- 467 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
SAKİNLER ÖLDÜ MAHALLE SİNİRLİLERE KALDI
Ülkemizde ölüye olan itibar diriye olandan kat be kat fazladır. Cenaze sektörü en iyi, en kusursuz ve en kârlı işleyen sektörler arasındadır memlekette, kefeninden tutun da mezarcılara verilen bağıştan, imamın cebine sokuşturulan paraya, mermer mezar yapımından, mevlid okutmaya ve ölü için toplu hayır yemeği vermeye kadar.
Ölmeye gör, hayatın boyunca seni ayakları altında çiğneyenler, yolunu kesenler, dedikodunu yapanlar belki de ilk ve son defa farz-ı kifâye gereği vefa gösterip mezara kadar omuzlarında taşırlar…
Acıyı bal eylemek için olsa gerek; sen daha toprağa verilmeden helvanı yapmanın telâşına düşerler. Gölgen ortadan kalktığı, adın unutulmaya yüz tuttuğu zaman, adını bir caddeye veya sokağa verdikleri bile olur; eğer kendileri açısından bir faydası olacaksa.
Mahallemizde yaşlı nüfus fazla olduğu için doğal olarak insanlar acelesi varmış gibi terk-i dünya etmekte, haliyle de camilerden sık sık selâ verilmekte.
Selâ verilmesini müteakiben “Mahallemiz sakinlerinden ........ .............. Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. ” diye başlayan bir duyuru yapılmaktadır.
Ben, her sabah olduğu gibi merkez valisi edasıyla, işi az, çalışanı fazla bir kuruluşta, gözden düşenler grubunda, şubesiz şube müdürü sıfatıyla işe değil de işyerime harıl harıl değil de horul horul çalışmaya giderken!. Bakkal, henüz dükkanını açmış, kulak kabartmış selâyı dinliyordu. Müezzin “Mahallemiz sakinlerinden ........ .............. der demez bakkala:
- Kaçıncı sela bu bakkal. Her gün birkaç sakin imamın kayığına biniyor. Bak yine bir sakin gitti, mahalle senin benim gibi sinirlilere kaldı. Yavrum n’olacak mahallenin hali böyle demekten kendimi alamadım.
Not:
sakin: Sukûnet içinde olan, kendi hâlinde. Bir yerde oturup orayı mesken tutan.
YORUMLAR
Güzeldi.
Sakinler gitti, sinirliler kaldı.
Bu işin sırrını çözdüm ben.
Büyük şehirlerde var ya,
hiç kimse ölmüyor inanın.
Ne olacak?
yan komşunu tanımıyorsun apartmanda,
musallada yatan sakini nereden tanıyacaksın?
Salayı bile duymuyorsun.
Ama,
küçük bir yerleşim yerinde isen,
hele de yakinen tanıdığın bir çevre ise,
sonu gelmiyor bu sakin göçünün.
Ne demeli?
Allah, hepsine rahmet etsin.