OKUMA YAZMA
12 Eylül sonrası herkesin yediden yetmişe okur yazar olması iççin ülkemizde okuma yazma seferberliği ilan edilmişti. Öğretmenleri kapı kapı gezerek okuma yazma bilmeyenlerin tespit ettirilmişti. İlk kez halk eğitim müdürlüklerinin varlığı tanınmaya başladı. Evli kadınlar okuma yazma kurslarına katılmak istemiyorlardı. İsteyenleri de kocaları göndermek istemiyordu. Okuma yazmanın bir işe yaramadığını söylüyorlardı. Durumu köyün öğretmeni halk eğitim merkezine ileterek, yardım istedi. Halk eğitim merkez müdürü ve jandarma karakol komutanı ikna etmek için köye geldiler. Tek tek dolaşmaya başladılar. Kimisi korkusundan kimisi cehaletinden utanıp ikna olarak katılacaklarını söylediler.
Cevahir adlı kadının evi ziyaret edilince, komutan sormuş,
-Hanımefendi sen niye okuma yazma kursuna katılmıyorsun?
-Boş ver sorma oğlum.
-Niye anam?
Cevahir elli beş yaşındaydı. Kocası gurbette kızını okutma İçin çalışırken hastalanmış, köye geldiğinde geçen yıl ölmüştü.
-Hele söyle annem.
-Vallahi kocam kız okusun diye gurbetlerde hastalandı, dünyasını değişti. Ben kız okusun diye yemedim içmedim. Siz aldınız hapse attınız. Avukat tutayım diye mal mülk kalmadı. Ben okuyunca ne yapacaksınız? Bırakın yakamı!…..
……..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.