KALKINMA POLİTİKALARINDAEKONOMİK EGEMENLİK İLKESİ
Atatürk: "Kurtuluş Savaşımızı İktisadi Savaşımız tamamlayacaktır."
Atatürk: "1922’de Kurtuluş ve bağımsızlık için yaptığımız savaşı tamamlamak ve Tanrı’nın milletimize doğuştan verdiği yeteneği en yüksek derecede geliştirmek ve memleketimize bağışladığı bütün kuvvet ve servet kaynaklarından e n iyi biçimde faydalanarak zayıflığımızın üstesinden gelmek için, .zamanı ziyan etmeyerek çalışmaya mecburuz. ancak bu çalışma yıllarca takip edilecek ve uygulanacak bir programa dayalı olmazsa başarızlığa mahkumdur."(Atatürkçülük-1. 1997 s.402)
Atatürk: " İktisadi kalkınma, İktisadi Egemenlik ilkesi temelinde gerçekleşir."
Atatürk: "İktisadi kalkınma, Türkiye’nin hür ve bağımsız, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir." (ATATÜRK. 1 Kasım 1937,TBMM Açış konuşması)
İktisadi egemenlik ölçüsü, kalkınmanın iç ve dış kaynak gereksinimini öz kaynak yaratarak sağlanmasıdır..
Türkiye’nin İktisadi yapısını değiştirmenin şartı da kalkınmanın finansmanının öz kaynaklarla sağlanmasıdır. Bunun nedeni, ancak borçlanmayan, alacaklı konumdaki bir ülkenin iç piyasalarını, dış alemin mal, hizmet ve sermaye akımlarından koruyabilmesidir.Bu, bir devletin siyasi sınırlarını koruması ve kendi topraklarını milli iktisat alanı olarak ilan edebilmesinin tek şartıdır.
Kalkınma finansmanının iç ve dış kaynak ihtiyacının öz kaynaklarla sağlanması ise Atatürk’ün İktisadi Bağımsızlık İLKESİ temelinde uyguladığı kalkınma politikalarının sonucu yaratılmıştır.
Bu politikalar:1-Ekonomide borç yaratan süreçleri ortadan kaldırma politikaları,2-Türk Bankacılık sistemin kurularak Ekonominin kaynak gereksiniminin saiğlanması,3-Girdi ihraç eden, bitmiş ürünleri ithal eden iktisadi yapıyı değiştirmek üzere tarım ve sanay sektörlerinin yapılandırılmaları ve bütünleştirilmeleri,4-Bayındırlık politikaları,5-eğitim ve bilim politikaları...
ONDAN SONRA
Kabul edilmelidir ki, Atatürk’ün ortaya koyduğu EKONOMİK EGEMENLİK İLKESİ ve o yolda tespit edilen yukarıdaki 6 maddelik politikalar, o günden bu güne uygulanır olsaydı, TÜRKİYE BUGÜN DÜNYANIN EN KALKINMIŞ ÜLKESİ KONUMUNDA OLACAKTI...
S O N
YORUMLAR
Değerli yazar,ömrünüz uzun olsun yazılarınızı ilk geldiğinizden beri takip ediyorum öyküleriniz kıymetliydi
bu eserler gibi kendinizi bir amaca adamanız ne güzel sağlığınız çok mu kötü sanki bu dünya hayatını terkedeceğiniz gibi bir düşünce uyandı sizi sizden çok tanıyan.
selamla
not:Samir Amin,kapitalizm ve eşitsiz gelişme önerebilirim,Artık değer teorisi çok önemli M.K Atatürk,ün ekonomi modelini incelerken çok yaralı olacaktır,
Keynesyen ekonomik modelinin uygulamaları ABD ekonomisini krizden çıkarmış ve dev bir ekonomi haline getirmiştir,saygılarımla
Kemnur
Keskinkalemzaman
mücadeleniz ve M.K ATATÜRK değerlerine katkılarınıza bir sosyalist olarak
teşekkür ediyorum.
kemnur;
Siyaset konularında kaçımız neyi, ne kadar doğru biliyoruz acaba?
Tek yaptığımız, televizyonlardan, eğer alanımız varsa gazetelerden okuyup kafasına göre yazan gazetecilerin doğrularına yine kafalarımızı sallayıp, sonra da seçim günü geldiği zaman gidip oy vermek.
Ama acaba doğru hangisi?
Dedemin anlattıkları mı?
Babamın dedikleri mi?
Eşimin duydukları mı?
Benim kararım mı?
Kornaya basanlar mı?
Yoksa, nasılsa 7.9 şiddetinde deprem olacakmış deniyor, amaan sen de diyenler mi?
Tebrik ederim.
Davidoff tarafından 9/29/2014 5:04:00 PM zamanında düzenlenmiştir.
Kemnur
İlginç konular.
Vardır her şeyin bir hikmeti.
Her on yılda bir,
asker kılıcını bu milletin kafasına indirirsen,
her alanda olduğu gibi,
ekonomide de yıllarca geriye gidersin.
Bence en büyük sebep budur kalkınmış ülkeler arasına katılamayışımızın.
Yine de fazla ahkam kesmeyelim bu konuda.
Bilgilerimiz çok sınırlı çünkü.