4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
957
Okunma
İnsanlar aynı görüşü, duyguyu paylaştıkları, kısaca anlaşabildikleri kişilerle evlenmeli. Benim yaptığım yanlışa asla düşmemeliler. Hiç tanımadığın biriyle görücü usulüyle evlenmemeli.
Sanıyorum yatsı namazını kılıyordum. Evli olduğum kişi sarhoş, başımda dikilmiş söyleniyordu. Namazı nasıl kıldım bilmiyorum. İçimden ya sabır çekmiş olmalıyım.
"Karıya bak ya, namaz kılıyo!Ne biçim karısın sen. Bu karılık mı?"
Başıma azrail oturmuş, ben de son duamı yapıyorum sanki. maybull ölümle ilgili bir şeyler yazmamı söyleyince aklıma geldi. Bence yaşarken böylesi durumları yaşamak da bir ölüm. Buna gülüp geçen olur mu acaba? Adam sarhoş, boş ver diyebilir misiniz?
İnsanı yıkan, acı söz de yaşatır ölümü. Kimbilir kaç kez yaşadım. Yani öldüm öldüm dirildim.
Ey hayat hep ölümlerden kurulu bir çatı olamazsın değil mi? İnsan sevgiyle yaşar. Sevgi pınarındaki su geriye kaçtığı zaman, araki bulasın onu.
Hayal mi gerçek mi diye sorguladığım bir zaman dilimi şu an gözümün önünde canlanan olay. Kocam yine sarhoş olmalı.Dışardan yakaladığı bir kediyi boğazından tutmuş sanki pek
bir şeyin farkında olmayan bir- iki yaşında bir çocuk gibi kedinin boğazını sıkıyor. Öldüreceğim seni diyor kediye. Zaman gece yarısı. Sanıyorum onun sesiyle uyanmış bu korkunç manzarayı seyretmek zorunda kalıyorum. Kediyi öyle sıkı tutuyor ki kımıldayamıyor bile. Yoksa onun tırmalamadığı yerini bırakmazdı. Kimbilir bana bir göndermeydi bu davranışı. Senin de boğazını böyle sıkarım mı diyordu acaba? Zaten bir iki
boğazımı sıkma denemesi olmuştu, şakaya getirerek. Gerçek ölüm hiç sevmediğin ve anlaşamadığın biriyle bir arada yaşamak zorunluğudur.
Onca yıl nasıl yaşadım böyle biriyle. Sanki kollarından, ayağından bağlanmış bir tutsak gibi. Ölüm sen bazı insanların rengini, tavrını mı aldın yoksa. Belkide annemin dediği gibi ölüm kimi insanlar için şeker yüküdür. Sanıyorum sürünen, bakılmayan ve bir türlü ölmek
isteyip de ölemeyen yaşlılar için söylenir bu söz.
Evlendiğim adamın ölmesi için dualar ettim. En kolay yoluydu bu ondan kurtulmanın. Ama
ölmedi işte! Ayrılmak düştü bana da. Çok kötüsün diyemez hiç kimse. Onunla ne ölümler yaşadım ben bilirim. Onu anlatmak bile ölüm benim için. Susuyorum..
31. 01 2015 / Nazik Gülünay