- 353 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YAY GİBİ EĞRİLER KALIR KUCAKTA OK GİBİ EĞRİLER OLUR UZAKTA
Dünyada bizim kadar hemşericiliğin önemsendiği bir ülke yoktur sanırım. Bizim ülkemizde hemşeri çilingir anahtarı gibidir.
Resmi dairede hemşeri “adamımdır” yanımıza yakınımıza biri gelse otursa ilk merakımız o kişinin nereli olduğunu sormak değil midir? Bunun altındaki nedeni hiç sorguladınız mı?
Hemşeri , köyden kente kapağı atmış, medeni cesareti eksik, birikimi donanımı yetersiz insanlar için bir “güç kaynağıdır” yeri geldiğinde ağzını saracak sohbet arkadaşıdır, yeri gelir torpildir, iltimastır.
Büyük kentlerde, hele Başkent’te bir hemşerin varsa o aynı zamanda has adamın sayılır adamınız mevzuat hazretlerinin açık yerini sizin için bilir, bulur.
Her filozof aynı zamanda irfan sahibi bir insandır. Ünlü Alman Filozof Nietzsche’nin gözlem ve tespitine göre “Bir ülkede sanat ve edebiyattan çok siyaset konuşuluyorsa o ülke 3. sınıf bir ülkedir.”
Günlük hayatımız 300-400 kelime içinde dönüp dolaştığı için bizim gibi ülkelerde siyasetin ne devri geçer, ne rengi solar. Her gün temcit pilavı gibi siyasetin aynı bayat konuları ısıtılıp ısıtılıp gelir önümüze.
Siyası arenada rolünü marifetle meziyetle oynayabilirsen bütün kapılar bir bir önünde açılır.
Bu sosyal ve siyasal gerçekliği vatanadaş kadar siyasete soyunan kifayetsiz muhterisler de bilir. Üretmeden zengin olmak peşinde olduğumuz için bizim ülkemizde siyasetin ne devri, devranı biter ne de rengi solar.
Seçimler ülkemizde “al gülüm ver gülüm” misali bir atmosfer içinde cereyan ettiği için ipi göğüsleyen partinin iktidarında meclisin “cümle kapısı” binlerce vatandaş tarafından aşındırılır.
Türkiye’de siyasi iktidarlar her dönemde olabildiğince kadrolaşma peşinde oldular. Bakanın memleketi neresi ise üç gün içinde o memleketin çetesi bakanlığı esir alır. Bakan Afyonlu ise “Afyon Çetesi” , bakan Artvinli ise “Artvin Çetesi” “Sen ben bir de bizim oğlan” Devlete musallat olurlar.
Neyzen Tevfik merhumun sitemli beyitinde belirtiği gibi “Aldıkça al çaldıkça çal, ne sorgu var ne sual” ne de olsa “Yağma Hasanın böreği ortada olan” nasıl olsa Yırtılan Tüfekçi Bekirin yakası...
Adalet arayan vatandaş olanı biteni hayretle ve nefretle seyretmekten başka hiçbir şey yapamaz. Bülent Arınç % 50 bizden nefret ediyor derken çok haklı Türkiye bir günde gelmedi bu noktaya.
Yay gibi eğriler kalır kucakta ok gibi eğriler olur uzakta.