,hallerini sorar, dualarını alırdım.20 Temmuz tarihinde Yalova’ya Ebru Sanatları kursuna gideceğim için babamların yan tarafında,bitişiğinde oturan kardeşimin evine de uğrayıp onların da durumunu sorayım diyerek onların evine de uğradım.Çünkü İbrahim kardeşim Yalova’nın komşusu olan Bursa ilinde çalışmış oraları çok iyi bilen biridir.
Merdivenden çıktım kapıyı vurdum,gel sesi ile kapıyı ben açtım.Koridorda küçük çocukları,yeğenim Halim karşıladı.Sevecen,güler yüzü ile hoş geldin der gibi bana bakarak gülümsedi.Hoş geldin diyecek hali yoktu. Çünkü daha küçük olup, konuşma yaşına ermemişti.Ama koşmayı,oynamayı,annesini yormayı,balkona çıkıp oynamayı,abileri ile oynamayı çok iyi biliyordu.

...
Çocuk işte oyunu,oynamayı,koşmayı sever.Oyun çocuklar için; beslenme,giyim,gıda gibi gerekli olan etkinliktir.Kendinden büyük iki abisi ile oynamayı,dışarı çıkmayı,aşağıda okulun bahçesinde,evin yola açılan kapısında oynamayı çok istiyor,can atıyor ama annesi küçük olduğu için müsaade etmiyordu.Haklı da oturdukları yer köşe başında,hastane yolunun geçtiği taşıt yönünden çok işlek bir yerde.Her an arabanın geçtiği,tozun toprağın savrulduğu bir yolun kenarında.Anne işte… Çocuğunun başına kötü bir olay gelmesini istemez.Tedbir almak biz kullardan,takdir de Yüce Allah’tan.Onun için elinden geldiğini yapıyor,kendi yanında olmadan dışarı çıkarmıyordu.
…
Halim;Küçük yaşta,konuşmaya daha geçmemiş,saçları gözünün önüne kadar eğilmiş,saçlarının kulaklarını kapattığı, sevecen, güler yüzlü bir çocuktur.Çocuk olur da sevilmez mi?

Çocuklar yaşadığı evin,mahallenin,ülkenin,dünyanın solmayan devamlı açılacak büyüyecek olan çiçekleridir.Bu çiçekleri soldurmamak,güzelce açılmasın sağlamak,mis gibi kokmasını sağlamak için anne-babalara büyük görevler düşüyor.Çocukların ihtiyaçlarını;Barınma,beslenme,giyim,oyun,davranış,dini eğitim…karşılamak bu çocuklara her yönden bakmak ve eğitmek görevleridir.Çocuklarına bu güzel davranışları kazandıran ailelere ne mutlu…Çocuklar;günahsız,meleklerin koruduğu,evlerimizde bereketin artmasına vesile olan,el üstünde tutmamız gereken günahsız varlıklardır.
…
…
Koridorda çocuğun elinden tutarak babasının yanına geçtik.Selam verip hal hatırını sordum.İşten yeni geldiği için duş almış, uzanarak dinleniyordu.Ramazan Bayramı ikinci günü Yalova’ya kurs için gideceğimi belirtip Yalova hakkında bilgi istedim.Yalova’nın sınır ili olan Bursa hakkında bilgi verdi.Yalova’nın Marmara denizi kenarında,turistik bir yer olduğunu Hatay’dan otobüs ile 17-18 saat sürdüğünü belirtti.Bileti şimdiden almam gerektiği konusunda da uyardı.
…
…
İftar vaktine bir saat kala oradan ayrılarak hastane yolunu takip ederek eve ulaştım.Eve gelip balkona geçip oturduğumda kaynımın eşi olan Nurgül ‘den telefon geldi.Telefonda:

-Kardeşin İbrahim’in çocuğu Halim balkondan düşmüş,ambulansla hastaneye kaldırdılar bilginiz var mı diye sizleri aradım dedi.
-Nasıl olur daha on dakika önce oradaydım.Demek ki ben oradan ayrılınca dışarıda oynayanlara bakmak için balkona çıkmış oradan düşmüş.
-Peki durumu nasıl?
-İnan bilmiyorum,hastaneye kaldırmışlar.
…
Az önce gördüğüm sevimli çocuk,yeğenimden kötü haber gelmesin diye dua etmeye başladım.Telefon ediyoruz telefonlarına ulaşılamıyor.Her on dakikada bir telefon edip çocuğun durumunu öğrenmeye çalışıyoruz.Nihayette telefona çıktılar.

- Telefona baktıklarında Kırıkhan Devlet hastanesinde idiler .Hassa devlet hastanesi hiç beklemeden Kırıkhan Devlet hastanesine havale etmiş..Söylediklerine göre çocukta görülen bir kırık,çıkık,kanama yok.Çocuk kendinde olmadığı için daha iyi sonuç almak için Antakya araştırma Hastanesine havale edilmesini istemişler.

…
Araştırma hastanesine havale etmişler.Gecenin yarısı tekrar aradım araştırma hastanesi tahlil sonuçlarında da herhangi bir olumsuz durumun olmadığı bilgisini verdiler.Cuma günü sabahı erken vakitte hastaneye gitme telaşı içinde kalktım.Antakya araştırma hastanesine gitmek için babamlara da uğramak için yola çıktım.Telefon açarak;

- Buradan ihtiyaçları olan malzemeleri (çocuk ve kendileri için çamaşır…) getirebileceğimi söyledim.
-Çok şükür senin gelmene gerek yok…Saat yedide doktor bizleri tahliye edecek dediler.Çok sevindik.Dört gözle kapılarının ağzında meleklerin koruduğu,meleklerin kurtardığı çocuğu ve kendilerini beklemeye başladık.
…
Kardeşimin minibüsü ile saat 08:30 sıralarında geldiler.Yüzlerinde sevinç vardı ama yüreklerindeki o korku hala geçmemiş yüzlerine vuruyordu.Tekrar geçmiş olsun,Allah korudu diyerek nasıl düştüğünü sorduk
-Balkonda olan sandalye üzerine çıkmış sandalyenin kayması sonucu korkulukların üzerinden 4 metre aşağıdaki betonun üzerine düşmüş.Ağlama sesini duyan babası da korkusuzca aynı şekilde beton balkona atlayıp yerde baygın halde yatan çocuğu kucakladığı gibi hastaneye yetiştirmiş.

…
Gerçekten de çocukları melekler korur derler ya… İşte bizler bu güzel olayı bir zat yaşadık.2 yaşını yeni aşmış çocuk 4 metre balkondan beton zemin üzerine düşsün de bir kırık,bir çıkık, bir kanama olmasın... Meleklerin koruması ile çocuğun hiçbir yerinde kırık,çıkık,kanama yoktu.Olsa olsa bu günahsız çocuğu nurdan yaratılmış Melekler korumuştur.Rabbimiz istedikten sonra olmayacak olaylar olur.Koruyucu meleklerine emrini verir. 4 Metreden ,3.kattan.7.kattan düşen insanları korur,kurtarır.

Fakir fukaraya verilen az bir yiyecek,biraz harçlık,yaptığın bir iyilik,gülümsemen karşılıksız kalmaz.Verilen sadakalar başa gelecek belaları defeder.

Çocuk,balkondan düşme olayını kırıksız çıkıksız atlattığından dolayı Allah adına dün kurban kestiler.Adak niyeti ile Allah rızası için kesilen bu kurbandan komşulara da dağıttılar.Bizleri de iftara çağırıp bu sevince ortak olduk. Korktuğumuz,korkutan bu olay üzerine iftar vakti soğuk su içerek Allah’a şükrettik.
…
Yüce Allah’ın çocuğu koruduğuna, anne babasına bağışladığına bir kez daha şahit olduk.Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın.Allah kimseye aşamayacağı dert,yenemeyeceği hastalık vermesin.Allah tüm kullara sabır ve bol hasenat versin.

08.07.2015
Hasan Kaya
Eğitimci-Şair-Yazar