Ön safları kimselere bırakmayan yargılarımız(!)
Her insanın önyargıları olmuştur hayatına yerleşen
Bazen hiç tatmadan ,bir yemeğin tatsız olduğunu
kullanmadığımız bir rengin bize hiç yakışmayacağını
Bir şehrin tüm insanlarının cimri
Başka bir şehrin tüm insanlarının iyi olduğu zannı gibi!.
Beynimize farketmeden hapsedip yük bindirdiğimiz varsayımlar
Çoğumuz ilk hareketi karşıdan beklerken bilemeyiz mutluluğun bulaşıcı olduğunu. Belki bilsekde umursamayız çoğu zaman.
Özellikle şehir isimlerini yazmadım yazımda,dileyen gerçekten yaşanmış bir anıdan esinlendiğim bu yazımı istediği şehire maledebilir.Hem belli mi olur belki de insana insanca, özgürce , cesurca yaklaşan benim memleketlimdir...
Ancak telefonun 3. zil sesinde oturduğu koltuktan kalkabildi zorlanarak.
Dikkatlice ayakaltına gelişigüzel bırakılmış kolilerin kenarından dolaştı telefonuna ulaştı.
Annesiydi arayan.
Nasılsın ? dedi yarı üzgün yarı kaygılı sesiyle ;Dinlenebildin mi?
Evet dedi usulca ,eşyaları indirdiler, Saim okula gitti bende biraz biraz işte dedi.Kelimeler boğazına düğümlendi .
Okul eve yakın mı? diye sordu annesi
Biraz arası var fakat şimdilik kirası uygun diye katlanıcaz anne dedi.
Bu kez konuyu dağıtmak için kendisi sordu alel acele ,babam nasıl ?
Baban eski öğretmen arkadaşlarını buldu internetten ona seviniyor bir kulağı da bizde dedi annesi.Karşılıklı güzel dileklerle telefonu kapattılar...
Nereden başlasam diye düşündü yeniden evin heryerini dolaştı.
Kolilerin üzerine yazmıştı hangi odaya ait olduklarını bu kısımda sorun yoktu ,mutfaktakileri hemen açmak lazımdı ama bu halde nasıl!
Saate baktı yıllardır yaşadığı memleketinden ayrılış 1 günü doldurmamıştı henüz .Annesi babanla ben sık sık geliriz işimiz ne demişti , en çok şu an mı ihtiyacı vardı ne!
Boğazındaki düğümü gidermek için yine yutkundu ı ıh nafileydi,gitti yine koltuğuna oturdu
Sigarasını yaktı paketi bitmek üzereydi.
Saim de düşüncesizlik yapmış ! Yabancı yerdeyim sigara içtiğimi biliyor , insan bir düşünür yer bilmem iz bilmem yeni yer yeni muhit diye içinden geçirdi.
Kalktı balkonun kapısını açtı ,toprak gibi bir koku vardı içeride ,kolilerden olmalı diye düşündü.
küçük bir koliyi ayağının altına çekti , koltuğa daha bir gömüldü,sigaraya uzandı tekrar , elini hemen geri çekti.
İki komşunun , iki esnafın , iki okul öğrencisinin konuşmalarına tanıklık etti yanıbaşındaki açık olan balkon kapısından .Saim ilk iş olarak makineleri monte etmişti iyi ki .Bu işler elinden gelirdi belki de öğrenmek zorunda kalmıştı kimbilir.
Sadece çay mı içsem diye düşündü, yerinden zoraki doğruldu yalpalayarak mutfağa gitti ,kolinin birinin üzerini yırtmaya çalıştı bantlarıda çıkardığı halde koli açılmıyordu ,bankonun üzerindeki bıçağı farketti kolayca kesti .
Tam o sırada dışarıdan acı bir fren sesi işitti ,merak etti elindeki bıçağı bırakıp balkona çıktı .
Birşey yoktu görünürde .Etrafına bakınırken bitişik balkonda bir bayan çamaşır asıyordu , bayan başını çevirince gözgöze geldiler,bayan gülümsedi ;Hoşgeldiniz güle güle oturun komşum!
Cevap vermeden başını çevirip içeri girdi.
şimdiden laubali olmaya gerek yok üstelik de yobaz bir görünümü var neme lazım ,belki saim okulun çevresinden bir ev bile bulmuştur kimbilir.
Mutfağa dönüp 2 koliyi daha üzerlerinden parçalayıp çaydanlığa anca ulaştı.
Annesi poaça yapmıştı yolluk için ,poşetin içinde 2 tane kalmıştı biriniin ucunu ısırdı devamı gelmedi poşeti tekrar kapatıp bulaşık makinasının üzerine koydu,çay yapmaktan da vazgeçip gidip koltuğuna oturdu ve yine bir sigara yaktı sigaradan ikinci nefesi çekerken kapının zili çaldı.
Usulca yerinden kalkıp kapıya ulaştı kim o? diye sordu : Benim komşum diyen sesi tanıdı
Kapıyı açtı , başı döndü hafifçe ! Kadın ağzının içinde birşeyler geveliyordu ,yoksa kadın düzgün konuşuyorda başı döndüğü için kendisi mi böyle hissediyordu? Başını iki yana salladı bu kadın kendisine birşey soruyordu yüzünün ifadesinden belliydi.Hayır dedi sertçe kapıyı kapattı
Banyoya kendini zor attı.Çeşmeyi sonuna dek açıp yüzüne çarpmaya başladı .Suyun soğukluğunu farketmemişim dedi ,tanrımm suyuda soğukk!!!
Kendine geldiğinde düşünmeye başladı bu kadın kendisine ne sormuş olabilirdi? hayal meyal bir alışveriş sözcüğü hatırladı , ee ne alaka diye düşündü.
Bu yaşına dek kara çarşaflı birini değil konuşmak bu kadar yakından görmemişti bile.
Gidip yine koltuğuna gömüldü , kolinin üzerine ayağını uzattı sigarasına uzandı , 4 tek sigarası kalmıştı.
Saimle evleneli 19 sene yeni dolmuştu, uzun zaman çocukları olsun istemedi saim ,berrinin ısrarı ile korunmaktan vazgeçtiler buna rağmen çocuk sahibi olamadılar.Berrin çok üzerinde durmadı Zamanla tamamen uzaklaştı bu düşünceden .
Kimsesi yoktu saim in belçikada yaşayan yaşlı halasından başka .Berrin de evin tek çocuğuydu
Tayinlerinin çıktığı andan itibaren ne çok düşünür olmuştu bunları .İyi bir insandı saim , kendisine çok şey katmıştı fakat kalabalıktan pek hoşlanmazdı , bir elin parmakları kadar bile
Değildi arkadaşları,berrin yapısını bildiği için üstelemezdi, değiştirmeye çalışmazdı , hoş kendide farklı sayılmazdı .
Bunları düşünürken zamanın nasıl geçtiğini anlamadı , telefonunun saatına baktı saat 10.45 olmuştu.
Yakınlarda sebze satan bir yer varmı ki düşüncesi ile doğrulurken o sırada kapı zili çaldı yine ama bu kez biraz ısrarla!
Kim o ? dediğinde benim komşum diyen sesi yine tanıdı . Artık bu kadarıda fazlaydı doğrusu.
İnsan da bu kadar bunaltılmazdı!
Yüzüne öfkeli ve bunda oldukça kararlı bir maske takmaya çalıştı kapıyı açmadan önce ,bunda pek zorlanmadı .
Kapıyı açtığında komşunun çarşafını çıkarmış beyaz bir örtü bağlamış olduğunu gördü.
Selamün aleyküm biz karşı komşuyuz .
Berrin hatırlamıyordu nasıl bir hamle ile içeri girdiklerini.
Ben saliha dedi önce kara çarşaflı sonra beyaz örtü takmış kadın .Bu da kızım dilek .
Dilek koy kızım elindeki tepsiyi koltuğun önündeki kolinin üzerine ! Dilek ikiletmedi annesinin sözünü.
Neler oluyordu ? Lütfendi ,evet açlıktan artık yalpalıyor içi bulanıyordu ama buna da gerek yoktu .
Az önce selamını almadığı için öfkelenip kendisini zehirlemeye kalkmış olabilirlermiydi ?
Belki de domuz bağı!!
Ben sabah çok erken ettim kahvaltımı , hem sohbet eder hem tanışır hem kahvaltı ederiz diye düşündüm dedi saliha sanki aklını okumuş gibi.
Biraz rahatladı ne de olsa kendileride yiyeceklerdi .Biz de buraya başka şehirden geldik dedi saliha , gurbette ilk gün ne hisseder insan iyi bilirim dedi gülümsedi .
Berrin gülümsemeye çalıştı başaramadı . Fırın hamurundan çörek yapmıştı saliha 2 böreği ve 2 bardak çayı soluksuz yedi içti berrin .
Dilek kahvaltı tepsisini kendi evlerine götürürken kalan çörekleri evde alıkoydu saliha .
Arada ağzına atarsın komşum senin güçlü olman gerek işin çok çünkü . Berrin istemem demedi
Biraz da memnun oldu hissettirmemeye çalıştı .
Dilek tepsiyi bırakıp geri dönmüştü , annesi dileğe göz kırptı dilek mutfağa geçti onlar içeride sözüm ona sohbet ederken.
Kızım dilek dedi saliha ,kısa süre önce eşinden ayrıldı .Şu sıralar kafası çok karışık , rahatlamak
Rahatlamak için kendini işe verdi . Temiz , titiz,kanaatkar bir hanım olmuştu ama anlaşamadılar işte hayırlısı dedi yüzünde hüzün bulutlarıyla .
Berrinin endişelerinden eser kalmamıştı . Teyzesi dedi saliha ! sen dileğe sadece neyi nereye koyacağını söyle o siler ,yıkar , yerleştirir . Sen beğenmesen de değiştirmen kolay olur.
Mutfak bir kadının saltanatıdır derdi annem;mutfak düzgünse kadının moralide düzgün olur.
berrin ne diyeceğini bilemeden mutfağa süzüldü .Dilek deterjanı kovaya katıp dolapların içini silmeye başlamıştı bile .
Salihanın yanına dönerken aklı karışıktı berrinin .Saliha kendinden ne kadar emindi ! acaba bunu neye borçluydu ? Yardım etmek kendisinin bilmediği birşeylermi katıyordu ki insanlara ?
Eşim dedi saliha bir bankada görevli , dilekten başka bir de oğlum var askeri lisede okuyor.
Ben de liseyi bitirince evlendim ama sanki doğduğumdan beri evliyim.Bu söze hafifçe gülümsedi berrin .
Bunları söylerken kenarda dayalı duran ütü masasını açmıştı bile ,ütü yanıbaşındaydı masanın
Berrin eşinin gömleğini ütülemek için hazırlamıştı bir kaç saat önce.
Saliha gözleri ile yerdeki kolilerin üzerini tarıyordu perdeleri ütüleyeyim ben dedi, dilek mutfağı bitirince camları siler takarız.
Berrin her solukta afallıyor , emme basma tulumba gibi her söylenene onay verebiliyordu .
Perdeleri ütülerken saliha , bir yandan da anlatıyordu.Ben babasız büyüdüm ,annem 2 kardeşim ve beni tek başına yetiştirdi. Bir insanın mutsuz görünmesine tahammülü yoktu annemin.Herkes hayatında kendisini mutlu edecek birşeyler arayıp bulabilmeli derdi.
Ne güzelmiş ! Diyecek oldu berrin konuya dahil olduğunu göstermek için ,salihanın sesi onu bastırdı.
Komşum sen deminden beri neden kıvranıyorsun ? Aradığın neyse söyle bu kargaşada sen bulamazsın ,dilek bizde varsa getirsin dedi saliha .
Sigara içtiğimi söylesem mi diye düşündü berrin.Nede olsa huylarını bilmiyorum.
Ben dedi sigara içerim ama bitti ,düşünüp yedek pakette almamışım kıyıda köşede varmı diye bakınıyorum .
Ben sana az önce alışverişe gidiyorum bir ihtiyacın varsa alayım dediğimde aklına gelmedi tabii
Dedi ve ekledi beni çarşaflı görünce aklındaysada unuttun .Son cümleyi berrinin duyduğundan emin değildi yada duymamış olmasını temenni etti.
Dilek içiyor söyleriz getirir nefsini körlersin aynı sigarayı içmesende teselli eder .
Gün içinde berrinin telefonu 2 kez daha çaldı .Birinde arayan saim di , işinin uzayacağını birşey isteyip istemediğini sordu berrin sigara dedi. Diğeri annesiydi annesiyle de daha coşkulu konuştu berrin yaşlı kadın anlam verememekle birlikte içi rahat kapattı telefonu bu kez .
Saliha eve dönerken bu akşam dedi yemeğimizi sizinle paylaşalım yarına hak var rahmet var.
Saat 16.30 a yaklaşırken dilek elindeki paspasla salon ve mutfağı siliyordu .Perdeleri asılmıştı evin .Fiskos masasının örtüsünü ütülemeyi unutmuş annem dedi dilek rulo halindeki halıları salona sererken.En son girişi paspasladı ,kapının önüne attıkları boş kolileri ayağı ile ezdi taşıması kolay olsun diye.
Berrin abla ben çıkıyorum sen dinlen yol yorgunusun sigaram sande kalsın evde var benim dedi kapıyı çekti .
Berrin dayak yemiş gibiydi , günler öncesine dayanan yorgunluğundan mı yoksa bugün yaşadıklarından mı olduğunu anlayamadı .
Gözlerini açtığında hava aydınlanmıştı . yanına baktı saim çoktan gitmiş olmalıydı.Mutfağa gitti
Saim kahvaltı edip gitmişti.Çaydanlığın altını yaktı .Evin bir gün önceki halini düşündü yüzünü huzurlu bir gülümseme kapladı. Balkon kapısını açmak için ilerledi .Açar açmaz salihaların balkonuna baktı ,saliha çamaşır sermişti ama kendisi görünmüyordu.
Başını çevirdiğinde karşı apartmandaki bayanla gözgöze geldi .
K adın:hoşgeldiniz komşum güle güle oturun dedi gülümseyerek
Hoşbuldum dedi berrin sağolun .
O içeri girerken telefonu çalıyordu arayan annesiydi
Annecim günaydın dün neler yaşadığımı anlatsam inanamazsın ....
YORUMLAR
EVET BİZDE YENİ TAŞİNDIK 15OLDU .. ÜSTÜNE ÇOK İYİ GELDİ ÇOK SANLİSİNİZ BİZİM SİZİN GİBİ KOMSULARİMİZ YOK .AMA YAZİ İÇTEN SAMİMİ VE AKICI ....YAZAN YÜREGE SAGLİK..SAYGILARİMLA
EmsalZ
Sevgili EmsalZ, çok hoş bir giriş yapmışsın yazıya bir an fikir yazısı olduğunu ve böyle güzel bir tespitin içinde daha ne güzel tespitler taşıyacağını düşündüm. Fikir yazısı olmadığını bir kesit olduğunu söylediğinde biraz içim burkuldu ama hayattan güzel bir kesit iyi bir kare yakalamışsın. Kendinden bahsederken ki rahatlığın ve cesurca tavrın ayrıca hayran bıraktı. Yazıyı severek ve merakla sonuna dek okudum. Kendinin, komşulara için kullandığın sıfatlardan yola çıkarak komşularına uzak bir görüşte olduğunu düşünüyorum. Buna rağmen, farklı bir kültürün ilk izlerinin sizde pozitif etkileni anlatmanız öğreticilik açısından oldukça iyi bir nokta. Yazıyı genel olarak beğendim. Bu yazınızda kaleminiz daha kendinden emin ve daha oturaklı görünüyor tek eleştirebileceğim yer yazının akışında;
"Saate baktı yıllardır yaşadığı memleketinden ayrılış 1 günü doldurmamıştı henüz .Annesi babanla ben sık sık geliriz işimiz ne demişti , en çok şu an mı ihtiyacı vardı ne!" bu cümlenin ağır yapısına "en çok şuan mı ihtiyacım vardı ne!" şeklinde duyguyu ifade ediş olmamış gibi hissettim ben. Onun haricinde gayet başarılı bulduğum bir yazı. Aramıza hoş geldiniz tekrardan kaleminiz daim, Allah kaim etsin inşallah. Eleştiri için umarım kızmazsın gerçekten samimi niyetlerle ifade ettim :). Tebrik ederim güzel yazın için.