- 544 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
BAMYANIN FİYATI
Dürüstlük ne güzel bir özelliktir. Eğitim kurumları ve aileler, insanı insan yapan değerleri yeterince bireylere verememektedir sanırım.
Hepimiz ahde vefayı, sözünde durmayı, fedakârlığı, gönül yapmayı, cömertliği, gözü tok olmayı vb. özler olduk doğrusu.
O yüzden böylesi özellikleri gösteren insanları gördüğümüzde hayrete düşmekteyiz.
Nerede, kumaşı istenenden fazla ölçen manifaturacılar, fazla tartan bakkallar, mahalleye taze ekmek dağıtan fırıncılar, sebil diye çeşme başlarına sepetlerle mis gibi dutları sıralayan güler yüzlü dedeler, teyzeler. Soluklanan yorgun yolculara buz gibi kekik kokan ayran ikram eden Fadime bacılar.
Geçen gün semt pazarında dolaşırken bamyanın tazeliği ve ucuzluğu dikkatimi çekti. “Bir kilo verir misiniz?” dedim satıcıya, sonra da etiketinde gördüğüm beş lirayı uzattım. Satıcı, “beş lira daha vereceksiniz kilosu 10 TL.” dedi.
Bunun üzerine etikete bir daha dikkatlice baktığımda, “yarım kilosu” ifadesinin küçücük harflerle, 5TL nin de daha büyükçe yazıldığını gördüm. Durumu anlamıştım. Bu bir satıcı kurnazlığıydı. Fakat hiç de dürüstçe bir davranış gelmedi bana. Üzülerek bamyayı iade ettim.
Belli ki semt pazarları da vefayı, dürüstlüğü, güveni çoktan kaybetmiş. Müşteri memnuniyetinin hiçe sayıldığı, hünerli parmaklarla çürük malların nasıl müşteriye yutturulacağının uğraşı içindeki karakterler, dürüst vicdanları pazarlardan çoktan kovmuş.
Eski yıllara gitti düşüncelerim. İkinci kez bir şeyler satın almak isteyen müşteriye; “ikincisini komşu dükkândan al, daha siftah yapmadı” diyen kanaatkâr satıcılara ne oldu?
“Lokantaların kapısına yemek fiyatlarının listesi asılacakmış” diye bir haber dinledim TV lerde. Keşke, yasalar zorlamadan vicdanlarımıza yazabilseydik bu listeleri.
Neden birbirimizi aldatmaya bu kadar hevesliyiz bilemiyorum. Yorulmadan, hak etmeden kolaydan kazanma fikri, aklımızın yerini almış adeta. Kazanma hırsı bu kadar mı insanlığımızın önüne geçti?
Bir grup eğitimci Bursa’ya Şura toplantısına gidiyorduk. Gemlik’ten sonra yol kenarındaki dinlenme tesislerinden birine uğramıştık. Ücretsiz olan VC lere turistler girince ücret istedi görevli. “Bizden neden para almadın?” diye sordum. “Bunlar turist, siz bizdensiniz” diye cevap aldım. Çok üzülmüştüm. İnsan ilişkileri size bize göre olamaz ki.
Geçenlerde cep telefonuma bir mesaj geldi: “25 TL bonosunuz var. 12 Haziran’a kadar kullanmadığınız takdirde geri alınacaktır” diye. Paradan çok bankanın dürüstlüğüne sevindim.
Aklıma banka ve sigorta şirketlerinin sayfalar dolusu 5 puntoluk sözleşme ve poliçe şartnameleri geldi ister istemez.
Hiçbirimizin okumaya zamanımızın ve imkânımızın olmadığı, uzun uzadıya hukuksal terimlerle donatılmış bu sözleşmelerin satır aralarına, müşteri aleyhine ustalıkla yerleştirilmiş tuzak cümleleri hepimiz biliriz.
Çay ya da kahvemizi yudumlarken her sayfası nazikçe imzalattırılan bu sözleşmeler, “hukuksal sorunlar çıktığında”, hepimizi mağdur ederek hayal kırıklıklarına uğratmışlardır.
Şeffaf uygulamaların ve dürüst insanların oluşturduğu ideal toplumu nasıl oluşturacağız? Elbette ki eğitimle yine.
Fakat görünen o ki, anne babalar, eğitimciler ve diğer eğitim paydaşları “eğitimin amaçları” nı gerçekleştirmede bir hayli kusurluyuz.
Toplumu çürüten dejenere bireylerin çoğalmaması için, şarkılarda geçen “ben nerde yanlış yaptım” söylemini ilgililer tekrar gözden geçirmelidir sanırım.
Hataları anlayarak telafi etme çabaları, hataları sürdürmekten elbette daha iyidir.
Sevgiyle kalın…
YORUMLAR
Bir kere daha ve dikkatle okudum... şimdi beynim daha dinlek.
Oturup yazmışsınız; yanımda olsanız, elimi uzatır sizi samîmiyetle tebrik ederdim.
Okuyayım diye negüzel dizmiş ve yormadan okutmuşsunuz bana.
Yazınız, okuyup anlayan ve bunda, kendimde bir kusur var mı, diye vicdânı sorgulatan incelik var.
Daha çok yazabilirim...
Tebrik ve Selâmımı tekrarlarım; Efendim...
kadiryeter Kadir Yeter.
09.8.2015 Pazar. Stad karşısı- TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=142996
Entellektüel-41 Seyfettin KARAMIZRAK -2
Entellektüel-41
Önceleri daha çok yazılarımızla konuşuyorduk sizlerle...Başka sitelere makale ve kitap yazma işimden ötürü siteye fazla girememekteyim...Sizi yüz yüze görmek tanımak isterdim...Fakat bu sitede yazılanları fazla paylaşamamaktayız...
İlgi ve iltifatlarınız için müteşekkirim...Kalp kalbe karşıdır derler...Güzel ürünlerde buluşmak dileğimle efendim...Selam ve saygılarımla...
Yazınızı öyle zevkle okudum ki; yazmak isteyip de yazamadıklarımı, Sizin kaleminizden okudum.
Böyle değerli yazılar, daha çok yazılsa da Millî Kimliğimizi unutamasak!.
Gazoz kapağı konularının(faydasız) dışında ve ehil insanların yazıp- okuyacağı faydalı eserinizden dolâyı hürmetle Selâm ederim; Efendim... Vârolun...
kadiryeter Kadir Yeter. 02.7.2015 TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=142996
Entellektüel-41
kadiryeter tarafından 7/5/2015 3:06:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
Entellektüel-41
Yürekler bir olunca niyetler de halis olurmuş...
Daha güzel ürünlerde buluşmak dileğimle efendim...
Selam ve dua ile
eğitim ağırlıklı güzel bir makale kaleminize sağlık Hocam
maalesef günümüzde toplu bu hale geldi. Aslında bireylerde suç aramıyorum Hani:''Balık baştan kokar'' misali var ya?
eminim yönetenler şeffaf ve dürüst olduklarında tolumun bireyleri lazım olan için en büyük eğitimi vermiş olacaklar.
Ülkemizde dürüst insanlar, sanatçılar, esnaflar yöneticiler vs elbette vardır. Lakin her ne hikmetse yönetime gelenler dürüst olmanın faziletini unutmaktadırlar. Hatta bu kişiler korunmaktadırlar. Bu durum Ülke toplumuna olumsuz yansımaktadır.
gelişmiş Ülkelerde özellikle toplumsal ilişkilerde yansız ve eşitlik ilkesinin sıkı bir şekilde yürümesi o toplumları medeniyetin en üst basamaklarına taşımıştır.
Eğitim ilk şart diyoruz elbette ülkede verilen bir eğitim vardır lakin her Ülkede ahlaksız hırsız ve köşe dönmeciler olacaktır.önemli olan bu yapıya sahip insanların dışlanması korunmamasıdır.
Eminin temeli sağlam olan ve iyi bir eğitimden geçen toplumlarda bu zihniyetli insanların sayısı en aza inecektir.
saygılarımla
Entellektüel-41
Ne kadar güzel konulara dokunmuşsunuz...
Katkılarınız için teşekkür ediyorum...
Zahmet ederek paylaşmışsınız...
Yüreklerimiz sizinle bir...
O yüzden aynı şeyleri düşünüyoruz...
Daha güzel ürünlerde buluşmak dileğimle...
Selam ve dua ile...