Kamer hanım’a mektuplar (25) “Aman yarabbi şu güzelliğe bak”
25 Aralık 2013 10:28
K: Hayırlı sabahlar çok kıymetli abim. Sizden son durumla ilgili bilgi vermek ve fikrinizi sormak için biraz vaktinizi rica edicem. Abi, tünel hâlâ yok. Tekrar girmek ve tünel içerisinde yol almak nasip olmadı. Ama özellikle yattığımda çınlamalar hâlâ çok yoğun. Bırakın ruhen bir yerlere gitmeyi, bedenen yataktan yükselicem sanki. Göğsümde titreşim, kaynama, başımda çınlamalar. Tünel açılmasa da sürekli o mavilikler, ışıklar, meleklerin orijinleri. Bir de tek bir beyaz parlak ışık var. Nohut büyüklüğünde, parlak. Biraz uzakta. O ışık bir kez kırmızıya yakın turuncu olup pırıltılar saçtı. Dün akşam yattım, izliyorum yine görüntüleri, o mavilikler siyaha yakın koyu bir renk aldı ve sanki önümde dev bir duvar ya da ekran gibi bir şey, üzeri sırf harf gibi rakam gibi ya da sembol gibi. Bilmiyorum ne olduklarını bir sürü, çok ama çok fazla düzenli yazılmış şekiller doluydu. Ama o duvar çok büyük ucu bucağı yok sanki.
Yine söylemek istediğim, dergâhtan namazın belli rekâtlarında belli duaları okumamı söylediler:
SABAH:
Sünnet: 1-Fatiha, İnşirah
2-Fatiha, İhlas.
Farz: 1-Sübhaneke, Fatiha, Amener Rasulü.
2- Fatiha, Ayetel Kürsi
tesbihten sonra, “Lev enzelna…, 99 esma, salavat”.
KUŞLUK:
Sübhaneke, Fatiha, “Lev enzelna …”, Esmaül hüsna
2-Fatiha, İhlas. Tesbihat
ÖĞLEN:
Farzı için: 1-Sübhaneke, Fatiha, “Lev enzelna …”, 99 esma
2- Fatiha, İhlas
3- Fatiha
4- Fatiha.
İKİNDİ:
Farzı için: 1- Sübhaneke, Fatiha,Vel Asr.
2- Fatiha, Kureyş (burda Kureyş yerine başka istediğim bir duayı da okuyabilirmişim).
3- Fatiha.
4- Fatiha.
AKŞAM:
Farz: 1- Sübhaneke, Fatiha, Tevbe Sûresi’nin son ayeti.
2- Fatiha, Kevser.
3- Fatiha.
EVVABİN:
1- Sübhaneke, Fatiha, “Lev enzelna …”, Esmaül hüsna
2- Fatiha, İhlas
YATSI:
Farzı için: 1-Sübhaneke, Fatiha, İnşirah
2- Fatiha, Kâfirun
3- Fatiha
4- Fatiha
VİTİR: 1- Sübhaneke, Fatiha, Amener Rasulü
2- Fatiha, Ayetel Kürsi
3- Fatiha, İhlas
Ellerimizi indirip tekrar kaldırdıktan sonra da, “Rabbena atina fid dünya ...”.Namazdan sonra da salâvat.
Abi bu programda Esma-ül hüsna okunması beni biraz düşündürdü. İçerisinde celâl esmalar da var çünkü. Sizden celâl esmaların okunmaması gerektiğini öğrenmiştim. Şu ana kadar Esma-ül hüsnayı okumadım. Sizin talimatınıza göre hareket etmek isterim. Son olarak dün sabah gördüğüm rüyamı anlatmak istiyorum size. Bir kaç kez uyuyup uyandım. Her defasında da bir şeyler gördüm ama hiç birini tam hatırlamıyorum hep yarım yamalak.
Mesela birinde Kur’an açıldı. Ve birisi Kur’an okuyor. Ama sadece ses var. Her yere aynı yağmur gibi nur yağıyordu. “Aman yarabbi şu güzelliğe bak” dediğimi hatırlıyorum rüyamda. Ama hep böyle yarım yamalak. Son gördüğümü daha iyi hatırlıyorum. Benim gerçek hayatta babamın yeğeni var. Mustafa isminde. Biz O’na çocukluğumuzdan “dayı” deriz. Mustafa Dayım 30 yıla yakın bir süredir Medine’de yaşıyor. Rüyamda dayımı görüyorum. Canlı canlı yanımda değil ama önümde bir ekran açılıyor sanki ve boşlukta Mustafa Dayım bembeyaz kıyafetler giymiş, başında da beyaz bir şeyler var yine, benim kocam yok. Galiba ölmüş. Ayrılmış da olabiliriz, çok emin değilim ama büyük ihtimalle ölmüş. Bir ses bana “İşte bundan sonra eşin bu, hayatın bu. Hayatında başka hiç kimse olmayacak” dedi.
Ben de içimden diyorum ki “Zaten ben bir daha evlenmem ki. Ama dayım olmaz ki. Dayımla nasıl bir yaşam sürebilirim?” diye geçiriyordum. O ses tekrar “İşte eşin bu, sadece bu, şimdi kendine bak” dedi. Ve dayımın görüntüsü yok oldu, ben kendimi görüyorum aynı yerde. Aman abi tepeden tırnağa bembeyaz kıyafet vardı üzerimde yerlere kadar, hani o filmlerdeki Meryem Ana gibiydi sanki hatta çok ama çok daha güzel. Şu anki halimden en fazla 6-7 yaş büyüktüm, öyle çok fazla değil. Bedenimde her yere ışıklar yayılıyor, böyle yükseldim yükseldim, çok yukarı bir yere çıktı o görüntü. Hâlâ çok parlıyordu.
Ve o ses “İşte” dedi. “Sen buraya çıkacaksın. Senin yerin burası. Çok ama çok yukarıya, orası çok kıymetli bir yer" dedi. Ben uyandım. Aslında bir iki sahne önceden başlıyordu bu rüya ama, ben bu kısmını hatırlıyorum. Hâlâ çok net gözümün önünde. Sevgi, saygıyla öpüyorum ellerinizden. Selam es selame.
25 Aralık 2013 17:26
HAB: Hayırlı günler, sabahlar, akşamların olsun. Tünele belli bir disiplinle çalışarak, yani bilerek girmemiştin ki aynı esmaları okuyup yeniden giresin. O sana özel bir ikram idi. İnşaallah yeniden yaşarsın ancak, senin tayin edeceğin bir hal değil. “Yeniden geleceğiz” denildiğine göre inşaallah vakti gelince yeniden yeniden yaşarsın, diye düşünülür.
Nur görmelerin devam ediyor, edecek inşaallah.
En üst derecede tecelli eden şey, kendi cism-i latifini beyazlar içinde görmendir. O hali ileride inşaallah yeniden bir başka şekilde görürsün ne anlama geldiğini o zaman söyleriz. Ama bu hal kazanılabilecek mertebelerin en yükseklerinden birisi...
Dergâhtan gelen tarifi ben yaşamadım. O tür yetiştirilmedim. Öyle namaz kılınabilir. Ancak esmanın tamamını okumayı bizi yetiştirenler kesinlikle yasaklamışlardır. Sana da tavsiye edemem. Bu konuyu dergâha bildirebilirsin. Bakalım ne cavap verecekler.
Diğer rüyada eğer eşiniz sizden önce vefat ederse bir daha evlenmeyeceğiniz ihtimali çıkıyor. Ama doğrusunu Allah bilir. Yahut bundan böyle kendi kendinize yetecek kadar bütünlendiğiniz, ruhsal yönden kemâle erdiğiniz, eşinizin manevî desteğine bile ihtiyacınız kalmamış anlamı olabilir. Yani evliliğiniz devam eder de, eşinize muhtaçlığınız, yani yarım olmamızdan kaynaklanan birbirimizle teskin olma halinden ‘kendinize yeterli olmanız’ anlaşılabilir. Maşaalah Allah’ın sevgilileri arasındasınız. Yaptığınız dualar kabul oluyor. Allah sizden razı, siz Mevla’mızdan razı bir haldesiniz. Böylece devam ediniz.
O kadar çok zikir halindesiniz ki size ek bir zikir verilmeyecek durumdasınız. Bu kadar yük herkesin taşıyacağı iş değil. Özetle artık cemâlde, kemâldesiniz. İhtilaçname’yi takip edin. Olumsuz ihtilaçları savunun. Selam es selame.