- 745 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
NEDEN DÜŞÜNMÜYORUZ-3
Yarım kilosu kaça?
Gerek pazarlarda gerekse fiyat etiketlerinde artan fiyatlar karşısında vatandaşa psikolojik oyunlar sergilenir. Pazarda tap taze, incecik sivri biberleri gördüğümde sorarım kilosu ne kadar diye:
“Yarım kilosu 4 lira” der pazarcı…
Sanki ben 4’ü 2’yle çarparak kilosunun 8 lira olduğunu hesaplayamam.
“Yani kilosu 8 lira değil mi?” diye sorduğumda.
“Öyle de, 8 lirayı duyan vatandaş uzağımızdan geçiyor.” Diye yanıtlıuyor.
Fiyatlar böyle arttığı sürece ileride 250 gramının, daha sonraları da 100 gramının fiyatını söyleyecekler…
Dükkânlarda ve marketlerde ise daha değişik yöntem bulmuşlar fiyatları küçük göstermek için… Bol bol dokuzlar kullanılıyor… Etiketlere bakıyorsunuz, 39 lira, 49 lira, 89 lira v.s. Bu şekilde vatandaş başındaki rakama bakarak ucuzluk hissine kapılıyor… Yani 49 lirayı 50 lira değil de kırklarda bir rakam olarak görüyor… Hele de şu 99TL fiyat yok mu, 3 haneli rakamlardan 2 hanelilere indiriyor…
Bu günlerde bankalar kredi verme yarışındalar. TV ve gazete reklamları yetmedi, cep telefonumuza SMS’ler gelir size şu kadar kredi verelim diye. Hatta onunla da kalmazlar, telefon ederler. Onlarda da vatandaşı kandırmak için rakamları küçük gösterme yarışı vardır. Bankanın birisi de günde 20 TL geri ödemeli kredi teklif etmektedir. Biz cahiliz ya, 20 yi 30 la çarparak aylık taksitlerinin 600 TL olduğunu hesaplayamıyoruz… Kim bilir belki bir başkası da saat ve dakika üzerinden taksitlerden söz edebilir ileride…
Su kaplarını aralarda doldurmak
Suyun başında sıra olmuşlar, doldurma sırası da kültürlü görünümlü bir kadındaydı. O sırada elinde her birisi birer litrelik 3 tane pet şişeyle bir çocuk geldi. Sıradaki kadın bu çocuğun 3 tane pet şişeyle beklemesine gönlü razı olmadı ve çocuğun doldurmasına izin verdi… Burada öncelikle şunu belirtmek isterim, çocuğa verdiği bu izne kimsenin ses çıkarttığı olmadı, olması da beklenemez. Ancak mantıken düşünürseniz o kadının sırada bekleyenlerden izin almadan çocuğa sıra verme hakkı olmaması gerekir mantıken düşünürseniz. Çünkü bu çocuğa verdiği sıra herkesin beklemesine neden olacaktır. Ancak burada konu başka… kadının çocuğa verdiği sıranın uygulaması şöyle olacaktı: Kadının her bir bidonu doldukça aralarda birer pet şişeyi dolduracaktı çocuk. Böylece aklı sıra çocuğun dolduracağı kaplar nedeniyle olan gecikmeyi mi azaltacaktı? Çocuk her bir pet şişesini diyelim ki 20’şer saniyede doldursa, 3 pet şişe için toplam 1 dakika zaman alacaktı. Kadın ister hepsini araka arkaya doldurmasına izin versin ister kendi bidonlarının arasında olsun toplamda 1 dakika gecikme olacaktı, kadına da sırada bekleyenlere de… İki durum arasında oluşan tek fark nedir diye sorarsanız, çocuk eğer hepsini bir seferde doldurursa 1 dakikada kaplarını doldurup gidecekti. İkinci durumda diyelim ki kadının bidonlarının her biri beşer dakikada doluyorsa, çocuk ikinci ve üçüncü iki pet şişesini doldurmak içi 5’er dakikadan 10 dakika daha bekleyecekti. Yani kadın kendisine de bekleyenlere de yararı olmayan bir uygulama ile farkında olmadan çocuğun gereksiz yere 10 dakika fazla beklemesine neden oluyor…
Önceki zekâ sorusunun çözümü: Her gün boyunun iki katına çıkan sarmaşık 10 günde duvarın başına kadar çıkmış olduğuna 9 günde duvarın tam yarısına çıkmış olacaktır.
Yeni zekâ sorumuz: Bir boyacı bir odanın duvarlarını 2 günde boyuyor. Aynı boyacı bu odaya göre eni, boyu ve yüksekliği 3 kat olan bir odayı kaç günde boyar?
(devam edecek)
Kadir Tozlu
08.10.2014
YORUMLAR
Okurken her cümlesinde durup düşündüm,
ne çok düşünecek şey varmış hayatımızda.
Şu zor zamanlarda, aklımızı darmadağın eden,
kalbimizi burkan gelişmelere bir süre ara verip,
dinlendirdi,düşündürdü.
Çokça beyin fırtınası yaptım.
Elinize sağlık Kadir baba.
Fakat bu sefer soruyu cevaplamayacağım sanırım mantık hatası yapıyorum bir yerde, ya da yanlış zamanda düşünüyorum:)
saygımla.
superbaba
Duvarlar birer yüzeydir. Yüzeyler belli bir katına çıkınca alanları onun karesi kadar kartına çıkar. Yani en, boy ve yükseklik 3 katına çıkarsa alan 3X3=9 katına çıkar. Dolayısıyla cevap 2X9=18 gündür...