- 859 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Milli Bayrağın Mezestresi
2015 yılının ocak ayında Suudi Arabistan devletinin kralı öldü.
Ertesi gün Türkiye Cumhuriyetinde bayraklar yarıya indirildi. 12 yılı aşkın bir süredir iktidarda olan siyasi parti yöneticileri Suudi kralı ile omuzdaştı, ama Türk halkının bilincinde bu kral sevilmeyen, değersiz hatta kötü bulunan biriydi.
Sevilmeyen, ölümü umursanmayan biri için bayrak indirmek Türk halkına ağır geldi, yoğun itirazlar yükseldi.
Anlamı nedir bayrağı yarıya indirmenin?
Saygı göstermek.
Acıyı paylaşmak.
Boyun eğmek, karşındakinin üstünlüğünü kabul etmek.
Kinini canlı tutmak, utku için fırsat kolladığını vurgulamak.
İlga olmuş 1936 yılında çıkarılan 2994 sayılı bayrak kanunumuz Md. 4 şöyle diyordu; “ Yas alâmeti olmak üzere bayrağın yarıya çekileceği haller ve devam müddeti Devlet protokolunca tesbit ve vaktinde alâkadar dairelere bildirilir”.
1983 yılında çıkarılan 2893 sayılı bayrak kanunumuzda bu konu şöyle değiştirilmiş; “Türk Bayrağı , yas alameti olarak 10 KASIM’da yarıya çekilir. Yas alameti olmak üzere Bayrağın yarıya çekileceği diğer haller ve zamanı Başbakanlıkça ilân edilir”.
Kültürümüzde bayrak konusunu en çok askerlerimiz işler. Ülke dışına çıkıldığında ise denizciler.
(Yarıya indirilme konusu sadece ve sadece BAYRAK için geçerli.
Alem, Sancak, Flama, Fors gibi semboller için söz konusu değil.
Bayrak, devletin tümünü temsil eden sembol).
Deniz savaşlarında, korsanlıkta yenilip esir düşen gemi, bayrağını yarıya indirir, üstüne de kime esir düştüyse onun bayrağını çekerdi. Bu alışkanlık günümüze de yansıdı. Bütün gemiler karasuyuna girdiği devletin bayrağını en yükseğe çeker, kendi ulusal bayrağı daha aşağılarda bir yerde çekili olur.
Cumhuriyetimizde, herhangi bir devletin başkanı (en yüksek makamındaki kişi) öldüğünde, o devletin dost-düşman olmasına bakılmaksızın, ülkemiz genelinde tüm bayrakların yarıya indirilmesi geleneği vardı. Bu uygulamanın amacı kanımca bağımsızlığa, bağımsız devlet olgusuna saygı idi.
Dünyamızda hayat hızla değişiyor. Kemikleşmiş gelenekler alt-üst oluyor. Özgür devletlerin varlığı istenmiyor. Onurun, haysiyetin yerini paraya tahvil edilebilen değerler alıyor. Duyuma-söyleme dayanan eski bilgilerin yerini yaşanan- varlığını kanıtlayan bilgiler alıyor.
Kral öldü. Yaşasın yeni kral.
Yeni kralda üzüntü belirtisi algılanmadı, ülkesinde de. Kim bilir sevinmişlerdir bile.
Başbakanlığımız yasaya ve belki de geleneğe dayanarak bayrakları yarıya indirtti. Belki sıcacık paralar için Suudi’ye yağcılık yaptı. Belki edindikleri bunca düşman karşısında, sahte de olsa, geriye kalan bir-iki ortağa sığınma hissi ile.
Kral öldü, hiç bir şey hissetmedim. Nasılsa cennete gidecek (!)
Bayraklar yarıya indi, üzülmedim. Devlet olgusuna saygı olarak algılamaya çalıştım.
Yurttaş köpürdü, olayı içine sindiremedi, hak verdim.
Halkına rağmen hükumet olan, hükmedenlerin varlığıdır benim içimi sızlatan.
*büyükharman*
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.