- 577 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
YOKSUNLUK...
Yokluk nedir, bilir misiniz?
Neyin yokluğu ya da kimin?
Ne para ne de pul; ne makam ne de kariyer; ne ev ne araba ve sürüp gider…
Ya çaresizlik; nedir mecbur kılan ve kimdir çaresiz kılan?
Yakında olup ulaşamadığınız ve uzaklara dalıp dalıp giden o mahzun gözler.
Varken yok hele ki yokken hiçliğe gömülü bir hal almak.
Vazgeçemediklerimiz aslında vazgeçmemeyi düşünmezken sizden vazgeçme niyetinde olanlar.
Belki bir obje değer verdiğiniz ya da ufacık bir hatıra çok eskilerden kalan.
Tek bir duygu, tek bir kelime yakan, yıkan ve tek bir söz sizi sizden eden.
Bir bağ aniden beliren ve hiç beklemezken.
Ve yılların esaretinden sizi uzaklaştıran. O esaret ki; çok şeye mal olmuş ve o esaret ki çok şeyi engellemiş ve hala da hüküm süren.
Kolay olan ne ki, kim ki düzenek böylesi uyumla sürüp gitsin. Hatta siz her ne kadar inkar etseniz de bir parçası olmadığınızı o düzeneğin. Mümkün mü, olası mı o düzeneğe ait olmamak. Eninde sonunda siz de bir zerresiniz isteseniz de istemeseniz de. Ne mümkün yadsımak yadsısalar da sizi.
Kayan bir yıldız belki de sizi uçuran esaretinde,
Kayan bir yıldız belki de eşliğinde yolculuk ettiğiniz.
Yoksa koyu bir karanlık mı içinde hapsolduğunuz farkında bile olmazken ve kaybolmak boşlukta. Öyle ki yerçekiminin bile olmadığı ve ayaklarınızın yerden kesildiği. Ve müphem seçenekler dahilinde işaretlediğiniz son seçenek: Yanlış ya da doğru. Ve sonunda yakalamak güzeli ve iyiyi. İyi olan, güzel olan, değerli olan ve bir o kadar sizi değerli kılan hiç olmadığınız kadar, hiç olamayacağınız kadar. Ve bağlanmak; bir anda aslında süreç eskiden beri işlese de…
Naif duygularla örülü o benliğinizin yoksun bırakıldığı her ne ise asla karşılaşmadığınız ve karşılaşmayı dahi düşünmediğiniz.
Yoksunluk: Bilip bilmeden, görüp görmeden. Ve kavuşmak yoksunluğun nihayete ermesiyle, farkında bile olmadan sarıp sarmalayan. Öylesine farklı, öylesine bilinmez iken…
Ya nihayete ererse diye de asla düşünmemeniz gereken tek olgu.
Ama yine de düşünmekten kendinizi alıkoyamadığınız. Zira vazgeçmek zordur, çok zordur üstelik…
YORUMLAR
vazgeçişleri gördüm
Beklenti içinde hapsolanları
Ve bizi, bizden amansız edenleri gördüm
Anlatamadıklarımız
Ulaşamadıklarımız
Hepsi birer birer yokluk
Yoksunluk değil mi?
Vefalıyı, vefasızı gördüm
Zülme sessiz ağladım, ağlayanı gördüm
Gücüm yoktu
Gözyaşlarımdan başka
Ne verebilirdim ki
Zamana; en çok kaybetiklerime!
Kendime, başkasına, çocuklarıma, sevdiklerime
Dünyanın bir cennet olduğunu
Ama Cehennem olduğunu nasıl söyleyebilirim ki
Yokluk, insanı yarım eder
Kahreder
Döver, dövdürür de
Tüm bunlara rağmen
Hayatın bir köşesinden tutunmak
Tutmak
Güzel bişey olsa gerek...
Anlatamadığımdı
anlattığın;
Söyleyemediklerimdi
Söylediklerin...
Yazamadıklarımdı
Yazdıkların
Herkesin yazdıklarıdır aslında
Burada ve her yerde
Birbirimize benzeriz
Çünkü İNSANIZ!
Bir okudum bin düşündüm ve yazdım nacizane mısralarımı...
sevgiyle kalın, hoşçakalın
Gülüm Çamlısoy
İşte her şeyin özü, tüm gerçeklerin ve tüm yaşananların.
Sonsuz teşekkürlerimle...
Selam olsun...
Ve umarım ki esenlikler getirsin dünya denen düzenek her ne kadar zor olsa da tüm bu yaşananların eşliğinde.
Gülüm Çamlısoy
Tüm güzellikler sizinle olsun, tüm içtenliğimle diliyorum, efendim.
Sonsuz sevgim ve en derin saygı ve hürmetlerimle...
Çok çok teşekkür ederim.