- 401 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Zorunlu din dersi sorunludur!
Ülkemizde ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında okutulan "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi" dersi/dersleri programda yer alan bir müfredattan önce 1982 Anayasasının 24.maddesinde ifadesini bulan zorunlu bir derstir.
(Bir anayasada ders de dahil bu kadar çok şeyin yer alması hiç de hayra alamet değildir ve yaşadığımız geçmiş bunu doğrulamıştır zaten)
AİHM iki gün önce,bu zorunlu dersi, hem "içerik" yani müfredat olarak"sorunlu" hem de zorunlu olması gerekçesiyle "sözleşmenin" 2.maddesine aykırı olduğuna karar vererek,"iptaline" hükmetmiştir.
Kaldı ki mevcut anayasanın 90.maddesine göre de bu"hüküm "uygulanması gereken haldir.
Tarihe kısaca bakarsak ne 1924 ne de 1961 Anayasalarında "zorunlu "bir Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi olmamıştır/yoktur.
Bu 12 Eylülcülerin,hayatı,düşünce,davranış ve inanç olarak "bütünüyle" kontrol altına alma ve tutma anlayışından başka bir şey değildir bu dersin zorunlu kılınması.
İçeriğinin demokratik ve çoğulcu hale getirilmesi yanında,bu dersin "mutlaka" zorunlu olmaktan çıkarılması gereklidir.
Yani seçmeli olarak uygulanması ve sadece seçmek/katılmak isteyenlerin "istiyorum" demesiyle hayata geçirilmesi yerinde olacaktır.
"Katılmayanlar" da bir biçimde beyan vermek durumunda kalmayacaktır.
Şimdi basında,bu karara karşı AİHM’sinin "yanlış" yaptığı gerekçesiyle,Avrupa’dan örneklerle dersin "zorunlu" olması savunulmaktadır.
Bu sağlıklı ve doğru bir yol değildir,orada "kilise" ya da "dini kurumların" eğitimdeki rolünü de tartışmaya açmak gerekir.
Yani çeşitli modeller ve tercihler vardır halkın önünde.
Mesela Federal Almanya Cumhuriyeti Anayasasının "Din ve dini cemaatler" bölümündeki 137.maddesinin 1.fıkrasında,"Devletin kilisesi yoktur."denilmekte;3.fıkrasında da,"Her dini topluluk,kendi işlerini,herkes için geçerli olan yasaların çerçevesinde bağımsız olarak düzenler ve yönetir."diye başlayan ifadelerle "cemaatlere"-dini gruplara- hukuki bir statü verilmiş bulunmaktadır.
Dolayısıyla ülkemizde böyle bir "alternatifin" olmaması ve "seçeneksizliktir" esas sorun ve
ve dolayısıyla Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin acilen "seçmeli" ders haline getirilmesi gerekir.(Ancak 1982 Anayasasıyla bu "zordur",dolayısıyla yeni,demokratik ve sivil bir anayasanın neden acil olduğu bu konuda da açıkça görülmektedir.)
"Siyer" ve" Kuran-ı Kerim "dersleri gibi.
Bu derslerle,talep sahiplerine bir "seçme hakkı" verilmesi yani alternatif sunulması demokratiktir de ondan.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.