TÜRKİYE’NİN SURİYE POLİTİKASI: SURİYE’DE MONARŞİK DEMOKRASİ İSTEMİYORUZ MU?

• 28 Ocak 2014 Salı 01:43:01

TÜRKİYE’NİN SURİYE POLİTİKASI: SURİYE’DE MONARŞİK DEMOKRASİ İSTEMİYORUZ MU?

Esed gitmelidir. Saddam Hüseyin, Muammer Kaddafi, Hüsnü Mübarek rejimi askeri vesayet rejimidir. Esed rejimi de askeri vesayet rejimidir.
Tayyip Erdoğan muhalifleri destekliyorum. Generalsiz rejimler istiyorum. Askeri vesayet istemiyorum.
Mısır’da darbeciler var.
Suriye’nin cevabı:
22 Haziran 2012 tarihinde, Suriye tarafından ihtarsız olarak, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait RF-4E Phantom keşif uçağının düşürülmesi olayıdır.
Türk yetkililer uluslararası alanda gerekli girişimlerde bulunmuş, Birleşmiş Milletler ve NATO’nun ’acil’ olarak toplanmasını sağlamıştır. Türkiye, NATO’nun ’4. Madde’ çerçevesinde toplanmasını talep etti. NATO’nun 4. Maddesi şu şekildedir: "Bir üye ülkenin ulusal güvenliği, sınır bütünlüğü ya da bağımsızlığının tehlike altına girmesi halinde istişareler için diğer üye ülkeleri toplantıya çağırabilmesi."
Birleşmiş Milletler; sorunun diplomatik yollar ile çözülmesi gerektiğini açıkladı. NATO ve ABD ise; Suriye’yi kınayıp, sıkı yaptırım kararı almıştır.
TÜRKİYE FORMÜLÜ:
Irak’ta olduğu gibi BM ve ABD barış gücünün Suriye’yi işgal etmesi Suriye Halkı kendi kendini idare etmeyi öğreninceye kadar Manda yani BM vesayet rejiminin Suriye’de kurulması.
Sonuç: Fransa’nın Kaddafi’yi devirmek için hava saldırısı yaptığı gibi, ya da Mali’ye hava saldırısı ve Fransız ordusu indirmesi gibi AKP Hükümeti’nin Suriye’ye savaş açma iradesi yoktur.

ABD, AVRUPA, RUSYA ve ÇİN POLİTİKASI
NATO ve BM’in Suriye’ye barış gücü gönderme iradesi yoktur. NATO ve BM’in Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalede bulunmasına izni yoktur.
Suriye’de demokrasi isteyen silahsız mücadele isteyen kişiler yoktur. Silahlı mücadele eden demokrasi, özgürlük ve insan hak ve hürriyetlerini kabul etmeyen teröristler, radikal dinci, radikal ırkçı, mezhepçi, ırk, dil, din, düşünce ayrımcılığı kanaat ve vicdan hürriyeti tanımayanlar vardır. Çok fazla terörist gruplar vardır. Afganistan’daki gibi yeni bir Taliban Yönetiminin doğuşuna izin veremeyiz. Taliban, El Kaide gibi örgütlerin doğuşu ve güçlenmesine izin veremeyiz şeklinde olmuştur.
Mısır Müslüman Kardeşler Örgütünü terörist örgütler listesine almıştır. İnterpol’e bildirmiştir. INTERPOL (İng.: International Criminal Police Organization - Uluslararası Polis Teşkilatı),
Mısır Vakıflar Bakanlığı, Müslüman Kardeşler Teşkilatı’na ait camiler ve yasaklanan derneklerin, bakanlığa devredilmesini kararlaştırdı.
BM’e göre artık İHVAN (MÜSLÜMAN KARDEŞLER) üyeleri teröristtir.
ORTADOĞULU DEVLETLERİN ÇÖZÜM FORMÜLLERİ:
1.Ortadoğu’daki iç savaşa sadece buradaki Arap halklar müdahil olabilir, barış gücü gönderebilir.
2.Irak müdahalesi ABD, Suudi Arabistan ve İngilte’nin bu tezi kırmızı çizgiyi çiğneyen müdahalesi olmuştur.
(AKP Hükümeti’nin Türkiye’nin ABD’nin yanında Irak’a müdahil olma talebini TBMM ret etti.)
RİYAD ANTLAŞMASI:
1975-1991 Lübnan İç Savaşı; Lübnan, Suriye, Mısır, Kuveyt ve Suudi Arabistan devlet başkanlarının 17-18 Ekim 1976’da Riyad Toplantısı’nda aldıkları kararlarla yeni bir boyut kazandı. Bu antlaşmanın üç ana unsuru şöyle idi:
a. Lübnan’da 21 Ekim’den itibaren ateşkes yürürlüğe girecek ve savaşan taraflar, 1975 Nisan’ından önceki hatlara çekileceklerdir.
b. Lübnan için 30. 000 kişilik bir Arap Barış Gücü teşkil olunacaktır. Bu güç esas itibari ile Suriye askerlerinden oluşmuştur.
Sonuç: Bölgede bir Arap Barış Gücü teşkil edecek devlet de gözükmemektedir. Bölgenin etkili aktörleri Mısır, Libya ve Suriye devletleri idi. Şimdi onlar kendi dertleriyle meşgul. Yemen ve Lübnan benzer sorunları 40-50 yıllık iç savaş sonucunda çözdü. Suriye sorunu yakın zamanda çözülecek bir sorun değildir. Afganistan’da Taliban Sorunu BM Barış Gücüne rağmen hala çözülemedi. Barış Gücü olmadan Suriye sorunu çözülür mü? Amerika’daki Kuzey-Güney Savaşı gibi köleliği kaldırma demokrasi getirme savaşı değil ki bu hangi konuda uzlaşacaklar. Bölünme ayrı devletler oluşturma mı? Ayrı ırk iddia eden ayrı devlet isteyen bölünmek talebinde bulunan gruplar da yoktur. Veyahut ayrı bir mezhep devleti kurmak isteyen bunu dillerinden grup yoktur. Hatta sınıf savaşları da yoktur. Suriye devlet başkanı Beşşar El –Esad’ın çok partili hayata geçirme reformlarını kabul etmeyen demokrasi ve hürriyetlerden korkanların bir savaşı görünümündedir. Beşşar El-Esad Çok partili hayatın olduğu İngiltere’deki krallıklı bir parlamenter sistem mi kurmaya mı çalıştı ki Esadsız devlet istiyoruz söylemleri dillendiriliyor.
Tayyip Erdoğan’ın AKP Hükümeti: Yanımızda krallıkla yönetilecek İngiltere gibi Monarşi Demokratik Cumhuriyetini Suriye’de görmek istemiyoruz sloganını dünyaya deklare etmeye mi çalışıyor?
Net olarak kendini ve görüşünü Türk ve dünya kamuoyuna ifade edemeyen bir Türk Dış İşleri Bakanlığı var. Akademik olarak ifade edilemeyen politikalarla başarı kazanılamaz.
Türkiye’nin klasik politikası
Komşularımızın iç işlerine karışmayız.
Komşu devletlerin bütünlüğünü korunmasıdır.
Komşu devletlerin içinden gelen terörist saldırıları etkisiz kılmak.
ABDULLAH BEDELOĞLU