- 607 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
POSTMODERN EMPERYALİZM
İlk duyduğumda bu “postmodern” kelimesini, memleketime balans ayarı çekiliyordu, askerlik mesleğini bırakarak toplum mühendisliğine soyunanlarca.
O da ayrı bir muamma; Toplum mühendisliği.
Hiç bir mühendislik dalı bunun kadar hayatı kuşatmamış, etkisi altına alamamıştır.
Hayattır labaratuarları. Kobayları da insanlar.
...
Artık postmodern bir çağdayız. Öteki adı Milenyum Çağı malumunuz.
Herşeye hakim olan bir felsefe, bir ideoloji dinler üstü bir inanç sanki.
Hristiyanları, Yahudileri ve diğer inançları da kontrol altına aldığı gibi İslam dinini de kontrol altına almış, daha doğru bir ifadeyle “İslam dinini kendi emperyalist maksadları için dejenere etmiş” kurallar yumağı.
Modernizm’in “hiyerarşi ve düzen algısı içinde merkezileştirilmiş kontrol” argümanına karşılık “anarşi ve düzenin yıkılması, merkezi kontrolun kalkması” öngörülmektedir.
Tüketim kültürü (!) ile ferdiyetçiliğin pompolandığı cemiyetler, aslında postmodern emperyalizmin “tüketici köleleri” olmaya doğru kanalize edilmektedirler.
Postmodernizm için “inanç " ve “hakikat”in muhtevası;
“imaj doygunluğu, taklidîn gerçek olandan daha güçlü olması, gerçekte var olmayan şeylerin sunulması ve bunların var olanlardan daha güçlü olması”
ile anlamlanır.
Ve bu hükmün kabulünde Hollywood filmleri başta olmak üzere, sinema ve tv yapımları büyük paya sahiptir.
Modernizm’deki “bilginin daha doğruluğu” araştırmasının yerini Postmodernizm’de “doğruluğun kategorik işleyiş mekânizmalarının deşifre edilerek bu mekanizmalarüzerinden yeni doğruların oluşturulması” almıştır.
Yani?
Herkes haklı!
Bu kurallar manzumesine uymayanların kaderi “çağdışılık”tır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.