- 750 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Müslümanca Yaşamak
Alemlerin Rabbine yaratmış olduğu mahlukatı adedince hamd, Habibi fahri alem Efendimize Salat-u selam olsun.
Yılbaşı yada gayri müslimlere benzemek
Kur’an ve sünnet-i hayatına tatbik etmekle mükellef olan biz Müslümanlar Hıristiyan ve Yahudilerin adetlerini bayramlarını kutlamakla meşgul oluyoruz.
Bir yılı daha geride bırakıyoruz, Müslümanlar olarak oturup kutlama yapmak yerine geride bıraktığımız bir yılın muhasebesini yapmalıyız. Kaç kişiye Kur’an öğretebildik, kaç insana Emr-i bi’l ma’rûf ve nehy-i anil münker yaptık. İyiliği emretmek ve insanları kötülükten alıkoyma adına ne gibi çalışmalar yaptık? Acaba 200 yıl önce yaşamış bir insan bugün bir anlığına da olsa tekrardan kabirden kalkıp halimizi şehrimizi görse ne der, muhtemel ecnebi memleketi olduğunu bize ait nerdeyse hiçbir şeyin kalmadığını, topraklarımızın düşmanlar tarafından işgal edildiğini ve benzeri şeylerini söyleyecektir.
Papa çok yakında şu açıklamayı yapabilir,
Artık Müslümanlarla aramızda nerdeyse hiç fark kalmadı bundan sonra Noel kutlamayacağız diye açıklama yapabilir.
Bizler İslamiyet’e Allah (c.c) ın ipine Kur’an-a Sımsıkı sarılmalıyız. Kurtuluş reçetemiz Kuran ve Sünnet dairesine girmekledir.
Gaflet ve dalaletle geçirdiğimiz her bir günün gecenin hesabını vereceğimiz düşüncesi her zaman aklımızda olmalı.
Cenabı hak Kur’an-ı kerimde şöyle buyurmakta:
Ey îmân edenler! Yahudileri ve hristiyanları dostlar edinmeyin!(1) Onlar birbirinin yârânıdırlar. Buna rağmen içinizden kim onları dost edinirse, artık şübhesiz o, onlardandır. Muhakkak ki Allah, zâlimler topluluğunu (inkârlarındakiısrarları sebebiyle) hidâyete erdirmez. (Mâide 51)
(1)“Zamân-ı saâdette (Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm devrinde), bir inkılâb-ı azîm-i dînî vücûda geldi (büyük bir dînî inkılâb oldu). Bütün ezhânı (zihinleri) nokta-i dîne çevirdiğinden, bütün muhabbet ve adâveti (düşmanlığı) o noktada toplayıp, muhabbet ve adâvet ederlerdi. Onun için, gayr-ı müslimlere olan muhabbetten nifak (münâfıklık) kokusu geliyordu.” (Mektûbât, Münâzarât, 359)
Ey îmân edenler! Sizden önce kendilerine kitab verilenlerden, dîninizi alaya ve eğlenceye alanları ve kâfirleri dostlar edinmeyin! O hâlde (gerçek) mü’min kimseler iseniz, Allah’dan sakının! (Mâide 57)
Kim Kime Benzerse o ondandır. (Ebu Davud libas)
Ayet ve hadislerde açıkça görüldüğü üzere Hristiyanların adetlerini gelenek göreneklerini yaşatmak asla biz Müslümanlara uygun düşmez. Maalesef Türkiye’de adı Ahmet, Muhammet olan ve kendini Müslüman olarak tanımlayan yüz binler gaflet içerisinde Hristiyanların bayramını kutlamaktalar. ondan öte bunu da içki, kumar, piyango gibi Allahü teâlânın haram kıldığı fiillerle yapmaktalar. Bunun adı günah üzerine günahtır.
Rabbim ümmetin bu gaflet halinden uyanmasını nasip eylesin. Elbette bunun için her bir şuurlu Müslüman’a büyük vazifeler düşmekte.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.