- 1686 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
Gönül Penceresinden ANSIZIN Bakıp geçtin
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Bu gün bizim bir etkinliğimiz vardı. Efendim bu etkinliğin adı uzunca bir şeydi ama unuttum gitti. Yaşlılığıma verin. Ben kısaca’ içtima-i şuara vü üdeba’ diyeceğim millet yine anlamayacak. Yani efendim bizim şair ve yazarların toplantısı...
Benim Edebiyat Deftreri Sitesinde arz-ı endam etmemden bu güne kadar ilk defa İstanbul’da böyle geniş katılımlı bir toplantı yapılıyordu dolayısıyla da heyecanlanmamak mümkün değildi. Çünkü ismen tanıdığım ama cismen tanışma şerefine nail olamadığım pek çok dostla tanışacağım.
Toplantı Üsküdar’da büyük bir cafede yapılacaktı ve toplantı saati 13.00 dü. Demek oluyor ki saat 10.00 gibi kalkmalıydım yataktan. Çünkü kahvaltıydı, traştı, ütüydü derken bayağı bir zaman geçecek...Bir saat da yol sürüyor, ancak...
Şimdi efendim Üsküdar’a gidiyorsunuz boru değil...N’aapmak lazım? Üsküdar’a gider iken bir yağmur alsa bile ille de katibime kolalı gömlek çok yakışacağı için gömleği kolalamak lazım değil mi?
Hemen buz dolabına yöneldim. Kapağı açmamla birlikte ne görsem iyi? Bizim veletler kolayı tüketmişler...O öfkeyle nasıl bağırdığımı sormayın ’ Ulan eşşek sıpaları...Kim bitirdi lan kolayı? Ben şimdi gömleği neyle kolalıyacağım?’ Yok arkadaş o kadar da söyledim bitirmeyin yarın gömleği kolalıyacağım’ diye ama yok ile sinir edecekler beni sabah sabah.
Neyse artık çaresiz kolasız gömlek giyeceğiz.
Daha sonra banyoya girdim sinekkeydı bir traş olmak için. Traşı oldum bir güzel lakin o da ne? Yahu bu çocuklar resmen deli edecekler beni. Gece gece odalara aeresol sıkıp tüm sinekleri öldürmüşler. Bi tane şöyle numune için bırakmamışlar ki yanağıma koyayım bakayım kayacak mı kaymayacak mı? Velhasılı kelam bir traş oldum ama sinekkaydı mıydı sinek kondu muydu anlayamadım.
Sonra sıra pantolonu gömleği ütülemeye geldi. Ne demiş atalarımız: ’ Pantolonu gösteren ütüdür. Ütüsüz pantolon kötüdür ’ Lakin bu gün tüm aksilikler benim için seferberlik ilan etmişlerdi sanki. Elektrikler kesilmesin mi? Ama ne demiş ulu büyücü büyük dedem ’ Demokrasilerde çare tükenmez ’ Pantolonu yatağın altına serip üzerinde bir kaç popo presi yaparak o işi de hallettik şükür.
Ayakkabıları da boyamak lazım tabii ki...Uzun bir arayıştan sonra kitap dolabında buldum ayakkabı boyasını. Ayakkabıları boyadım ve evden dışarı çıktım.
Otobüs durağı çok yakın. Fazla beklemedim. Geldi bizim otobüs ama tıklım tıklım. Milletin gözünün içine bakacağım hani bir yer veren olur mu diye ama millet benimle göz göze gelmemek için sanki özel anlaşma yapmış. Eeeee onlarda numara var da bende yok mu sanki?
Benim çok eski klasik bir numarımı devreye soktum. Efendim bu numaraya ben ’ Bit kırma numarası ’ adını verdim. Otobüste ya da vapurda size kimse yer vermiyor mu? Hemen bu çok iğrenç, zalim ama etkili numaraya başvurabilirsiniz.
Efendim bu numara için önce kafanızı ve koltuk altlarınızı hart hart kaşıyın. Sonra sanki bir bit yakalamış gibi iki parmağınızın arasında bit kırın. Daha sonra da sözde kırdığınız biti oturan birine doğru atın. Anında tüm oturanlar kalktığı gibi ayakta olanlar da geriye çekilip size en az dört koltukluk yer açmazlarsa ben de bir şey bilmiyorum.
Yer konusunu da böylece hallettikten sonra nihayet Üsküdara vardım. Orada Hasan Özaydın arkadaşımla ve dünürü Mehmet Beyle buluşup öğle namazını eda ettikten sonra nihayet içtimanın, yani toplantının yapıldığı cafeye vasıl olduk. Cafede tabii ki öncelikle tanıdıklarla muccuklaştık ve yine tanıdıkların olduğu masada oturduk. Daha sonra yavaş yavaş ismen tanıdığımız pek çok arkadaşla cismen de tanıştık. Tek tek isim isim yazmayacağım.Çünkü adını unuttuğum arkadaş olabilir. Hiç bir arkadaşımın gönül koymasını istemem.
Derken efendim şiirler okunmaya başladı. İşte bu noktada bir eleştirim olacak:
Bence bu gibi toplantılarda hiç bir şekilde şiir okunmamalı. Neden mi?
Bu gibi toplantılar uzun aralıklarla yapıldığı ve yurdumuzun dört bir tarafından arkadaşlar geldiği için toplantılarda olay aynen şu: Sahnede arkadaşın biri şiir okuyor. O şiir okurken diğer arkadaşlar ise aylardır görüşemedikleri arkadaşlarla ’ Aaaaa..Aylaaaa..Sen de mi buradaydın? Vayyyy Şecaettin Hocam...Seni burada görmek ne mutluluk böyle...Efendim beni tanıdınız mı? Ben Şiirlerin Sümbülü...Sizi görür görmez tanıdım...Hooooop Sücudi Hocam buradayım ben. Gel hele gellll...( İsimler tamamen uydurmadır..Bu adlarda arkadaşım varsa zinhar üzerine alınmasın )
Sahnedeki arkadaş istediği kadar gırtlağını yırtsın ’ “Aşiyân-i mürg-i dil, zülf-i perişânundadur/Kande olsam ey peri, gönlüm senün yanundadur” diye...Milletin ne aşiyanı , ne mürg-i dili ne de perişan zülüfü salladığı yok. Üç aşağı beş yukarı herkes bir başkası ile muhabbette ve yine herkes o sahneye çıktığında kimsenin şiir dinlemediğinden şikayetçi.
Şimdi..Şiir dinlemeyenler de haksız değil aslında...O kadar uzun süre görüşmediği arkadaşıyla iki kelam etmeden sadece ve sadece şiir dinleyip ondan sonra da ’ Haydi Allahaısmarladık ’ deyip çekip gitsin mi yani? İşte bu sebeple bence şiir okunmasın bu toplantılarda. Toplantılar da şiir etkinliği adı altında değil, şairler buluşması ve tanışması adı altında yapılmalı. Çok açık ve net söylüyorum: İnanın bana hiç şiir okunmasa şiire ve şaire daha saygılı olmuş oluruz.
Neyse...
Sahnedeki arkadaş ’ Hâsılım yok ser-i kûyunda belâdan gayrı/Garâzım yok reh-i aşkında fenâdan gayrı’ diye şirini okurken bazı arkadaşlar ’ yahu acıktık yemek ne zaman geliyor ’ Diye başlayıp Somali’deki açlık üzerine derin bir muhabbete daldıkları anda birden bir dalgalanma oldu. Şiir okuyan arkadaşı alkışlarla yerine gönderdik ve sunucumuz baktım ’ Patron geldi ’ dedi.
Şimdi insan ister istemez tedirgin oluyor ’ Patron geldi ’ deyince. Aksi gibi şiir toplantısına gideceğim diye ondörtlüyü almamışım yanıma. Yoksa öyle patrondan matrondan tırsmam ama şimdi makine yanımda değil...Etrafıma bakıyorum Patron geldiğine göre yanında yöresinde gözlerinde siyah gözlüklü izbandut gibi fedailer olması lazım ama yok... 30-35 yaşlarında yakışıklı, sevimli, şirin mi şirin bir delikanlı sahneye doğru yürüyor. Delikanlıyı hem takdir ediyorum ’ Ulan helal olsun valla..Analar ne yiğitler doğruyor, adam tek başına geliyor valla’ diye, hem de ’ Ulan patron dediklerine bak..Ben bunu iki lokmada yerim ’ Diyorum ve bu gözükara yiğidin kim olduğunu merak ediyorum.
Delikanlı sahneye geldiğinde sunucu tanıttı nihayet: ’ Edebiyat Defteri sitemizin patonu Sayın Ansızın...’ Yav arkadaş...Ne diye patron matron dersiniz de insanı tedirgin edersiniz. Ya ondörtlü yanımda olsaydı? Yazık değil mi elin filinta gibi delikanlısına.
Bu arada ben Ansızın’ın bu kadar genç biri olduğunu bilmiyor, arkadaşlara sorup duruyordum oradaki yaşlıları gösterek ’ Şu mu- Bu mu diyerek ’
Ansızın , ansızın gelmiş ve çok kısa bir konuşmadan sonra sahneyi yine şair arkadaşlara bırakmıştı. Daha sonra tanışma faslı başladı. O beni hemen tanıdı . Garibim tabii ki ’ Ooooo Sami Hocam ’ diye bana sarılırken beş dakika önce nasıl bir badire atlattığını nereden bilsin?))))
Velhasılı kelam ’ Gönül penceresinden ANSIZIN ’ Baktı ve içimizde bir sevgi ve muhabbet ateşini yaktı geçti Ansızın.
Yeni arkadaşlarla tanışmak, yeni dostluklar kurmak, zaten tanıdığımız arkadaşlarla daha da bir kenetlenmek adına güzel bir gündü ama maalesef şiire gönül vermiş insanlar olarak şiire ve şaire saygı konusunda sınıfta kaldık. Eğer biz şiire ve şaire saygı konusunda gereken hassasiyeti göstermezsek başka insanlardan bu saygıyı bekleme hakkımız olmaz diye düşünüyorum ve bir kez daha diyorum ki: Bu toplantılarda ya şiir okuma olayını tamamen kaldırıp sadece tanışma toplantısı yapalım ya da çok daha erken saatlerde başlatalım. İnsanlar önce tanışma, konuşma, hasret giderme fasıllarını bitirsinler ondan sonra şiirlere geçelim.
Bir de...Değerli şair ve şaire arkadaşlar ! (Şiirlerini okuduktan sonra o salonu hemen terk edenlere sesleniyorum ) Çok ayıp...Yakışmıyor bir şaire ya da şaireye.
GÜNÜMÜZDEN GÜZEL BİR KARE: Soldan sağa Mücella Pakdemir, Neşe Kızılyar ( Güldeste ), Bendeniz, Mümin Ağır ( Adrenalinaz )
YORUMLAR
Sıkıntılı bir sabahın ardından uzun zamandır böyle gülmemiştim. Teşekkür ediyorum:)
Eleştrilerinize katılıyorum. Şair /Şaireler tanışma günü daha münasip olur kanaatindeyim. Şiirleri zaten sitede arzu eden okuyor. Böyle meclislerde fikir alışverişi daha faydalı olur diye düşünüyorum.
Günün yazısına mizah ağırlıklı moral deposu niteliğinde bir yazı olmuş... :)
sami biberoğulları
Sayfama şeref verdiğiniz ve bu içten yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Bir dahaki toplantımızda ya da bir başka vesileyle tanışmak umut ve dileklerimle selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
sami biberoğulları
Saza niye gelmedin/ Söze niye gelmedin
Gündüz belli işin var/ Gece niye gelmedin.
Kabahat bende mi şimdi )))))))))))))
Selam ve sevgilerimle.
Üskudarda toplantı varmıs ve haberimiz yok aşkolsun :)
Katibime cok giden biriyim oysa..
bidahaki sefere artik..
Tespitlerde çok sağlam. katılmamak mümkün değil.. şiire ve şairede saygısızlık gibi oluyor..Tanışma faslında.
buna çözum bulunur sanırım..
herzamanki gibi mizah yakışıyor size.
Saygılarımla..
sami biberoğulları
Orada aramızda olmanızı çok isterdim.
Tanışmış olurduk bu vesileyle.
Selam ve sevgilerimle.
ne güzeldir bu buluşmalar
umarım bir daha ki sefere ben de olurum hocam ( kıskandım)
paylaşıma teşekkürler hocam
saygılar
sami biberoğulları
Zaten Cemal Safi Üstadın dediği gibi '' Her şey tamam idi, bir sendin noksan ''
Orada gerçekten de senin olmanı ne kadar isterdim bilemezsin.
Selam ve sevgilerimle.
Hocam inanın çoktandır böyle gülmemiştim buda demek oluyorki özlemişim sizin mizahi yazınızı ben bu toplantıdan aslında haberim yoktu hasan hocam sayesinde katılmış oldum aslında ama iyikide katılmışım diyorum en azından sizden altın hızma türküsünü dinlemeye nail oldum çok sevdiğim türküdür bir an gideyim beraber okuyalım dedim krendi kendime mithat bey geldide geri durdum öyle veya böyle güzel bir gündü dostluk adına şiir okuma dinleme işi ise herkes dinleyeceği kişiyi dinliyor sonrasını dinlemiyor ne yapılsa olmuyor o kadar uyarılara rağmen değişen bir şey yok zaten gerçekleri de yazmışsınız bunun üzerine daha söylenecek pek bir şey kalmıyor bize saygılarımla selamlar
sami biberoğulları
Gerçi sık sık görüşebiliyoruz ama yine de orada görmek istediğim arkadaşlarımın başlarında geliyordun. Seni orada görmekten son derece mutlu oldum. Sağ olsun Hasan Hocam...Ben de Mithat sayesinde öğrendim sadece bir gün önce.
Selam ve sevgilerimle.
bana haber vermediniz....bende ansızın umursamıyor diye ona gönül koyuyordum...neşe aradı neden gelmedin diye...zaten defterin ayarladığı değilde isteyenler dedi.... bende bir araya gelmenizden çok mutlu oldum...emeği geçen tüm dostlara selamlar sevgiler
sami biberoğulları
Bütün samimiyetimle söylüyorum ben de caumartesi akşamı Mithat Kararmış arkadaşım vasıtasıyla öğrendim böyle bir toplantı yapılacağını. Önceden haberim olsa mutlaka sorardım geliyor musun diye...Günümüz güzeldi ama sen de olsaydın çok daha güzel olacaktı. Ne zaman nasip olur, ya da nasip olur mu bilmem ama seninle kucaklaşmayı çok istiyorum. Rabbim inşalla bu isteğimi boşa çıkarmaz.
Selam ve sevgilerimle.
Eskiden tanıştığım aile fertlerimiz ile birlikte sizin gibi güler yüzlü ve samimi biriyle karşılaştığım için daha çok memnun oldum. Üstelik yazılarınızı okuduktan sonra sizi tanımamak olmazdı değil mi :)
Özlemiştim. Buluşmamız iyi oldu.
Saygılarımla
ANSIZIN tarafından 6/23/2014 5:22:11 PM zamanında düzenlenmiştir.
sami biberoğulları
Ben de seninle şahsen tanışmaktan son derece mutlu oldum.
Dilerim bu toplantıyı en kısa zamanda bir kez daha ve uzun soluklu bir şekilde, Edebiyat Defteri toplantısı olarak yaparız.
Selam ve sevgilerimle.
Baya bir zaman sonra ilk kez takım elbise giymeye karar verdim.Tüm hazırlıklarımı yaptım katibime gelmek için.Yürüme uzaklığı bana 15 dk bile değildi.Ve son yayınladığım şiiri okuyacaktım.Lakin arkadaşımın azizliğini yaşadım...O gelince ben çıkacaktım fakat olmadı,olamadı.Demek kısmet değilmiş.Bir sonraki buluşmaya inş diyorum bende..ve orada okumak için yazdığım şiirde şöyleydi:
Ve ölüm bir ayrılık...
Gönlümü çalınca ölüm, yere yıkılan bedenim.Dudaklarımdan düşen sen gibi sözler..İşte hikayemin sebebi sen.
SeN GönLümDeki
Bazen umulmaz bir söz
Mendile doladığım sözlerini saklıyorum
Bazen umulmaz bir gün
Kalbime gömdüğüm sen
Şimdi sevgimle örttüğüm mezarın başında
Elimde demet demet hatıraların
Uzun bir zaman yolculuğu gibisin sen
Tekrar duygularımla örttüğüm kefenin
Mazimi döverek terbiye ediyorum
Seni silen ne varsa tek tek yargılıyorum
Bütün günahlarını gönlüme atarken
Seni sevaplarımla gönderiyorum
Seni Unutmak tövbeler tövbesi olsun
Uykularda uyuttuğum gönlümü
Rüyalarımda seninle hoş ediyorum
Seni ne bir günüme
Nede bir geceme yâr ediyorum
Seni gönlümün her yerine peşkeş çekiyorum
Utanmıyorum
Saygılar Değerli Hocam
sami biberoğulları
Bir arkadaşın hazırladığı katılacaklar listesinde senin adını görünce inan heyecanlandım ve belki inanmazsın ama dün bütün gün insanların yakasındaki kimliklere baktım. Tabii ki özelliklere genç arkadaşların. '' Acaba bu mu '' Diye yaklaştığım hiç kimse sen değildin tabii ki. '' Burada olsa ben onu tanımasam da o beni tanımalıydı '' dedim ve anladım ki gelmemiştin.
Keşke aramızda olabilseydin ama şunu derim sana. Madem ki Üsküdarda oturuyorsun, bizim ASKED ( Avrasya Şiir, Kültür, Edebiyat Derneği ) derneğimiz de orada..Oraya gelebilirsin. Aşağı yukarı her hafta oradayız.
Şiirini senin sesinden dinlemek güzel olacaktı. Sen de benden hem şiir, hem türkü dinlerdin ne güzel. Neyse nasip diyelim.
Selam ve sevgilerimle.
CaNMaYBuLL
Ama Nurhan Doğrul (Bersah) abla sizinle selamlastığını soyledi.Oraya gelmeden 1 saat oncede beraberdik.Lakin kısmet değilmiş.Her seyde bir hayır vardır.
Umarım en yakın zamanda görüşürüz. Hénüz bu siteden tanıştığım kimse yok.Umarım bu tanışma ilk sizinle olur ve ilkkez şiirlerimide sizlere okurum.
Saygılar, Sevgiler Değerli Hocam
CaNMaYBuLL
Tek kelimeyle çok kıskandığımı söylemeliyim ve aynı zamanda defter üyelerinin bir araya geldiği bu güzel buluşma ortamını her zamanki samimi ve esprili anlatımışla bir parça olsun bizede yaşatan Sami hocama teşekkür ediyorum.Daha nice dost meclisleriniz olması dileğimle sevgiler selamlar hocam.
sami biberoğulları
Orada görmek istediklerimin başında geliyordun. Keşke sen de aramızda olsaydın. Neyse Rabbim ömür verirse inşalla bir gün o da olur.
Selam ve sevgilerimle.
Haksız da değil Sami hocam diyesi geliyor insanın,tebrik ederim saygılarımla.
sami biberoğulları
Orada sen gibi bir kardeşle yan yana olmak çok güzeldi.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Keşke sen de aramızda olabilsyedin. Seninle tanışmayı çok isterdim.
Nasipte varsa bir gün inşallah tanışırız.
Selam ve sevgilerimle.
SÖZLERİNDE ÇOK HAKLISIN MORAL HOCAM BEN ŞİŞŞŞŞT DEMEKTEN YORULDUM İNAN AMA GENE DE DOSTLUK ADINA SEVGİ BAĞI VARDI ASLINDA BUNADA BİR ÇÖZÜM BULALIM DEDİĞİN GİBİ ÖNCE TANIŞMA SOHBET OLSUN ONDAN SONRA SÜKUT VE ŞİİRLER PAYLAŞILSIN BU KONUDA BEN DE ÜZÜLDÜM İNANIN YERİNDE TESPİTLERİN İÇİN SAĞOLASIN SEVGİLER SAYGILAR
sami biberoğulları
İnan bana ben cep telefonumu bile kapatıyorum bu tip etkinliklerde. Lakin bakıyorum arkadaşların bazıları bir dalıyorlar muhabbete ne sahnede kimin olduğu ne de okunan şiir umurlarında olmuyor. Belki farketiniz ben orada bir bayan arkadaş şiir okurken dayanamadım artık sunucuya gidip '' Salonu susturun, ayıp oluyor şiir okuyan arkadaşa '' ddedim. Sunucu da uyarı yapmak zorunda kaldı.
Bir şiir etkinliğinde eğer sunucular üç dört defa salonu uyarmak zorunda kalıyorsa bizim kendimize şair derken, şiir gönüllüsü derken bir kaç kez daha düşünmemiz gerekir.
Selam ve sevgilerimle.