Analiz ve Sentez
Sadece günümüzün değil,asrın hatta tüm zamanların şairi. Bugüne değil,geleceğe tüm çağlara hitap eden bir şair. Büyük ozan,düşünce ve fikir adamı, suyu sert,kendi mert Karakoç. Bir Anadolu insanı;duruşuyla,tarzıyla,tavırlarıyla Merhum Abdurrahim Karakoç..
Tanışmadım ama tanıdım, şiirlerini, eserlerini, köşe yazılarını okudum.
Suyu sertti ama iç dünyası zarif ve yumuşaktı. Yakınlaştığınızda anlardınız hemen;izlediğinizde,okuduğunuzda dinlediğinizde o sertliğin gerisinde yumuşacık bir tabiatının olduğunu.
Zaten şairlerin, ozanların,yazarların bir farkı fikir ve düşüncelerinde kaskatı,insan ilişkilerinde çok narin olmaları.
Yazıları, söz ve dizeleriyle vururlar,tatlı dilleriyle gönül alırlar..Hatırlıdırlar.Hatır sayarlar hatır alırlar..
Bir programda izlemiştim. Kulvarları,anlayışları, düşünceleri, tarzları farklı bu iki insanı. İki gönül insanını..Farklılıkları ile benzerlikleri olan, aynı iklimin,aynı toprağın iki insanını. Biri ozan, diğeri şair..Biri sazı ve sözüyle,diğeri kalıcı ve etkili diliyle. Her ikisi de insanı ve toplumu iyi okuyan,onların beklentilerine karşılık veren öncülerimizdi. Tanışan, görüşen,konuşan,kimi noktada örtüşen iki muhterem insanımız.
Program boyunca karşılıklı iltifat. Sıcaklık ve samimiyet.. Güzel sözler..Saygı ve sevgi..Hürmet ve izzet..
İşte büyüklük ve bilgelik bu. Kendini aşmışlık bu.. Topluma önderlik yapmak bu..Yiğitlik ve mertlik bu..
Aslında ne çok ihtiyacımız var bunlara toplum olarak. Birbirimizi anlamaya..Birbirimize el ve omuz vermeye..Kırgınlıkları,küskünlükleri aşmaya..
O sebeple yazı konusu yapmak istedim her iki değerli insanımızı..Mahzunu’yi ve Karakoç’u..Geldiler yaşadılar ve terk ettiler dünyayı ama unutulmadılar.
Mahzuni’yi okudunuz,sıra şimdi Karakoç’da..Abdurrahim Karakoç’da..
………………………..
Bilip tanımasanız, şiirlerini okumasanız da şarkılarını türkülerini dinlemişinizdir mutlak.Sayısız eseri bir çok ünlü sanatçının dilinden ve sazından ulaşmıştır sizlere.
İkliminden,havasından suyundan mıdır bilinmez ama bir şeyler var anlaşılan farklı bir şeyler. Sayısız ozan yazar ve şair yetiyor toprağımızdan. İşte onlardan birisi de merhum Abdurrahim Karakoç. Hangi şartlar zorlamıştır bilinmez elbet. Öyle durup dururken şiir yazmak kolay olmasa gerek. Bir esin kaynağınız olacak. Bir şeylerden etkilenmiş olacaksınız. Görüp yaşamış olacaksınız.
Şair olunmaz doğulur.. Allah vergisidir, doğuştandır. Yaradılıştan gelen bir haslettir. Babadan,dededen,atadan, gelen bir özelliktir.
Ailede zaten yalnız Abdurrahim Karakoç değil,kendisi kadar tanınmasalar da biraderler,büyük ağabey de küçük kardeş de şairdir.
Sayısız eserleri arasında ilk ilgimi çekenler “Hakim Bey” ve “Doktor Bey” olmuştu. Burda farklı bir okuma tarzı vardı. İnsanımızı ve toplumumuzu tam içeriden ve derinden bir okuma..
…………………..
İlk dinlediğimde ortaokul öğrencisiydim. Henüz şuurlanmamış meseleleri tam anlayamamıştık. Mezuniyet olsa gerek bir gece tertip edilmişti ve davetliler arasında Abdurrahim Karakoç da vardı.
O güne kadar hiç adını sanını duymamıştım. Hem nereden bilebilirdik ki o çağda. Şiire saza söze bir yatkınlığınız yoksa hele.
Adı anons edilmiş ve sahneye çıkarılmıştı Karakoç. Salondaki heyecanı ve sessizliği hatırlıyorum. Doğrudan kürsüye mikrofonun olduğu yere geçmiş ve kısa bir teşekkür konuşmasından sonra arka arkaya sıralamıştı şiirlerini.
Esmer,düz siyah saçlı,gevrek yüzlü,çekik gözlü orta boylu birisiydi hafızamda yer ettiği kadarıyla. Sonrasında da hiç karşılaşmadım,yakından hiç görüşmedim karşı karşıya olduğumuz tek yer orasıydı,yani sahne aldığı şiirlerini okuduğu yer.
Çekmiş cezbetmişti bizi anlaşılan..
……………………
Şiirlerinde bir başka şey vardır sizi çeken. Farklı bir tat ve lezzet. Şiire uzak birisiyim ama her nedense Karakoç sözkonusu olduğunda onu okumak,onu dinlemek bir başka mutluluk kaynağıdır benim için.
Bize hitap ediyor anlaşılan tam bize. Ruhumuza,özümüze,içimize..Sarıp sarmalıyor,kucaklıyor hepimizi.
Her seferinde bir insan ve toplum meselesi ele alınıyor. İşleniyor nakşediliyor; zihinlere belleklere, ruh derinliklerine..
Kılcal damarlara kadar nükseden,işleyen bir şair Karakoç; en uç noktalara, en ücra yerlere.. Toplumu test eden, çığır açan, yol yordam gösteren, iz bırakan bir şair. Aynı zamanda düşünce ve fikir adamıdır Karakoç.
……………………..
Okuyup dinleyip de ilgisiz kalamazsınız,fikirlerini düşüncelerini göz ardı edemezsiniz.
Öyleki;
Gözleyen,gözlemleyen,
Anlayan kavrayan,
Analiz ve sentez eden,
Yazan,çizen,
Toplumu sürükleyen,
Günlük değil ömürlük düşünen,
Fertten topluma,oradan evrensele giden,
Her katmanı,her sınıfı,
Kucaklayan,
Çığır açan iz bırakan..
………………..
Karakoç da iz bırakanlardan,hem de derin iz..Silinmeyecek göz ardı edilmeyecek çok derin bir iz..
Yaşayacak zihinlerde belleklerde..
Yaşatılacak eserleri..
Hem günümüzde hem gelecekte..
Yaşasın insanlığa,topluma ve memlekete hizmet edenler..Yaşasın bu milleti,bu ülkeyi yüceltenler..İlelebet yaşasın..
Kemal GÜL
14.04.2014
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.