İnsan büyük sayıları algılamıyor. Milyarın bile kavranılması için örnekler lazım: Doğumunuzdan itibaren sayı saymaya başlasınız öldüğünüzde bir milyara varmamış olursunuz. İki yüz milyarı saymak içinse on bin yıl boyunca insanların bayrak yarışı şeklinde saymaları gerekiyor. Sayması bu kadar yıl sürecek yıldızdan bahsediyoruz ve ilk galaksinin/gökadanın içindeyiz. Geriye kalacak yüz doksan dokuz milyar dokuz yüz doksan dokuz milyon dokuz yüz doksan dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz gökada.

Yıldız sayıları öyküyü esir almış, belki de öykü onlar için yazılmış.

- Ölünceye kadar mı?
- Bir milyarı sayıncaya kadar.
- O da olur.

Saygılarımla.

Sayılarla aram yok ama sevgi sayısız mutlar, umutlar getirir.

Dünya tek mi canlılar konusunda, bunu hep düşünürüm.
Bizi yaratanın daha nicelerini yaratacak güçte olduğuna inanırım.

Tebrikler,

güzel bir öykü,

saygılarımla..

Uzay benim de çok ilgimi çeker. Ulaşılmaz olduğundan olsa gerek. Belki de onlar bize gülüyorlardır şimdi. Türkiye' nin halini gördükçe. Belki de acıyorlardır. Kimbilir. Güzel bir bölümdü yine ustam. Saygılarımla.

O uzun rakamlar insanın kafasını karıştırıyor.
Uzay ile ilgili varsayımlar da gerçekten ilginçti.
Ama,
gerçek olan bir şey var ki;
finaldeki sevgi sözcükleri,
bu serin ve puslu Mart sabahında yüreğimizi ısıttı.
Güzel bir hikaye idi.

Unutmadan...
Fotoğraf gerçekten güzel.
hayata gülümsemek bu olsa gerek.